Seçime iki aydan az bir süre kala, yüzde birin altındaki partiler için bile ittifaklar yarışıyor. Seçim Millet İttifakı lehine görünse de, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, seçime kadar nasıl strateji izleyeceği ve beklenmedik bir hamle yapıp yapmayacağı soruları her türlü riski içinde barındırıyor.
Memleket Parti’sinin, anketlerdeki yüzde 4.5 ya da 2’ye yakın oy oranları da bu belirsizliklerle dolu yarışta oldukça önemli.
Muharrem İnce ile Mayıs 2021’de CHP’den istifa ederek Memleket Partisi’ne geçen, eski CHP milletvekili Gaye Usluer, İnce’nin bütün olumsuz açıklamalarına rağmen, Millet İttifakı ile ortak akılda buluşabileceğini düşündüğünü söyledi.
İnce’nin, CHP’deki genel başkanlık yarışında da destek vermiş olan Usluer, Muhalif’e yaptığı değerlendirmede, “Ben Sayın İnce’nin aklım selim bir insan olduğunu, günün sonunda, Türkiye için iyi olanın, onun için de iyi olacağına karar vereceğine inanıyorum. Onun için bu sürecin olumlu bir şekle evrileceğinden de eminim.” dedi.
Memleket Partisi’nde genel başkan vekili ve parti sözcüsü olarak görev yapan Usluer, Haziran 2022’de partisinden, cumhurbaşkanlığı seçiminde, muhalefetin yüzde bir oyla bile kaybetmesinde sorumluluk taşımak istemediği gerekçesiyle istifa etmişti.
Usluer, o kararının bugün gelinen noktada ne kadar doğru olduğunun görüldüğünü belirtti.
“Ben kişisel olarak öyle riske girmek istedim. Bu kişisel bir tercihti. Ayrılıp CHP’ye geçip aday olayım diye yapılmış bir tercih değildi. CHP’ye hala üye olmadım. CHP’ye üyeliğimi de adaylıklardan daha ileriki bir tarihte yapacağım. O günkü kararım esasında bugün Türkiye genelinde tartışılan konunun o günkü iz düşümüydü. Bir partinin içindeki bir kişi olarak gördüğüm, hissettiğim endişelerdi. O nedenle öfkeyle, kişisel bir kızgınlıkla alınmış bir karar değildi. Bugün de verdiğim kararın, ne kadar doğru ve isabetli olduğunu görüyorum.”
“Çoklu aday iktidara yarar”
Usluer, muhalefette çok adayın olmasının iktidara yarayacağını belirtti.
“Sayın İnce’nin adaylığı demokratik bir hak. Dolayısıyla kimsenin neden adaysın demesi sözkonusu değil. Fakat Türkiye önemli bir seçim arifesinde. Esasında kimin seçileceğinden öte bir oylama. Rejimin oylanacağı yani demokrasiden yana mıyız yoksa demokrasiden yana değil miyiz gibi bir ikilem için oylama olacak. Türkiye, 2018’de çoklu adaylı seçimi deneyimledi ve iktidar partisi adayının birinci turda kazandığını gördük. Bir kez daha bizim çoklu adayı deneyimleme lüksümüzün olmadığını düşünüyorum. Bu anlamda küçük oyların da seçimin kaybedilmesi sonucunu getirebileceğini öngörüyorum. Bunun da tabii siyasi ve tarihsel sorumluluğu olacaktır.”
“Seçimin kazanıldığını düşünmek yanlış”
Usluer, ekonomideki sorunlar, siyasetin çıkmaz sokak haline gelmesi, depremin yarattığı ve gösterdiği yönetim sorunlarının, muhalefeti önde gösterdiğini ancak şimdiden “seçim kazanıldı” diye düşünülmesinin doğru olmadığını ifade etti.
Usluer, iktidar partisinin anketlerde bile görünmeyen Hüdapar’ın desteğini almak istediğine dikkat çekerek, muhalefetin yüzde birin altındaki oylarla seçimi kaybetme riskini değerlendirmesi ve ona göre hazırlık yapması gerektiğini söyledi.
“Sayın Kılıçdaroğlu, Memleket Partisi’ni de ziyaret edeceğini belirtti. Bu, çok anlamlı ve olması gereken. Ortak aklın galip geleceğine inancım var. Umutsuz değilim. Karşılıklı talepler, taleplerin yapılabilirliği konusunda bir orta yol bulunabilir, bulunmalıdır diye düşünüyorum.”
Yorum Yazın