Masallar çocukluk dönemimizde hepimiz için çok önemliydi. Anne ve babalarımız bizleri uyutmak için masalların kurgu dünyasını, gerçek dışı dünyasını kullanmışlardı. Masallarda genellikle kötüler yenilir, iyiler ve kahramanlar kazanırdı. Masallar mutlu sonla biterdi.
AKP iktidarının da bir anlamda ülkeyi masallarla yönetmeye çalıştığını düşünüyorum.
Her seçim döneminde ya da her sıkışılan durumda benzer masalların ortaya çıkması tesadüf olamaz. Karadenizde bulunan doğalgaz rezervleri ya da bir yerlerde petrol yatakları bulma masalı kaç kez anlatıldı. Yerli milli uçak üretimi, uzaya füze gönderilmesi masalı kimbilir kaç kez tekrarlandı. Aynı şekilde ekonomi kötüye gittiğinde, dolar arttığında sürekli suçlanan döviz baronlarını, ülkemizdeki gelişmeleri çekemeyen dış mihrakları merak eden insanlar olmuştur. İstanbul’a büyük bir havaalanı ya da üçüncü köprüyü yaptık diye Almanya bizi niye kıskansın hiç anlamlı değil. Ama masallarda bir anlam aramaya gerek de yok.
Bizi kıskanan ve gelişmemizi çekemeyen ülkeler, döviz baronları hepsini kapsar biçimde dış mihraklar ve onların yerli işbirlikçileri masalın kötü tarafında, AKP ve onun lideri uzun adam, reis vb. sıfatlarıyla masalın kahramanı olarak iyi tarafta. Yandaş basının ve televizyon şaklabanlarının desteği ile bu masallar tekrar tekrar piyasaya sürülüyor, toplumun gözünün içine baka baka anlatılıyor.
Türkiye Ekonomisi Büyüyor
Yeni masal TÜİK verileri üzerinden Cumhurbaşkanının ağzından piyasaya sunuldu.
Türkiye ekonomisi büyüyor.
TÜİK’e göre Türkiye ekonomisi 2020 yılında Türk Lirası bazında yüzde 1,8 büyüdü. Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 2020 yılında yüzde 16,8 artarak 5 trilyon 47 milyar 909 milyon TL, kişi başına GSYH cari fiyatlarla 60 bin 537 TL oldu. Güvenilirliği neredeyse kalmamış TÜİK’in verilerini doğru kabul etsek bile, uzmanlar TL bazındaki büyümenin fazla bir anlam taşımadığını söylüyor.
Gerçek şu; Büyüdü denilen Türkiye ekonomisi, 2020 yılında dolar bazında daraldı. 2019 yılında 760 milyar dolar olan Gayri Safi Yurtiçi Hasıla 2020 yılında yüzde 5,65 daralarak 717 milyar dolara geriledi. 2019’da kişi başına 9.127 ABD doları olan GSYH, 2020 yılında 528 dolar azalarak 8.599 dolara indi.
Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin 2023 yılı için koyduğu yeni hedef 10 bin 700 dolar. Oysa on yıl kadar önce AKP Hükümeti 2023 hedefi olarak 25 bin dolarlık kişi başı milli gelir hedefi koymuştu. Yeni hedef ilk konulan hedefin yarısı bile değil. Bu tablo AKP iktidarlarının ülkeyi ne kadar kötü yönettiklerini ve insanlarımızı ne kadar yoksullaştırdıklarını ortaya koyan çok çarpıcı bir tablo.
Aslında yoksullaşma yeni başlamadı. Dolar bazında gerileme 2015 yılından itibaren başlamıştı. 2015 yılında 861 milyar dolar olan büyüklük, 2016’da 856 milyar dolara ve nihayet 2020 yılında 717 milyar dolar seviyesine indi.
2018 seçimlerinde Cumhurbaşkanı, ülkeyi son onaltı yılda başkaları yönetmiş ve kendisinin hiç sorumluluğu yokmuş gibi; yetkiyi bana verin, dövizi durdurayım, faizi düşüreyim, enflasyonu indireyim demişti. Kendisini tutamamış ülkeyi uçuracağını bile söylemişti. Üç yıldan daha fazla süre geçti. Merkez Bankasının döviz rezervlerini eksiye düşürmelerine rağmen döviz kurlarını tutamadılar, faizleri indiremediler, Tüik verileriyle bile enflasyonu düşüremediler. Ekonomi düzelmedi, ülke uçmadı.
Halk yoksullaştı. Vaziyet çok kötü.
Eski masallar yeni sürümleriyle tekrar piyasaya sunulabilir. Belki de yeni masalların yazılması vakti geldi.
Kimbilir?
Yazılarınızı beğeniyle takip ediyorum. Konuları ortaya koyuşunuz cok anlaşılır ve vurgulayıcı. Yeni yazılarınızı bekliyoruz.