İnanç Uysal

İnanç Uysal


Not ettiklerinizden mi?

Not ettiklerinizden mi?

Tatvan Belediye Başkanının resmi ve gayri resmi korumaları tarafından sokak ortasında insanların gözü ve güvenlik kameraları önünde pervasızca dövülen gazeteci Sinan Aygül ne yapmış olabilir?

Sosyal medya hesabına baktım, ordan anlaşıldığı kadarıyla kendisi HDP ye oldukça yakın, ya da şöyle söyleyelim, HDP'nin temsil ettiği fikirlere. Ama meselenin bu olmadığını sosyal medya hesaplarına bakan herkes görebilir. Sinan Aygül Tatvan Belediyesinde usulsüz işler olduğuna dair haberler yapan bir gazeteci. Failler de Belediye Başkanının koruması.

Şimdi buradan şöyle bir noktaya ulaşmak absürt olmaz olayın nedeni Sinan Aygül tarafından belediye ve başkanı hakkında yapılan haberlerdir. Diyelim ki bu haberler asılsızdır, ama yaşanan darp olayının ardından gerçek olmaları çok daha büyük bir ihtimal olarak algılanır.

Olayın ardından önce Valilik bir açıklama yaptı ki keşke yapmasa idi. Resmi koruma olan polis memuru için, 'olayın engellenmesinde kusurlu olduğu için' ifadesi kullanıldı açıklamada. Oysa görüntüleri hepimiz gördük, olayın engellenmesinde kusurlu demek engellemek konusunda yetersiz kalmış demek olmuyor mu? Hadi abartalım engellemeye çalışmamış demek olsun. Ama görüntülerde görüyoruz ki belindeki silahla engellemeye çalışanları tehdit eden bir davranış sergiliyor kendisi. Hatta engellemeye çalışan bir vatandaşı yaka paça fırlatıyor. Valilik açıklaması ise alenen suç olan bir eylemi neredeyse küçük bir kusura indirgiyor.

Diyelim ki bütün bunlara rağmen failler ceza gördüler, mesele de böylece kapandı. Ama böyle bir olayın asıl aydınlatılması gereken tarafı normal şartlar altında Salih Aygül'ün iddiaları üzerinden olmalıdır. İçişleri Bakanlığı müfettişleri meseleye önce o açıdan bir bakmalıdır. Bu pervasız, umursamaz saldırının neden göze alınmış olabileceği de en az saldırının kendisi kadar önemlidir.

Şimdi gazetecinin, yukarıda bahsettiğimiz siyasi görüşü üzerinden hem Belediye Başkanı hem de failler aklanabilir görünüyor. Neticede beka meselesi.

Tatvan'da bunlar yaşanır ve olay siyasi bir noktaya taşınarak görmezden gelinirken Şarkıcı Melek Mosso'ya konser verdiren AKP'li  Belediye Başkanı Cüneyt Yüksel sosyal medya trolleri tarafından istifa ettirilmiş, Berna Laçin'i ağırlayan Paris Büyükelçisi de merkeze çekilmişti. Bir çok konserin yasaklanması yine sosyal medya baskısı ile sağlandı. Seçimlerden önce muhalif kimlik taşıyan, hatta tarafsız kalıp iktidarı da eleştiren bir çok kişi işinden gücünden edildi.

Bunlar olurken oh diyenlerin birçoğu, yine hükümetle devleti birbirine karıştırdı. Hükümete, AKP ya MHP ye ya da onların belediyelerine yapılan her türlü eleştirinin devlete karşı bir başkaldırı olarak algılanması demokrasinin de aslında tehlikede olduğunu gösteriyor. Unutmamak lazım ki demokrasi ruhen çoğunluğun tahakkümü değil azınlığın hukukunun tesisi ve korunmasıdır.

Ancak Tatvan'da yaşanan son olayla iş farklı bir boyuta ulaştı. İlk defa olmuyor doğru ama resmi görevlilerce herkesin gözü önünde olması, kısa süre önce sıkça kullanılan, "Not ettik" ifadelerinin çağrışım yapmasına neden oluyor.

telif

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar