Sağlık Bakanlığı'nca hazırlanan koronavirüs aşılama programında öncelikli gruba basın kartı taşıyan gazeteciler de eklendi. Bu uygulama basın meslek örgütleri tarafından "ayrımcılık" olarak değerlendirilirken, bir tepki de gazeteci Meliha Okur'dan geldi.
Sosyal medya hesabından açıklama yapan Okur, "Ben basın çalışanıyım. Henüz aşı olmadım. Sıramı beklerim. Haketmediği halde 212 sahibi yığinla naylon gazeteci(!) var. "Aşı olduk" diye hava atıyorlar. Onlarca muhabir, kameraman, sayfa sekreteri, teknik ekip 212'li değil. Patronlar 212 yapmıyor. Suçları ne?" dedi.
İşte o paylaşım:
20'DEN FAZLA GAZETECİ HAYATINI KAYBETTİ
Bugüne kadar 20’den fazla gazetecinin koronavirüs nedeniyle hayatını kaybettiği Türkiye’de, basın kartı olan gazetecilerin sayısı yaklaşık 9 bin. Türkiye Gazeteciler Sendikası verilerine göre, ülkedeki gazeteci sayısı ise 25 bin civarında. Ancak bu rakamlara internet medyası ve serbest çalışan gazeteciler dâhil değil.
TRT GENEL MÜDÜRÜ'NE ÇAĞRI
Basın kartı sahibi gazetecilerin aşılama sürecinde öncelikli gruplar arasına alınması, TRT’de "Özel Hukuka Tabi Personel" statüsünde çalışan yüzlerce medya çalışanının durumunu da gündeme getirdi. TRT’nin bu personellerine unvan vermemesi nedeniyle sarı basın kartı alamayan yüzlerce kişi de aşı programı kapsamına alınmadı. TRT çalışanları Muhalif aracılığıyla Genel Müdürleri'ne seslenerek, hem kadro hem statü hem de aşı meselesinin halledilmesini istediler.
ŞENTOP'A ÇAĞRI
Muhalif'in edindiği bilgilere göre TBMM çalışanları arasındada da koronavirüs nedeniyle azımsanmayak sayıda personel evde tkarantinada. Durumu ağır olanlar ise hastanede tedavi görüyor. Bir kişinin entübe edildiği de kaydedildi. Milletvekillerine aşı yapılırken, saatlerce beraber çalıştığı ya da hizmet aldığı personele aşı yapılmaması eleştiriliyor. Meclis personeli Muhalif aracılığıyla TBMM Başkanı Şentop'a, "Aşılama programına bizi de alın. Sadece milletvekili aşılamak yetersiz bir önlem. Böyle giderse mecliste hizmet edecek personel kalmayacak" diye seslendi.