Bayındır Sağlık Grubu Bayındır Söğütözü Hastanesi Pediyatri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Fehim Yaşar Anlar, 3 haftayı geçen öksürüklerde çocukların mutlaka ayrıntılı muayeneden geçmesi gerektiğini belirtti.
Türkiye İş Bankası grup şirketleri arasında yer alan Bayındır Sağlık Grubu'ndan yapılan açıklamaya göre, öksürük, hava yollarına kaçan bir yabancı cismi ya da hava yollarında biriken balgamı dışarı atmak vücudun verdiği doğal bir tepki olarak ortaya çıkıyor. Ancak her ne kadar doğal olsa da öksürüğün süresi ve şiddeti bazı hastalıkların habercisi olabiliyor.
Öksürük, sinir sisteminin beyin sapındaki bir veya birden fazla merkezi tarafından yönetiliyor. Hava yollarında bulunan algaçları merkezi sinir sistemine bağlayan sinirler bulunuyor. Öksürük algaçları kimyasal, mekanik ve fiziksel temaslara duyarlı olarak çalışıyor.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Bayındır Söğütözü Hastanesi Pediyatri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Anlar, 3 haftayı geçen öksürüklerde çocukların mutlaka ayrıntılı muayeneden geçmeleri gerektiğini belirtti.
Öksürük sebeplerinin farklılıklar gösterdiğini, sürelerine göre öksürük türlerinin iki farklı şekilde ele alınabileceğini bildiren Anlar, şunları kaydetti:
"Ani başlayan ve 3 haftadan kısa süren öksürükler; üst solunum yollarında sinüzit, farenjit, virüslere bağlı nezle, larenjit gibi enfeksiyonlardan kaynaklı gelişebileceği gibi alerjenlere veya kimyasal tahriş edici etkenlerle de tetiklenebiliyor. Alt solunum yollarında ise astım, bronşit, zatürre, boğmaca gibi nedenler akla gelmelidir. Uzun süren öksürükler; sigara dumanı ve kimyasal tahriş edici maddelere maruz kalma, bronşiyal astım, solunum yolu alerjileri, gastro özefagal reflü, geniz akıntısı, kronik akciğer hastalıklarına yol açan immün yetmezlikler, kistik fibrozis gibi hastalıklar çok nadir olarak kalp yetmezlikleri, solunum yollarını etkileyen yapısal değişiklikler ve tüberküloz gibi sinsi seyredebilen enfeksiyonlar, uzun süreli öksürük öyküsü bulunanlarda akla gelmelidir."
"Okul döneminde çocuklarda öksürük sorunuyla sık karşılaşılıyor"
Prof. Dr. Anlar, öksürük yakınmalarında uzmanın hastaya gerçekleştireceği muayene neticesinde gerekli görülen tetkiklerin istendiğini, tetkikler sonucunda ise varılan ön tanı veya tanıya yönelik tedaviye başlandığını aktardı.
Okul döneminde, çocuklarda sık karşılaşılan öksürük sorununun, çoğu zaman dönemsel olarak ortamda bulunan viral enfeksiyonlara bağlı olarak geliştiğine işaret eden Anlar, "Çoğu zaman ateş olmadan sadece yoğun öksürük ataklarına yol açan bu enfeksiyonların tedavisinde etkin bir ilaç bulunmuyor. Ek olarak, serum fizyolojik ile burun temizleme kısa süreli de olsa öksürük sorununu azaltıyor." değerlendirmesinde bulundu.
Viral hastalıkların doğal süreci olan yaklaşık 3 haftalık dönem bitmeden öksürüklerin kolay kolay azalmadığını belirten Anlar, "Soğuk algınlığı virüslerinin çeşitliliği, çocuklarda kalıcı bir bağışıklık oluşmasını engelliyor. Bazen çocuklar bir enfeksiyon bitmeden ikinci viral enfeksiyona yakalanıyor ve öksürükleri daha uzun sürebiliyor. Viral enfeksiyonlara bağlı öksürüklerin tedavisinde antibiyotiklerin yeri bulunmuyor. Öksürük tedavisinde kanıta dayalı etkinliği gösterilmemiş ürünler kullanılmamalıdır." ifadelerini kullandı.
Anlar, enfeksiyonların dışında alerjik nedenlere bağlı öksürüklerde, birçok etken olabileceğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Alerjik nedenlere bağlı öksürüklerde ev tozu akarları, küfler, çiçek tozları, evcil hayvanlar etken olabiliyor. Dikkatli bir gözlem ve tetkiklerle nedeni kolayca bulunabilir. Alerjiye bağlı öksürüklerin tedavisinde kullanılacak ilaçlar konunun uzmanları tarafından planlanmalı ve takip edilmelidir. Ayrıca, iç ortamlarda sigara dumanı, temizlik malzemeleri, boyaların yarattığı hava kalitesini bozan nedenler mutlaka sorgulanmalı ve çözüm üretilmelidir.”
