Maalesef çok arzulanan büyük koalisyon fırsatı yine kaçırıldı. Halbuki Ulusal Birlik Partisi (UBP), Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) ve Halkın Partisi (HP) birlikteliğiyle teorik olarak 38, İstanbul’a kaçan Hüseyin Özgürgün düşülünce 37 sandalyelik, hem sağ-sol hem de sayısal mutlak çoğunluğa sahip güçlü bir hükümet kurulabilir, anayasal değişikliklerle birlikte ihtiyaç olan ama üzerinde bir türlü uzlaşılamayan bütün yasal değişiklikler kolaylıkla aşılır, KKTC çok güzel bir sıçrama fırsatı ele geçirebilirdi.
Olmadı. UBP’nin yeni başkanı Faiz Sucuoğlu bol koltuk değnekli, parça pinçik bir seçim hükümeti kurmaya karar verdi. Neyse ki anladığımız kadarıyla 9 Ocak’ta seçime gidilmesinde herkes mutabık.
Hem bu çok zor salgın döneminde çok parçalı iktidarın büyük ortağı olarak, hem de son skandal ile yıpranan UBP’de parti başkanı değişimi halkta güven tazelemesine yetecek mi? Cevabı hep beraber 9 Ocak akşamı alacağız. Ancak göreve gelmesinin ardından büyük bir süratle ve oldukça yakışıksız bir tarzla 40 yıla yakın UBP’ye her kademede hizmet eden arkadaşın görevine son verilmesi, parti içinde hasımların temizlenmesi operasyonunun başlatıldığı izlenimi hem olumlu hem de olumsuz sonuçlar doğuracaktır.
Bir yandan Sucuoğlu’nun UBP başkanlığından parti liderliğine tırmanması süreci başlayabilirse de diğer yandan zaten çok uzun süredir adeta bir cadı kazanına dönüşen UBP’de kazanın altına sanki birkaç kucak daha odun atılmış olabilir. Erken seçim kararı hem UBP’nin “kazanma dürtüsünü” uyandırıp, seçimden sonraya kadar iç hesaplaşmaları öteleyebilir, ya da listelerde de kendilerine yer bulamayacakları korkusuyla mevcut gerginlikler iyice tırmandırılabilir.
Arzu edildiği gibi 9 Ocak’ta seçime gidilebilir ise hafta sonuna kadar göreve gelmesi beklenilen UBP-Demokrat Parti ve 3 bağımsız milletvekilinin oluşturacağı ve dışarıdan da Yeni Doğuş Partisinin destekleyeceği koalisyon her ne kadar 27 sandalye ile Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın seçimiyle sandalye sayısı 49’a inen Cumhuriyet Meclisinde “çoğunluk hükümeti” olarak iki ay görev yapacak. Peki 2022’de yürürlükte olacak bir bütçe yapabilecek mi? 2022 bütçesi seçim sonrasına kalırsa mevcut ekonomik sıkıntılar belli ki gereksiz şekilde tırmanacaktır. Zaten aylardır dörtlü koalisyon döneminde ciddi bir sorun haline gelen nisap sorunu, bu iki aylık dönemde de korkarım sürecek ve meclisin toplanmasında ciddi sıkıntılar yaşanacaktır.
Yine de en azından UBP hem kaset skandalını hem de kongre sorununu, üstelik de moral verici bir çoğunlukla seçilen yeni başkan ile kapattı. Tüm siyasi partiler “bir an önce seçim” konusunda uzlaştı. Belirsizlik, kararsızlık ve keşmekeş yerine seçime giden bir KKTC var bugün. Erken seçimden güçlü bir iktidarın çıkmasını dilemek gerekir her halde.
Yorum Yazın