Bir süredir bu konuyu yazmak istiyordum. Ama siyaset ve diplomasi gündeminin yoğunluğu buna elvermedi. Bugün sizlere, Vatikan ve Monako’dan sonra dünyanın en küçük üçüncü ülkesi Liberland’ı tanıtacağım. Özgür Liberland Cumhuriyeti’ne hoş geldiniz!
Balkanlar’ın batısında, Hırvatistan ve Sırbistan arasında kalan bir bölgede hiç bir devlete ait olmayan küçük, 7 kilometrekarelik bir toprak parçası vardı. Bu bölge, dağılışından sonra eski Yugoslavya üstünde kurulan devletlerin sınırlarının belirlenmesi sonucu ortada kalmış, terra nullius, yani Latince sahipsiz toprak statüsündeydi. Tam olarak konumu Hırvatistan’ın Zmajevac ve Sırbistan’ın Vojvodina bölgesine bağlı Backi Monostor kasabaları arasında, Tuna Nehri’nin batı kıyısında bulunuyor.
Derken, Çek Cumhuriyeti’nin bir vatandaşı olan Vit Jedicka, bu toprak parçasını keşfediyor. Jedicka liberal düşünceyi saplantı haline getirmiş. Bu topraklar üstünde bağımsız bir devlet kurmayı amaçlıyor. 13 Nisan 2015’te Özgür Liberland Cumhuriyeti’ni ilan ediyor. Konu Montevideo Konvansiyonu’nda (Uruguay’ın başkenti Montevideo’da 1933’de yapılan konvansiyon sonucunda imzalanan sözleşmede devlet olmanın dört kriteri belirlenmişti.) belirlenen kriterlere uyulup uyulmadığına geliyor. Nihayetinde Liberland’ın egemen devlet olma kriterlerini yerine getirdiği kabul ediliyor. Bu kriterler kalıcı nüfus, sınırları belirlenmiş devlet, hükümet ve öbür ülkelerle ilişkiye girebilme kapasitesi. Montevideo Konvansiyonu kararlarına göre Liberland bu kriterlerin tamamını karşılıyor.
Gelelim Kurucu Başkan Vit Jedicka’ya. Politikacı ve aktivist Jedicka az önce yazdığım gibi Çek Cumhuriyeti vatandaşı. Anavatanında Özgürlükler Partisi üyesi olan Jedicka, hak sahibi kabul edildiği 7 kilometrekarelik alanda bağımsızlık ilan ettikten sonra bir Hazırlık Komitesi ya da Kurucu Meclis oluşturmuş; bu meclis tarafından devletin kendi bayrağı ve arması kabul edilmiş. Yakın bir gelecekte de Birleşmiş Milletler üyesi olmayı hedefliyormuş.
Liberland’ın resmi dili ingilizce. Başkenti Siga Island. Para birimi Amerikan dolarına eşit paritede olan merit. Sloganı “Yaşa ve yaşat.” Milli Marşı Bile var: Victory March to Glory Land. Hükümet üyeleri de şöyle:
Başkan Yardımcısı: Polonya asıllı girişimci Boguslaw Wozniak.
Dışişleri Bakanı: Thomas D. Walls ABD asıllı bir turizmci ve tercüman. Alman Parlamentosu’nda ve Berlin’deki ABD Büyükelçiliği’nde görev yapmış.
Maliye Bakanı: Navid Saberin Lüksemburg doğumlu. Toronto Üniversitesi’nden ticaret, bilgisayar bilimi ve Sinoloji (Çin araştırmaları) alanlarında yüksek lisans sahibi. Pek çok ülkede bankacılık, inşaat, halkla ilişkiler sektörlerinde çalışmış. Sıkı bir Bitcoin destekçisiymiş.
Adalet Bakanı: Michal Ptacnik Çek Cumhuriyeti’nin başkenti Prag doğumlu. Hukuk okumuş. Fütüristmiş. Ayrıca alternatif hükümet sistemlerini araştırmaya meraklıymış.
Devlet Bakanı: Dr. Tariq Abbasi Liberland’ın uluslararası ilişkilerinin koordinasyonundan sorumlu. İngiliz vatandaşı. Yapay Zeka (AI) alanında doktorası var. İngiltere’de yatırım bankacılığı ve emlakçılık yapmış. Abbasi’nin çalışmaları sayesinde Liberland 90’ın üstünde ülkeyle bağlantı kurmuş.
Liberland bağımsızlığını ilan ettikten sonra, liberland.org isimli resmi bir internet sitesi oluşturmuş. Bu devletçik, resmi internet sitesi üstünden vatandaşlık ve oturum hakkı başvuruları yapılabileceğini duyurmuş. İlk ağızda 184 farklı ülkeden 18 bin 729 başvuru yapıldığı duyurulmuş. Daha sonra vatandaşlık başvuruları 75 binin üstüne çıkmış. Son aldığım haberlere göre Kurucu Başkan Jedicka Türkiye’den 60 bin kişinin Liberland’a vatandaşlık başvurusunda bulunduğunu duyurmuş. Liberland yönetimi internet sitesi üstünden bağış da topluyormuş. Bu arada vatandaşlık için aradıkları insan profili para babası zenginler değil, Liberland’da yaşamaya istekli, mimarlık gibi yeni kurulan bir ülkenin ihtiyaçlarına karşılık verecek becerilere ve uzmanlıklara sahip olanlarmış.
Liberland, kendisine vatandaş olacaklardan şu kriterleri arıyormuş:Diğer insanlara saygılı olmak, başkalarının fikirlerine, ırk, etnisite, yönelim ya da din olmadan saygı duymak;komünist, nazi ya da başka türlü radikal bir geçmişi bulunmamak; sabıkası olmamak.
Açıkça söylemek gerekirse bizim Türkler acaba bu kriterlerin hangisini karşılayacak? Doğrusu çok merak ettim.
Halihazırda Türkiye dahil pek çok ülkede temsilcilikleri bulunuyormuş. Suudi Arabistan’dan İsveç’e kadar pek çok ülkeyle temas halindeymiş.
Bu arada ilginç de bir bilgi notu. Jedicka Eylül 2015’te Türkiye’ye gelmiş, Liberal Demokrat Parti Başkanı Cem Toker’le görüşüp desteğini almış.
Liberland bana çok ilginç geldi. Tam fütüristlerin ilgileneceği, geleceğin ülkesi yolunda ilerliyor gibi. Bizim Türkler fazla heveslenmesinler. Bir kere daha yazıyorum. Liberland’da onlara pek yer olacağa benzemiyor.
Yorum Yazın