Paylaşım yapayım derken hapse girmeyin!

AKP ve MHP’nin ortaklaşa hazırladığı sosyal medya yasası 1 Ocak 2023 Tarihinden itibaren yürürlüğe girmiş olacak. Bu yasanın belki de en dikkat çekici yanı ise Yanıltıcı Bilgiyi Yayma suçu. Yasa gereği özellikle halk arasında korku, panik ve endişe yaratmak amacıyla kamu düzeni ve genel sağlığıyla ilgili bir bilgiyi, yanıltıcı ve gerçeğe aykırı bir şekilde alenen yayan kişi yargılanarak hapis cezasıyla karşı karşıya kalabilecek.

1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasının verilebileceği öngörülen yasayla ilgili sosyal medya kullanıcıları şimdiden endişeli. Çünkü yaptığınız bir paylaşımın yanıltıcı bir bilgi olarak değerlendirilmesi sonucu kendinizi adliye kapılarında veya demir parmaklıklar arasında bulabilirsiniz. Eğer paylaşımınızı sahte veya anonim bir hesaptan gerçekleştirirseniz cezanız 4,5 yıla yükseliyor. Sosyal medya kullanıcıları ise bu yasayla ikiye ayrılmış durumda, birçok kesim bu yasayı fikir özgürlüğüne darbe vuracak ve muhalifleri susturacak bir düzenleme olarak değerlendirirken kimi de sosyal medya üzerinden küfür eden, yalan haber yayan ve algı operasyonu yapanların önünün kesileceğini düşünüyor.

Muhalifler, yasanın doğru ve adil bir şekilde uygulanacağı noktasında ise karamsar

Bu yasa yürürlüğe girdikten sonra bir cadı avı başlatılacağı kaygısı siyasiler tarafından açıkça dillendiriliyor. Özellikle 2023 yılında gerçekleşecek olan seçime yönelik, hükümetin yürürlüğe giren yasayla sosyal medyanın dizginlerini eline almayı hedeflediği iddia ediliyor. Bilindiği üzere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN; sosyal medya için "Bataklık gibi içine düşeni yutup yok edecek tehditleri de içinde barındırıyor" açıklamasıyla düzenlemenin arkasında durduğunu açıkça ilan etti. Hükümet kanadı düzenlemenin daha çok dezenformasyon, yalan haber ve algı yönetimine karşı hazırlandığının altını çizerek iddiaları tümüyle reddediyor.

Peki Avrupa ülkelerinde sosyal medyaya yönelik yasalar var mı?

Almanya, Fransa ve İspanya sosyal medya ile ilgili düzenleme içeren yasalarıyla başı çeken ülkeler arasında yer alıyor.

Almanya’nın sosyal medya düzenlemesi bizim de örnek aldığımız maddeleri içeriyor. Almanya dezenformasyon yapan kullanıcıya 1 ile 5 yıl arasında hapis cezası verebiliyor. Fransa; cinsel taciz, pedofili, halkı kışkırtma, terörist eylemlere teşviki ve her türlü tehdidi suç kapsamında değerlendiriyor. İspanya’da; Krala, Dine ve inançlara hakaret, terörü övmek ve teşvik etmek suç sayılan davranışlar kapsamında tutuluyor. İngiltere ise Almanya’ya benzer ‘’Çevrim içi güvenlik yasasını’’ gelecek yıl yürürlüğe koymaya hazırlanıyor.

Birçok ülke geleceğin getirdiği yeniliklere göre yasalarını güncelliyor ve sanal aleme de yasalarını entegre etmeye çalışıyor. Nihayetinde internet üzerinden işlenen bir suçun, gerçek hayatta da işlenmiş gibi kabul edilmesi 5 Milyardan fazla internet kullanıcısı olan dijital dünyamızda gayet normal ancak bizim derdimiz daha çok ifade özgürlüğünün kısıtlanma ihtimali…

Türkiye’de 2022 verilerine göre 70 Milyon sosyal medya kullanıcısı var. Birçok insan iletişimi, etkileşimi ve haber alma ihtiyacını artık internet üzerinden gerçekleştirmeyi tercih ediyor. Milyonlarca insanımızı ilgilendiren yasalarla ilgili uygulamalarda keyfiyete kaçılmamasına dikkat edilmeli. Yoksa zamanın Uganda Diktatörü İdi Amin’in ‘’İfade özgürlüğü var ama sonrasını garanti edemem’’ dediği gibi bir ifade özgürlüğü anlayışı toplumda ters tepecektir.

Manipülasyon, Asparagas, Dezenformasyon (Yalanın bilerek yaygınlaştırılması) ve Mezenformasyon’un (Yalanın bilmeyerek yaygınlaştırılması) çok yaygın olduğu çağımızda bu tür yasaların mevcudiyetini destekliyorum. Doğru ve geç kalınmış bir yasa olarak görüyorum. Malumunuz ki bazı konularda çok çabuk alevlenen bir toplumuz. Böyle bir yasayla birçok acı olayın önüne geçilmesine imkân sağlatılacağı kesin. Yeter ki doğru bir niyetle uygulansın…