Deprem bölgesindeki en önemli şikayetlerden biri cep telefonlarının ve internetin çalışmaması oldu.
Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş, “Beşinci günündeyiz. Hala interneti, whattsapp’ı kullanamıyoruz. Telefon çoğu yerde çekmiyor. Kendi çalışanlarımızla bile iletişim kuramıyoruz.” diye yakındı.
Oysa 2020’de,TBMM Deprem Araştırmaları Komisyonunda, Turkcell yetkilileri, tüm Türkiye için afet müdahale planlarının hazır olduğunu açıklamışlardı.
“Büyük İstanbul Depremi”
Komisyonda, Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ İş Sürekliliği Yönetim Uzmanı Cemil Kırgıç, 6.5 altı ve üstü depremler için hazırlıklarının olduğunu belirterek, tutanaklara yansıyan şu bilgileri verdi:
“Büyük İstanbul depremi dediğimiz bir olgu var; aslında oraya baktığımız zaman yöneticilerimizin, bu kriz yönetim ekibi yöneticilerimizin fiziksel olarak o masaya ulaşmalarının mümkün olmadığı durumda, biz sanal olarak yönetmeyi ve kriz masasının kurulmasını planladık. Yine, regülasyon kurumlarımızdan gelen, BTK’den, Ulaştırma Bakanlığımızdan ve AFAD’dan gelen taleplerin karşılanması aksiyonlarımızdan bir tanesi. Bir diğeri, ‘network’ dediğimiz şebekede, telekomünikasyon teknoloji şebekemizde yine optimizasyon çalışmalarının ve parametrelerinin girilmesi var. Turkcell şebekemizde birçok bölge var. Bölge destek ekiplerinin müdahale, sevk noktalarına ulaştırılması. Bunların hepsi de planlanmış vaziyette. Zaman bazlı da, ne kadar süre içerisinde o bölge ekiplerinin destek olacakları noktalara ne kadar süre içerisinde ulaşacakları planlanmış vaziyette.”
Kırgıç, 6,5 üzeri bir deprem olması durumunda ise “OHAL” durumuna geçildiğini ve ilk bir saat içerisinde alınması gereken aksiyonları belirlediklerini bildirdi.
Kırgıç, krizin niteliğine göre, elektrik kesintisi yaşanan sahaların jeneratörle çalıştırılması, iletişimi kesik sahaların başka transmisyon toplama noktalarına, merkezlerine aktarılarak servise alınacağını, ayrıca ikinci paket tanımlamaları, faturaların bir ay süreyle ertelemelerinin olacağını söyledi.
Afet Müdahale Planı
Turkcell İletişim Hizmetleri AŞ İş Sürekliliği Koordinatörü Barış Yurtsever, Telekom ve Vodafone’la ortak çalışmalar yürüttüklerini belirtti. Yurtsever, Silivri depreminden sonra 3 operatörde de bazı sıkıntılar yaşandığına dikkat çekti.
Yurtsever, “Kriz yönetim hazırlıklarımızı deprem özelinde Ulaştırma Bakanlığımız, AFAD ve bilgi teknolojileri kurumlarıyla sürdürmekteyiz. Biz uçtan uca 9 bölümde Kriz Yönetimi ve Afet Müdahale Planımızı oluşturmuş durumdayız.” dedi.
Yurtsever, biri İstanbul, diğeri Ankara’da olmak üzere iki adet servis operasyon merkezlerinin bulunduğunu, özellikle İstanbul depreminden sonra servis operasyonlarının, İstanbul’daki personel afetzede olacağını için hizmeti Ankara’dan sürdürmeyi planladıklarını söyledi.
“Tüm Türkiye için planlama tamamlandı”
Yurtsever, deprem sonrası afet müdahale planlarını anlatarak, “Biz bütün Türkiye için, 16 bölgemizde deprem senaryolarını ve afet müdahale planlarımızı tamamlamış durumdayız. Bunları nasıl belirledik? Türkiye’deki fay hatlarını ve son üç yüz yılda o bölgelerde olan büyük depremleri ele aldık ve her bölgemiz için -o bölge şartlarını da göz önüne alınarak- oradaki nüfus sayısı, ulaşım imkânlarını da planlarımıza dahil ederek deprem müdahale planlarımızı oluşturduk.” dedi.
“AFAD, 7.5 büyüklüğünde deprem bekliyor”
Yurtsever, AFAD’ın senaryosuna göre, İstanbul’da 7,5 büyüklüğünde bir deprem öngörüldüğünü, kara yolları ve binaların yüzde 25’inin orta veya üzeri hasar görmesi nedeniyle de yüzde 25 civarındaki saha kaybını senaryoya eklediklerini ifade etti.
“Burada tabii, bizi çok zorlayacak koşullardan bir tanesi de kara yollarının kapalı olması, bunu da senaryomuza ekledik. Bunun dışında, biz, deniz ve hava taşıtlarının işler durumda olacağını düşünerek, afet müdahale planlarımızı da bu doğrultuda hazırladık. Burada varsayımlarımız, yüzde 25 saha kaybı, İstanbul’daki personellerimizin tamamı afetzede yani çalışamaz durumda, kara yolları ulaşıma kapalı, genel elektrik kesintisi mevcut; iyi anlamdaki varsayımlarımız ise, veri merkezlerimiz çalışabilir durumda, deniz ve hava yolları da işler durumda. Biz, toplam 15 bakım-çözüm ortağı destek bölgesinden İstanbul’a doğru bir müdahale planı hazırladık. Toplamda 256 ekip, her ekipte 2 kişi olacak şekilde İstanbul’a belirli saatler arasında deniz yoluyla ulaşımını planlıyoruz, altı, on iki, on sekiz saatler aralığında. Bu ekipleri de konumlarına göre 4 kategoriye ayırdık. İstanbul’a gelecek olan her ekip 3 sahadan sorumlu olacak, bunun dışında 100’ün üzerinde de mobil baz istasyonu aracımızı getireceğiz İstanbul’a. Bunu diğer operatörler de yaptılar, tabii, burada sayılar farklı, bu sizinle paylaştığım Turkcell’in sayıları.”
Yakıt en önemli sorun
Yurtsever, bu noktada deniz ve hava yolu ulaşım desteğinin, şehir içi geçiş önceliğinin, yakıt tedariklerinin, elektrik dağıtım şirketlerinin yardımının ve sahada çalışacak ekiplerinin güvenliklerinin sağlanmasının gerekeceğini bildirdi.
Yurtsever, İstanbul depreminden sonra müdahale ekiplerinin mobil jeneratör kullanacağı sahalardaki günlük yakıt ihtiyacını da hesapladıklarını belirtti.
“Bizim baz istasyonlarımızın günlük 40 ton benzinle desteklenmesi gerekiyor. Şu andaki mevcut yakıt tanklarımıza göre üç gün kadar idare ve dizel yakıtla çalışmalarını sürdürebiliyorlar. AFAD’la yaptığımız çalışmalarda özellikle İstanbul’da yakıt tedariki için telekom operatörlerine öncelik verilmesi ve mümkünse, İstanbul’un belirli noktalarındaki akaryakıt istasyonlarının bu amaçla tespit edilmesi ve oraya gelecek ekiplerimizin de bu istasyonlardan düzenli olarak yakıtları tedarik edip tekrardan işlerinin başına dönmesi şeklinde önerilerimiz oldu, bu konularda çalışmalara devam ediyoruz.”
Depremde elektrik kesintisi
Yurtsever, AFAD toplantılarında edindikleri bilgilere göre, İstanbul’da 7 üzeri bir depremde, Türkiye genelinde güvenlik önlemi olarak genel bir elektrik kesintisi olacağını söyledi.
Yurtsever, “En büyük sıkıntı elektrik kesintisi olacağı için de buradaki çalışan jeneratörlerimizin muhafazası, önem arz ediyor, aksi takdirde verdiğimiz hizmetler ciddi oranda aksayacaktır. Öyle bir ortamda da çalınan veya hasar gören bir jeneratörün de tekrardan getirilmesi çok uzun zaman alacaktır. Ayrıca veri merkezlerimizin, diğer binalarımızın da bizim kendi özel güvenlik şirketlerimizin çalışanları işbaşı yapana kadar devletimizin kolluk güçleri tarafından güvenliğinin sağlanmasını talep ettik. Bu ana isteklerimizle beraber, kazı izinlerimizle ilgili bir talebimiz oldu, istasyonlarımızın fiberle bağlanması için. AVM ve kamu binalarındaki jeneratör kullanımları konusunda Telekom operatörlerine kolaylık sağlanması desteğini istedik. Çünkü biliyorsunuz, AVM’ler çelik karkas yapılar, depremden en az etkilenecek olan yerler ve özellikle depremden sonra toplanma alanı olarak kullanılabilecek lokasyonlar. Dolayısıyla oradaki mevcut jeneratörlere bizim sahalarımız da bağlanabilirse o lokasyonlarda sahalarımız uzun süre sorunsuz bir şekilde hizmet verebilecektir.”
Hatay Milletvekilinin sorusu
Komisyonda, MHP Hatay Milletvekili Lütfi Kaşıkçı, “81 vilayette de aynı şekilde bu senaryonuz var, değil mi? Sadece bize örnek olsun diye İstanbul’u anlattınız?” sorusunu yöneltti.
Yurtsever’in, “Evet, gündem olduğu için koyduk sayın vekilim.”sözlerine Lütfi Kaşıkçı, “Onun dışında atıyorum... Antalya’da dahi nasıl gidileceğini tüm kurumunuz biliyor?” sorusuna karşılık Yurtsever, “Evet, efendim.” karşılığını verdi.
Turkcell’e yaptırım var mı?
CHP İzmir Milletvekili Kamil Oktay Sındır ise, Turkcell’in afet durumunda yapması gerekenlerle ilgili aksama olması veya bunları yerine getirememesi durumunda bir yaptırım olup olmadığını sordu.
Turkcell’den Ünal, afet ve normal durumlarda, Elektronik Haberleşme Kanunu’na göre iletişimin kesintisiz olarak sağlanmasına ilişkin bir hüküm olduğunu belirtti.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Haberleşme Genel Müdürlüğü Elektronik Haberleşme Daire Başkanı Orhan Kemal Ardıç da, “5809 sayılı Kanun, Elektronik Haberleşme Kanunu. Bu kanunun 12’nci maddesinin (ğ) hükmünde, afetler konusunda gerekli tedbirlerin alınması yönünde, haberleşmenin kesintisiz devam edebilmesi için gerekli tedbirlerin alınması yönünde bir hüküm bulunmaktadır. Ayrıca, imtiyaz sözleşmeleri ve yetkilendirmelerinde de zaten, BTK’yle imzaladığı yetkilendirmelerinde de yine -afetle ilgili- kesintisiz olarak sürdürmelerine yönelik hükümler bulunmaktadır.” dedi.
Sındır’ın, “Bağlayıcı müeyyide, yani cezai sorumluluğu da var mı?” diye sorması üzerine Ardıç, “Cezai sorumluluğu, afetler konusunda yine BTK tarafından denetlenebilmektedir sayın vekilim. Yine, afetlerde bir eksiklik yaşandığında… İstanbul’da yaşanan son uygulamadan sonra da denetim yapılmıştır BTK tarafından. Sürekli olarak bu ve diğer konularda da BTK tarafından denetimler yapılmaktadır vekilim.”
Sındır, “Denetim yapılıyor ama cezai sorumluluğu var mı yani?” diye sorusunu tekrarladı.
Ardıç, “Denetimin sonucuna göre, denetimin sonunda ceza da kesilebilmektedir, ceza da uygulanabilmektedir.” dedi.
Turkcell’den Yurtsever, “Silivri depreminden sonra 3 operatör olarak da cezai müeyyideye tabi tutulduk sayın vekilim, onu da söyleyeyim.” dedi.
Yorum Yazın