AKP Hükumeti’nin payandası ya da küçük ortağı MHP’nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli bir kriz çıkarma üstadı. 2002 yılından beri Türkiye’de yaşanan siyasi krizlerin planlayıcısı olduğunu bilmeyen yok. Bülent Ecevit’in Başbakanlığındaki koalisyon hükümeti tam ülkeyi ekonomik krizden çıkarma yoluna girmişken Devlet Bahçeli’nin durduk yerde erken seçim çağırısı yapmasıyla tarihin derinliklerine gömülmüştü.
İlerleyen yıllardaki marifetlerini burada sayacak değilim. Çok defa yazıldı, çizildi. Son olarak çıkardığı Yargıtay-Anayasa Mahkemesi krizi yenilir yutulur gibi değil. TBMM’de bile kendisinden “devletin beka sorunu” haline geldiği suçlamasıyla karşı karşıya kalan Bahçeli her nasılsa hesap veremez bir konumda.
Bir kaç yıl önce elime bir kitap geçmişti. Kitabın başlığı “Devlet Bahçeli ve Ülkücüler Hakkında Her Şey”. Yazarı gazeteci Sabahattin Önkibar. Kırmızıkedi Yayınevi tarafından yayımlanmış. Kitap maceralı bir şekilde piyasaya çıkmıştı. Nasıl mı? Kitabın yazıldığını öğrenen Bahçeli, daha yayımlanmadan mahkemeye baş vurmuş ve toplatma kararı çıkarmıştı. Daha sonra kitap hakkındaki toplatma kararı kaldırıldı.
Önkibar’ın kitabında Bahçeli’yle ilgili çok ilginç iddialar var. Birlikte okuyalım:
“Bahçeli’nin MİT’le ilişkisi bağlamında Namık Kemal Zeybek Ulusal Kanal’daki (Doğu Perinçek’in tv kanalı) ‘Alternatif’ isimli programımızda canlı yayında şunları anlatmıştı:
‘1970’li yıllarda rahmetli Türkeş Bey bana seminerci gruplar oluşturma talimatı verdi. Ben de her meslekten Ülkücü arkadaşlardan ekip kurma çalışmalarına başladım. Akademisyen camiadan bana Devlet Bahçeli’nin Ülkücü olduğunu söylediler. Ben de onu seminerci diye yazdım. Ancak o dönem Ülkü Ocakları Genel Başkanı olan Ramiz Ongun Bahçeli ismine itiraz etti. Niye diye sorduğumda MİT’çi olduğunu söyledi.’
Programda Namık Kemal Zeybek sözlerine devam ediyor:
“’Şaşırdım ve ertesi gün konuyu Türkeş Bey’e sordum. Merhum Başbuğ kafasını sallayarak tasdik etti ve şunu söyledi:’Evet, o arkadaşı maalesef MİT kullanıyor. ‘ ‘Peki, buna rağmen onu niye tutuyorsunuz?’ diye sorunca Türkeş şunları söyledi:’Bunu kovarsak MİT başka birini içimize sokacak ve kendi arkadaşlarımızdan şüphe edeceğiz. Oysa şimdi bu adamı biliyor ve ona göre davranıyoruz.’
“Sadece Zeybek’in o sözleri değil, benzer bir iddiayı Selim Kaptanoğlu TBMM’deki komisyona verdiği ifadede dillendirdi. Selim Kaptanoğlu, Türkeş’in askeri doktoru ve sırlarını emanet ettiği isimlerden biriydi. Yüzbaşı Dr. Selim Kaptanoğlu’nun resmi tutanağa giren sözlerinin özeti şöyle:
“’Türkeş Bey cezaevindeyken (12 Eylül darbesi sırasında tutuklanmıştı) Ülkücü hareketi yeniden toparlama çalışmaları başlatıldı. Muharrem Şemsek Bey bu çalışmaların başındaydı. Kapatılan MHP yerine yeni bir parti kurulacaktı. Bu parti MÇP (Milliyetçi Çalışma Partisi) idi. Muharrem Bey benim aracılığımla her safhayı Başbuğ Türkeş Bey’e aktarıyor ve talimatlarını alıyordu. Sayın Şemsek,’MÇP Genel Başkanlığı için Devlet Bahçeli uygun mudur?’ diye mektup yazdı. Türkeş Bey şöyle cevap verdi:’Mektupta da yazdım ama sen de söyle. Devlet Bahçeli’yi aklından bile geçirmesin. Zira o arkadaş MİT’çi. Biz onu yıllarca bilerek yanımızda tuttuk. Gönderseydik MİT başka birini monte ederdi. Aman sakın, o adama dikkat!’”Bunları yazan gazeteci Sabahattin Önkibar’ın kendisi de Ülkücü hareketin içinden gelme bir isim. Devlet Bahçeli hakkında böyle iddiaları var. Kitap Aralık 2016’da yayımlanmış. Aradan yedi yıl geçmiş. Ama bir Allah’ın kulu da çıkıp iddialar doğru mu yalan mı diye araştırmamış. Üstelik kitap mahkemelik de olmuşken... Aklımızda çengellenen bu sorulara belki Bahçeli’nin baş danışmanı eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun cevap verir.
Yorum Yazın