"Lüks araçlı polis dehşet saçtı sabıkası kabarık çıktı"
Yukarıdaki cümle bir haber başlığı. Haberi biliyorsunuz bir narkotik polisi trafikte bir avukatın kullandığı arabayı önce taciz ediyor sonra da durdurup avukatı darp ediyor. Bacağını iki yerinden kırıyor, arabada eşi ve iki çocuğu olan avukat şikayetçi oluyor.
Habere göre polis ilk ifadesinde inşaat işçisi olduğunu söylüyor. Sonra gerçek kimliği anlaşılıyor, altında 8.5 milyonluk arabayla dolaşan polisin ikametgahı da lüks bir villa çıkıyor.
Sosyal medya da "belki de miras yoluyla" edinmiştir diyenleri de gördük elbette ve haklılar olabilir. O zaman kamu görevine ihtiyacı da yoktur ve ayrılmalıdır. Kamuyu lüks içinde temsil etmek itibar değildir. Aksine çalışma arkadaşlarını da zan altında bırakır. Birçok kişiye aynı mirasın kalması mümkün değil neticede.
Neyse biz asıl konumuza dönelim yani habere, lüks araçlı polis, dehset de saçıyor, sabıkası da kabarık. Ama hala polis.
İlk ifadesinde inşaat işçisi olduğunu söylüyor nerede söylüyor bunu en basitinden bir karakolda, ehliyetini de ibraz ediyor muhakkak yani karakol polisi T.C sinden haberdar. Ama bir süre inşaat işçisi olarak geçiyor kayıtlara a o hala polis. Sanırım arabasının markası dikkat çekmemiş olsa inşaat işçisi olarak kayıtlara geçen tarihteki ilk narkotik polisi olacak kendisi, çok gizli polis.
Neyse olay zaten yeterince vahim ve üzerine bir sürü haber yapıldı herkes konuyu biliyor. Ancak bana asıl enteresan gelen basına yansıyan haberlerin şekli. Muhalif ya da yandaş medya farketmeksizin haberlerde şöyle bir ifade var. "Hakkında sanık sıfatıyla bir çok soruşturma dosyası olduğu ortaya çıktı" .
Bu cümle ile polis kelimesi aynı haberde yanyana anca bu kişinin polis tarafından yakalandığı biçiminde yer almalı, ama bu sefer öyle değil. Adamın hakkında bir sürü dosya var ve hala polis olarak görev yapıyor. Yaşanan olayın ardından da tehdit yaralama falan gibi suçlardan hakkında 2 yıldan 9 yıla kadar ceza isteniyor.
Evet olay çok vahim ama asıl konu başka.
Hakkında onlarca soruşturma dosyası olan birinin hala kamuda çalışmaya hem de polis olarak çalışmaya devam etmesidir asıl olay. Eğer pervasızlığı tavan yapıp da trafikte olay çıkarmamış olsa lüks yaşamına hakkındaki soruşturmalar eşliğinde ve polis olarak devam edeceği anlamına gelir bu olay. Zaten muhtemelen pervasızlığı da bu sebeple.
Şimdi bu haberi bir başka haberle beraber okuyalım: "Avrupa’nın kokain baronu olarak bilinen ve kırmızı bültenle aranan ‘Balina’ kod adlı İsaac Bignan Isparta'da, Jurean Anthony Finix ise İstanbul'da yakalandı. 10 milyar dolarlık uyuşturucu trafiğini yürüten örgütle bağlantılı 34 kişi de 13 farklı adreste gözaltına alındı." İstanbul tamam onu anladık diyelim de Isparta nedir nasıl olur bu durum neye işaret eder istemi sorgulamak gerekir.
Aşağıda hatırlayacağım olayla da birleşince bir başka beka sorunu ile de karşı karşıya kalma riskinden bahsedebiliriz. Öyle meslekler vardır ki şüphe kaldırmaz zira, çürük yumurtaları ayırmamak bütün mesleği zan altında bırakır.
Daha birkaç gün önce de Tatvan'da bir gazeteciyi döven bir korumaya, korumalık yapan bir polis memuru vardı. Kendisi ile ilgili yapılan Valilik açıklamasında 'Olayı engellemek konusunda eksik kalmıştır' ifadesi kullanılmış idi. Yani aslında olayın failine korumalık yapan bir polis sadece kusurlu olarak nitelendirilmiş idi.
Bu iki biraz önce de ifade ettiğim şekliyle beka sorunu seviyesinde algılanabilir. Olay ve kamuoyuna yapılan açıklamalar halkın canını malını emanet edeceği bir meslek grubuna duyulan güven konusunda ciddi sıkıntıya neden olur. Bu şekilde oluşan kamuoyu nedeniyle mesleğin gerçek sahipleri de zan altında kalır.
Yorum Yazın