İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4893 %0.05
36,6509 %0.24
3.543.448 %2.667
3.076,39 0,06
Ara
MUHALIF GAZETECILIK SAĞLIK O ülkeden "Sihir başladı" açıklaması

O ülkeden "Sihir başladı" açıklaması

Nüfusunun yaklaşık yarısını aşılayarak, ilk sırada yer alan ve "Dünyanın aşı laboratuvarı" olarak nitelenen İsrail'in, pandemi verileri çok önemseniyor. Verilere bakıldığında, aşılanan kişilerde Covid-19 bulaşma ve hastanede tedavi oranlarında sadece birkaç hafta içinde gözle görülür bir düşüş yaşandığı belirtiliyor. Weizmann Bilim Enstitüsü'nden Segal, “Tedbirli bir biçimde 'Sihir başladı' diyebiliriz” paylaşımı yaptı.

İsrail, halihazırda bilinen en kapsamlı Covid-19 aşılama programlarından birine sahip. Aşılamayı en erken (19 Ocak) başlatan ülke ve şu an aşılanan kişi sayısının toplam nüfusa oranı yüzde 50'ler civarında. Küçük bir nüfusa ve büyük oranda dijitalleştirilmiş evrensel bir sağlık sistemine sahip olan ülke, dünyanın geri kalanındaki aşı uygulamaları için bir laboratuvar vazifesi görüyor.

İsrail'de 2 doz halinde uygulanan Pfizer BioNTech aşısı kullanılıyor. İsrail hükümeti ile Pfizer şirketi arasında düzenli aşı tedariği karşılığı veri sağlama anlaşması bulunuyor. Yetkililer aşının hangi şişeden çıktığına ve hangi kola vurulduğuna kadar bütün detayları dijital bir veri tabanına kaydediyor. Aşılama Pfizer tarafından da yakından takip ediliyor ve buradan elde edilen veriler, dünya geneli için geçerli kabul ediliyor.

VERİLER NE DİYOR?

Söz konusu verilere bakılırsa aşılanan kişilerde Covid-19 bulaşma ve hastanede tedavi oranlarında sadece birkaç hafta içinde gözle görülür bir düşüş yaşandı. Daha da güzel olan şey ise aşıların gerçek hayattaki etkinlik oranları laboratuvar testleriyle neredeyse birebir uyumlu görünüyor.

Güzel haberi İsrail’in Rehovot şehrinde bulunan Weizmann Bilim Enstitüsü'nden Eran Segal bir tweet'le duyurdu. İsrail devletinin elindeki aşılama verilerini inceleyen bir bilgisayar bilimcisi olan Segal tweet'inde, “Tedbirli bir biçimde 'Sihir başladı' diyebiliriz” ifadelerini kullandı.

Nüfusu 2018 sayımına göre 8,9 milyon olan İsrail'de, aşılanacağı açıklanan kişilerin yarısından fazlası (3,5 milyon kişi civarı) aşılandı. Bunların 2 milyon kadarı ikinci doz aşılarını da vuruldu. Aşılama sürecinde yaşlılara ve diğer riskli gruplara öncelik verildi. Segal ve ekibi de bu aşılanan nüfusun verilerini analiz ediyor.

Tamamen aşılanan yani 2 doz aşının ikisini de vurulmuş olan bireylerden 16 Ocak-6 Şubat aralığında elde edilen ilk verilere göre, yeni vaka sayılarında yüzde 53, hastanede tedavi sayılarında yüzde 39, ağır vakaların sayılarında ise yüzde 31'lik bir düşüş yaşandı. Aynı dönemde ikinci dalgada aşılanan 60 yaş altı bireylerde ise yeni vakalarda yüzde 20 düşüş görülürken, hastanede tedavi sayılarında yüzde 15, ağır vakalarda ise yüzde 29 artış görüldü. Özellikle 60 yaş üstünün en az yüzde 85'inin ocak ayında ilk doz aşılarını vuruldukları şehirlerde fark çok daha belirgindi.

UMUTLAR DAHA DA GÜÇLENDİ

Bu ilk güzel haberin ardından pazar günü bir açıklama daha yapan Weizmann Bilim Enstitüsü, 60 yaş üstü bireylerde görülen düşüşlerin, artık, haftalar sonra aşılanan 60 yaş altı bireylerde de görülmeye başladığını duyurdu. Bu da aşının etkisinin ikinci dozun üzerinden zaman geçtikçe güçlendiği şeklinde yorumlandı.

Pazar günü açıklanan bir başka istatistik, umutları daha da güçlendirdi. Ülkenin nüfusunun yarısından fazlasının sağlık hizmeti sağlayıcısı olan Clalit de iki doz aşı olmuş 600 bin İsrailliyle hiç aşı olmamış aynı sayıda kişinin verilerini kıyasladı. Aşılarının ikisini de vurulan kişilerde, semptomatik Covid-19 enfeksiyonlarında yüzde 94’lük bir düşüş yaşandı. Açıklamada ayrıca bu kişiler Covid-19’a yakalansalar bile ağır hasta olma ihtimallerinin yüzde 92 daha düşük olduğu da ifade edildi.

Clalit’in inovasyondan sorumlu tepe yöneticisi Ran Balicer sonuçları, “Pfizer’in koronavirüs aşısı, gerçek dünyada da ikinci dozdan sonraki ilk haftada şüpheye yer bırakmayacak kadar etkili. Tıpkı klinik çalışmalarda olduğu gibi” derken, haftalar geçtikçe aşının etkinliğinin de arttığını vurguladı.

Pfizer-BioNTech aşısının, klinik denemelerdeki etkinliği yüzde 95 olarak tespit edilmişti. Uzmanlar gerçek hayatta durumun daha farklı olacağına dair uyarmıştı ama bu sonuçlar, oranların gerçek dünyada da geçerli olabileceğini gösteriyor.

LABORATUVARDA YÜZDE 95, GERÇEK HAYATTA YÜZDE 91

Örneğin Maccabi Sağlık Hizmetleri'nin verdiği bilgiye göre, aşılanan 416 bin kişiden sadece 254'ü ikinci doz aşıyı vurulduktan 1 hafta sonra virüs kaptı ve hepsi hastalığı hafif belirtilerle atlattı. Bir başka deyişle aşılandıktan sonra virüs kapanların oranı 10 binde 6’ydı. Aynı dönemde aşılanmamış 778 bin kişiden 12 bin 944'ü Covid-19 kaptı. Yani aşılanmamışların virüs kapma oranı da 10 binde 166 oldu. Bu veriler kıyaslandığında, aşı gerçek dünyada da yüzde 91 etkili gibi görünüyor.

Buna ek olarak, İsrail'in en büyük test merkezi olan MyHeritage'da yapılan testlerde aşılanan kişilerin taşıdığı virüs miktarında da (cT değeri) önemli düşüşler tespit edildi. Yani aşılanan kişiler hastalansa bile virüsü başkalarına bulaştırma ihtimalleri çok daha az. Bu veriyi Reuters'a değerlendiren Johns Hopkins Kamu Sağlığı Okulu'ndan Stefan Baral, “Şu ana kadar elde edilen en net veri bu. Aşıların hastalığın bulaşıcılığını azaltacağına inanıyorum” dedi.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *