Mağlova Su Kemeri, Mimar Sinan tarafından 1554-1562 yılları arasında İstanbul’da Alibey Deresi üzerinde yapılmış olan su kemeridir. 1563 yılında selden zarar görmüşse de aynı yıl onarılarak eski haline getirilmiştir. Eser üçgen şeklindeki ayakları ve üzerindeki büyük/küçük gözleri ile dünya su mimarisinin başyapıtlarından biri olarak kabul edilir. 36 metre yüksekliğinde ve 257 metre uzunluğunda olan kemer, iki katlıdır ve ortasında bir yürüme yolu vardır. Mağlova Su Kemeri 33 adet kemer başta olmak üzere; bentler, havuzlar, çeşmeler ve 55 km isale hattından oluşan Kırkçeşme Su Tesislerinin en önemli parçasıdır ve hala İstanbul’a su taşımaya devam etmektedir.
Batılı bazı kaynaklar Mağlova Kemeri'nden Justinien Kemeri olarak bahsedip bir Bizans yapısı olduğunu iddia etse de, mimari formu ve bilginin kaynaklarla desteklenememesi sayesinde bu konu reddedildi.
Su taşımak amacıyla inşa edilen her su kemerinde olduğu gibi Mağlova Kemeri'nin üzerinde de bir isale hattı bulunuyor. Kemerin en üst noktasında, direkt kemere temas ederek akan suyun geçtiği galerinin üstü kapalı ve içi de su geçirmez bir sıvı ile kaplı. Buradan gelecek olan fazla suyun kemere zarar vermeden kolaylıkla deşarj edilebilmesi için bir sistem kullanılmış.
Yazılı belgelere göre 1563 yılında İstanbul'da gerçekleşen şiddetli kasırgada birkaç kemerle birlikte Mağlova Su Kemeri de büyük zarar görmüş ve Mimar Sinan tarafından ikinci kez inşa edilmiş. Sinan, burada yeni bir sistem kullanmış ve o dönemdeki büyük bir akıntıya dayanacak şekilde bir mimariyle kemeri tasarlamış. Uzmanlar ise o dönemde bu mimarinin bir mucize olduğunu söylüyor.