İşçi maaşları konusunda iki tür tepki var:
1 - Ben işçiyim, yasal mücadelemi veririm. CHP madem halkçı belediye, istediğim zammı yapacak.
2 - CHP’li belediyeler bu zamları yaparsa yatırım yapacak para kalmayacak. Yanı başımızda AKP’li belediyelerde aynı işe yarı ücret verilirken, bizde maaşlar bu düzeyde olursa nasıl iş yaparız?
Bu temel söylemler farklı farklı itirazlara yol açıyor, örneğin:
“İşçiler 7.000 lira maaş alıyor diye yalan atıyorsunuz. En az maaş 5.200 lira derken de yol ve yemek ücretlerini içine ekliyorsunuz. Gerçekte bu kısıtlar çıkarıldığında ücretler 3.000 liranın altında.” Bu sendikaların söylemi.
Kadıköy Belediyesi en düşük maaş 5.270 TL dedi. Bu sayıya yemek ve yol dahil mi? İşçilere zaten ücretsiz yemek verilmiyor mu? Kadıköy belediyesinin yüzlerce servis aracında işçiler zaten bedava taşınmıyor mu?
Aynı günlerde Medyascope’un haberinde göre AKP’li Tuzla’da en düşük maaş 3.500, Pendik’te 3.600... Peki bunlardan yol ve yemek çıkınca ne kalıyor?
Sözü şuraya getireceğim: 2 yıl öncesine kadar CHP’li belediyeler azınlık durumundaydı. Şimdi çoğunluk oldular, en azından büyük kentlerde. Bu büyük bir avantaj ve sorumluk yaratıyor: Artık net, karşılaştırmalı bilgilere daha rahat ulaşabiliriz.
Peki biz hala neden “elma ile elmayı kıyaslayan” şeffaf bilgilere sahip değiliz?
Google aramalarında birbiriyle çelişen “demeç”ler var, Türkiye’den araştırmacı gazetecilik beklentim yok zaten ama tüm belediyelerde aynı işe ne kadar maaş verildiğine ilişkin güvenilir bir kaynak var mı? Var da ben mi bulamıyorum? Ben bulamazsam Ayşe Teyze, Ahmet Amca nasıl bulacak?
Örneğin bir belediyede “en düşük maaş” konuşulurken, bir bakıyorsunuz “ortalama maaş”lar karşılaştırılıyor. Yemek, yol vb. ücretler Kadıköy’ün açıkladığı 5.270 ile, Pendik’in açıkladığı 3.500 sayılarının her ikisinde de dahil mi veya hariç mi?
Belediyelerin gelirleri belli. Hepsi devlet kuruluşu, hepsi aynı AKP-MHP-RTE iktidarının kanunlarına göre para alıyorlar.
Bu durumda Kadıköy Belediyesi 3.000 işçisine 5.000 lira maaş verirken, komşusu Üsküdar 3.000 işçisine 3.000 lira maaş verirse ve sonra “Yol yaptım, bina yaptım, Kadıköy bir şey yapmadı” derse (ki diyorlar) seçimleri kazanmazlar mı?
Bu yazının ana fikri CHP’li belediyelerde işçiler zam istemesin değil. İstesinler. En düşük maaş 15.000 TL olsun. İşçinin emekçinin maaşında gözüm yok.
Tek isteğim tüm belediyelerde tüm çalışanların maaşlarını karşılaştırmak. O maaşlar benim vergilerimle ödeniyorsa, belediye başkanı cebinden ödemiyorsa bu bilgiyi almak en doğal hakkım, öyle değil mi?
Şeffaf ve doğru bilgiye bir kez ulaşsak, o zaman ortaya bir başka kriter çıkar:
Burada örnek olarak verdiğim Üsküdar Belediyesi (lütfen alınmasınlar, ücretlerini bilemiyorum, belki çok yüksektir) “Ben şu binayı yaptım” dediğinde Kadıköylü seçmen de “Yaptın ama işçinin lokmasından çaldın da yaptın” der.
Maaşları net olarak öğrensek, AKP’li belediyelerdeki işçilere “Kardeşim AKP seni sömürüyor. Sana yarı maaş veriyor. Sivil inisiyatif al, sendikanı değiştir, enayi olma” diyebiliriz.
Bir sendikanın “ben kendi işime bakarım” deme lüksü var mı? Örneğin Kartal’daki sendika, Pendik’te sömürülen işçileri bilinçlendirmek için bir sosyal medya postu atıyor mu? En sevilen sendika sloganı: “Yaşasın Sınıf Dayanışması”dır. Beşiktaşlı işçiyle Beyoğlu’ndaki işçi ayrı sınıflara mı giriyor?
Artık en büyük büyükşehirler CHP’de. İBB ve ABB’ye soruyorum: İlçelerin tamamıyla ilgili anlaşılır ve sahih bilgileri paylaşabilir misiniz? AKP, CHP demeden, hepsi için.
Çankaya’nın geliri belli, Keçiören’in geliri belli. İkisi de aynı nüfusta, komşu iki ilçe. Çankaya’da sokağı süpüren işçi arkadaş ne kadar maaş alıyor, Keçiören’de ne kadar alıyor? Personel sayıları ne kadar?
Bu bilgiler net olduğu anda AKP belediyeler kaçacak delik aramaz mı? Doğru bilgi doğru insanın işine gelmez mi?
Teke tek bir sunumda Kılıçdaroğlu’na CHP’nin yapacağı en iyi şeyin Teyit Org ve eski ATO karışımı, CHP’nin aleyhine bile olsa doğru bilgiyi araştıracak ve yayacak özerk bir kuruluş kurmak olduğunu söylemiştim.
Çankaya’da işçi maaşı 10.000 TL olsun ama Keçiören’deki işçi aynı işi asgari ücretle yapıyorlarsa, o zaman Keçiören’le işçiye seslenmek ve bu bilgiyi vermek boynunun borcu olur. Keçiören hak yiyerek belediyecilik yapıyorsa bu herkese ifşa edilir. Çankaya’daki işçinin bir görevi de Altındağ, Keçiören, Mamak’taki yoldaşına omuz vermek olur.
CHP belediyelerindeki işçi hak arayışlarını sonuna kadar destekliyorum, tek isteğim bunun CHP içinde kalmaması. Bu nedenle devrimci sendikalara ve örgütlü işçilere de çok iş düşüyor.
Tek ülkede sosyalizm olmadığı gibi tek ilçede de olamaz. Ya hep beraber topyekûn mücadele verilecek veya seçime bir ay kala çöp grevi yapılıp AKP iktidara taşınacak. Yani eğer net bilgi, net karşılaştırma yoksa bu “fantezi” çok da gerçek dışı değil. Yaşadık çünkü ve 25 yıldır yaşıyoruz...
Çözüm net bilgide. Net bilgi. Bu kadar basit.
Daha bir de işin “geri dönüşümlü maaş” kısmı var. Haberiniz var mı bundan? İşçiye resmî hesaptan asgari ücret yatırıp sonra aynı işçiden elden 1000 lira geri alan kuruluşlar... Kaçak işçiler, pasaportu alınan “köle” işçiler... Eşeledikçe ne pislikler çıkacak... Korkunç bir emek sömürüsü devam ediyor. Bu sömürüyü ifşa edip, hak mücadelesini tüm ülkeye yaymak hedefimiz olmalı.
Ya hep beraber ya hiçbirimiz demek için önümüzde tek bir aşama var: Tüm belediyelerde tüm işçilerin maaşlarını bire bir olarak bilmek.
Bu bilgilere ulaşmak kolay değil ama CHP ve büyükşehir belediyelerinin mali imkanlarıyla zor da değil. Bu bilgilere kişiler veya zar zor ayakta olan solcu gazeteler ulaşamaz, çünkü bu kaynak ister. Ama İBB için bu bilgilere ulaşmak ve onu tüm kente duyurmak çocuk oyuncağıdır.
Siz bilgiyi bulun, afişi hazırlamak kolay.
Yorum Yazın