“Institute for Strategic Dialogue (ISD) isimli bağımsız araştırma kuruluşu, sekiz Batı Avrupa ülkesinde Kremlin propagandası yapmakla görevli bir takım kişilerin yayınlara başladıklarını bildirdi.” Bu cümleler Fransız Le Monde gazetesindeki bir yazıda yayımlandı. Yazı şöyle devam ediyor:
“Özellikle sosyal medya ağları üstüne çalışmalar yapmasıyla tanınan ISD’ye göre bu sekiz Batı ülkesinde oniki kişi Ukrayna’nın işgalinden bu yana hiç durmadan Rusya lehine propaganda yayınları yapıyor. Dezenformasyonda üstlerine yok. Bunlar üstelik üç-dört ay gibi kısa bir zaman içinde iki milyonun üstünde takipçi edindi. “
Batı ülkelerinde Sputnik, RT gibi Moskova’nın resmi propagandasını yayınlayan kuruluşların yayınlarının yasaklanması üstüne bu “trol”lerin ortaya çıktığına dikkat çekilen yazı en Fransız hassasiyetiyle şöyle devam ediyor:
“Rusya’nın dezenformasyon propagandasını yapan bu kişilerden ikisi Fransız. Birisinin adı Anne-Laure Bonnel. Kendini kamuoyu araştırmacısı olarak tanıtıyor. Bonnel kendi twitter hesabından 30 Mayıs’ta şöyle bir tweet atmış: ‘ABD 2014’ten beri Ukrayna’yı silahlandırıyor. İşte bir savaşın gizli yüzü.’Bu tweet 72 bin kişi tarafından beğenilmiş. Bu sadece tek bir tweet.
“Mart ayında Sud Radio’da Paul Marie Couteaux adlı kişi şu ifadeleri kullanıyordu: ‘Olan biten, bu savaşı Rusya’yı küçük düşürerek çıkartmak isteyen ABD’nin çıkarlarına hizmet ediyor. Putin Ukrayna’yı istila etmek istemiyor. Aslında Ukrayna diye bir devlet de yok. Tarihe biraz göz atan bunu öğrenir.’ Burada şunu belirtmekte yarar var. Bu kişi daha önce aşırı sağcı Marine Le Pen’in danışmanıydı. Onun yanından ayrılınca şimdi Eric Zemmour’un (Fransa’nın öbür aşırı sağcı siyasi lideri) koltuğunun altına sığındı.”
Putin ve çevresini solcu sanan arkadaşlar. İyi okuyun bakalım Putin’in yandaşları ve trolleri hangi aşırı sağcılar, hatta faşistlerle iş tutuyormuş.
Yazıdaki bir başka cümle de şöyle:
“Bir ara Fransa’da iç savaş çağırısı yapan eski Jandarma Yüzbaşı Jean-Pierre-Fabre Bernadac da Rusya yanlısı koroya şu cümlelerle katılıyordu:’Hayalperestler bir yanda kötücül Rusya, bir yanda da masum Ukrayna olduğu zehabına kapıldı.’”
İngiliz Independent gazetesine bir göz atıyorum. Orada da şu başlık :”İngiltere Genel Kurmay Başkanı Üçüncü Dünya Savaşı’na Hazırlıklı Olmanın Aciliyet Kazandığını Söyledi.”
Bir kaç hafta önce Birleşik Krallık Genel Kurmay Başkanlığına atanan General Patrick Sanders acilen Üçüncü Dünya Savaşı için hazırlık yapılmasını istemiş. Bu da karşı taraftan bir savaş çığırtkanı. Bütün bunlar olup biterken Rusya Çin’e daha fazla yanaşıyor. Petrol ve gazını Çin’e satıp para kazanıyor. Ukrayna Savaşı’ndan en karlı çıkan da Çin oluyor. Bir de üstelik Putin’i tam da kucağına çekmiş .
Beni en çok ilgilendiren Kremlin propagandası yapan Batı Avrupalılar oldu. Üstelik bunların aşırı sağa yatkın oldukları ortaya çıktı.
Bu satırları yazarken 1960’lı yılların sonu, 70’li,80’li yıllarda bizim solcu entelektüel takımın bir o yandan bir bu yana savruluşları aklıma geldi. Bir kısmı Moskovacı, bir kısmı Pekinci olarak Türkiye’deki sol hareketin bölünmesine çanak tutarken , tuttukları “takım” için neredeyse “orası bizim canımız, feda olsun kanımız” noktasındaydılar.
Benim gibi bir kaç çıkıntı bunlarla dalga geçerek “kullanışlı aptallar”derdik. Zaman içinde bizim “kullanışlı aptallar” ciddi bir evrim geçirdi. Liberal düşüncenin babası tabir edilen Karl Popper okuya okuya kendilerini “liberal solcu” olarak tanımlamaya başladılar. Ne demekse artık.
Öylesine liberalleştiler ki 2010 Anayasa referandumunda “Yetmez ama evet” kampanyasının bayraktarlığını bile yaptılar. Şimdi kimisi günah çıkartma aşamasında “Ama yanıldık. Fena halde yanıltıldık” diyebiliyor. O zaman da benden onlara,”Hayırlı yanılmalar.”
Yorum Yazın