Hemen tüm vicdana bağlı kişisel etik değerlerden ve tutarlılıktan yoksun lümpen yığınlar oluşturmak konusunda yıllar süren özel çaba sarf etmiş ve etmekte olanların maddi ve zihnî talanı altındaki bir ülkede gerçekler üzerine inşa önermeler kurmak güç bir iş. Bunu hangi alanda yaparsanız yapın bu böyle. "Yıldırıcıdır" dediler, herhâl, "yılmayız" dedik ve geldik...
Mevzu'u futbol bile olsa; hemen her yerinde ve özellikle odak noktalarında iki yüzlü cahil ahlâkının yansımaları ile karşılaşmamanız mümkün değil. Dolayısıyla zamanla arz edeceğimiz birçok sorun yumağında göreceksiniz ki basit bir çözüm yok. Paradigma değişmeli diyeceğiz, kültür değişmeli. Girift bir problem ağı ortaya koyacağım, diyeceksiniz yine mi çaresi yok, "girift sözcüğü aslında Farsçadan aldığımız, iç içe geçmiş, çarpraşık anlamına gelen bir sıfattır" cevabını vereceğim, bana yine kızacaksınız...
Bir yandan da iddialıyım; kimi sorun ve zihniyete karşı çözüm önerilerim ve panzehirlerim var. Zaten hem ülke futbolunun hem Avrupa futbolunun birlikte düşünmeye ve üretmeye ihtiyacı elzem noktada. Değil bizim sefil halimiz Avrupa futbolu bile kalp spazmına beş yıl kalmışken girdi ölümcül Covid sürecine. Örneğin Fenerbahçe'ye Mesut Özil'in gelişi şu an dünyanın en mühim transferi. Neden böyle? Rasyonel yaklaştığımızda Fenerbahçe kayyuma yıl sayan bir kulüp. Türkiye futbolu batık. Birkaç zengini ve gönlü zengin taraftarı ayakta tutuyor da yapıyor hamasetini çeyrek bile geçseniz göreceksiniz ki Avrupa futbolu finansal kaosa koşuyor. Real Madrid bile tarihinde ilk defa maaş ödemesi için kredi kullanıyor. Premier Lig dünyanın gözdesi, orada bile yaprak kımıldamıyor...
Zaten Covid felaketi öncesinde de sorunlar büyüktü. 330 milyonluk Amerika Birleşik Devletlerinin Amerikan futbolunun finali: Super Bowl. Bu özel akşamın yalnızca perakende sektörüne katkısı 15 milyar dolar... Biz diğer dünyaya sorsanız ne saçmalık değil mi? Kesin bizdeki finaller, şampiyonlar ligi, vb daha çok etki ve gelir sağlıyordur değil mi? Yanına bile yaklaşamıyoruz. Avrupa'nın değişik ülkelerindeki büyük takımlar bu dramatik manzarayı görüp kendi aralarında bir rüya lig düşlediler bile. Yeni yapılan şampiyonlar ligi düzenlemeleri UEFA'nın rüya lig olası katılımcılarına "n'olur gitmeyin" çabaları...
"Bu büyükler de amma şımardı, her düzenleme onların keyfine, şampiyonlar liginde takımımız olmayacak mı?" Muhtemel söylenmesinde bulunacak kesimle rüya lig decoderi peşine düşecek kesim aynı kesim. Büyük ve cazip takımlar gidince kalan ülke yerel ligleri ne olacak? Premier Lig'den top 6 takımları gitsin; geriye kalan Burnley-Palace maçı için kim ne kadar para verir, heyecan duyar?
Değil ülke futbolu Avrupa Ligleri tehlikede. Böylesi karmaşada yerel ligin kalitesi nasıl artırılmalı? Peki, ya bizden yalnız bir takımı rüya lige alacak olurlarsa? Uyarıyor ve bildiriyorum; beş ila yedi yıl boyunca batmayan, ayağa kalkmak değil de hafifçe doğrulan bir üç büyük elemanı (FB, GS, BJK) rüya lige Müselman coğrafya namına alınabilir. Kalanlar için dünya çok küçük olur...
Yorum Yazın