Bir zamanlar...
Bir elinde,
Tayyip Bey’in RABİA’SI...
Öbür elinde,
Devlet Bey’in BOZKURT’U...
Vur patlasın,
Çal oynasın...
Orhan Veli’nin tanımı gibi...
Bir elinde cımbız,
Bir elinde ayna,
Umurunda mı dünya?
O muhteşem,
O ihtişamlı
O devlet ortağı...
Osmanlı’nın son kuşağı...
Türklüğün “Turan” savunucusu!
Kim mi?
Tabii ki,
Sedat Peker...
ÇARŞI KARIŞTI
Öküz öldü,
Ortaklık bozuldu...
Bir konuştu,
Pir konuştu...
Neler demedi ki ?
Mehmet Ağar,
Derin devletin patronu...
Koca generaller piyon...
Hakan Fidan,
Uyuyor mu?
Tayyip Bey’in etrafı,
Vatan haini...
Pelikancılar,
Hala FETÖ’cü...
Seks,
Macera,
Cinayet,
Hepsi bu tiyatroda, dedi...
Vay beee!..
Neredeeen,
Nereye?
Tayyip Bey,
Muhatap almıyor...
Devlet Bey dönüp bakmıyor...
İçişleri Bakanı ise,
Kılıçdaroğlu’nu suçluyor...
Hepsi bir yana,
En önemlisi,
Tüm bunların tamamının,
Kılıçdaroğlu iktidarında gelişmiş olması!
Çünkü,
Savcılar,
Emniyet,
Ordu,
MİT…
Hepsi,
Kılıçdaroğlu’nun emrinde!
Nasıl bir devlet yönetiyorsa KILIÇDAROĞLU?
Hiç birine,
Talimat verip harekete geçirmiyor!..
BU ARADA
MİLLET NE YAPIYOR?
Sanki,
Kanlı ve lanetli toprağın,
Genetiği bozulmuş,
Basireti bağlanmış...
Bağımsızlığına,
Gölge düşerken...
Uykuya dalmış...
Açlığı,
Kader edinmiş...
Cehennemi boşaltıp,
Ülkeye kaçmış şeytanlara mahkum olmuş...
Hala,
Kurtarıcı bekleyen yetimler ordusu...
Bir uyan!
Bir uyan eyyy…
Hazırcı,
Beleşçi ahali!
Uyan da,
Düş bu yorgun toprakların sırtından...
Hatalarından,
Ders alamıyorsan…
Bırak,
Hataların senden ders alsın!
Alsın da...
Gelecek,
Nesillerin kurtulsun...
Araştırmayan sorgulamayan bir toplum olduk olmaya devam ediyoruz
Kaleminize sağlık.
Gercekten cok doğru analizler. Iyi ki varsınız kaleminize sagkil.