İstanbul
Açık
13°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,8609 %0.2
37,2521 %-0.26
99.036,00 %-2.865
3.228,24 0,39
Ara
Muhalif. YAŞAM Türk Gıda Sektöründe Franchise Sistemi Nasıl İşliyor

Türk Gıda Sektöründe Franchise Sistemi Nasıl İşliyor

Türk Gıda Sektöründe Franchise Sistemi Nasıl İşliyor

Okunma Süresi: 4 dk

Türkiye’ye 1985 yılında giren franchise kavramı son yıllarda hem yabancı hem de yerli markalar tarafından oldukça yoğun şekilde uygulanmaya devam ediyor. Temelinde franchise verenin kimliğini, know-how bilgisini ve network’ünü kullanarak hizmet verilen alanda aynı marka ile yeni bir işletme vermek üzerine kurulu sistem özellikle küçük ve orta ölçekli işletmelerin daha güvenle pazara girmelerine olanak sağlarken bir yandan da rekabet ortamında işe 1-0 önde başlamalarını sağlamaktadır.

1985’ten bu yana uygulanmaya devam eden Franchising sistemi genel hatları ile hemen her marka için aynı olsa da uygulanma sürecinde büyük farklılıklar ve hatta çoğu zaman çeşitli olumsuzluklar ve sorunlar da yaşanabiliyor.

Türkiye’de Franchise Sisteminin Mevcut Sorunları

Türkiye’deki bayilik sistemi incelendiğinde görülüyor ki sisteme dahil olan birçok marka yalnızca franchising sistemini marka yöneticilerinin daha çok gelir sağlayacağı şekilde konumlandırıyor ve bayilerinin işletmelerini ve kazançlarını ikinci planda tutuyorlar. Bu nedendir ki Marka Genel Merkezi ve Bayi arasında yüksek gerilimler oluşabiliyor, markaya duyulan aidiyet yerini memnuniyetsizliklere ve bayinin yeni çıkar yolları aramasına sebep oluyor.

Marka yönetimi tarafından ortaya konulan standartlar ve gereklilikler çoğu zaman bayinin işletme hayatını zorlaştırabiliyor. Bunun yanında genel merkezler tarafından konulan bu kurallar çoğu zaman sadece genel merkezin faydasını gözetirken kendi açtığı mağaza içinde para kazanmaya çalışan bayilerin hayatlarını kolaylaştıracak hiçbir avantajında çoğu markada sağlanmadığını görebiliyor ya da vaatlerle sınırlı kalabiliyor. Bu noktada franchising sisteminin gerçekte nasıl yürütülmesi gerektiği konusunda Ortadoğunun en büyük fastfood restoran zinciri olan ve bir yıl önce Türkiye pazarına giriş yapan Atawich markasının kurucusu Ata Ghoutbi ve Genel Müdürü Serhat Baldan’nın görüşleri şöyle; 

3M (Mutlu Çalışan, Mutlu Müşteri, Mutlu Franchise)

Atawich Marka Kurucusu Ata Ghoutbi “Bugün İran’da 100’ü aşkın, Türkiye’de 20’nin üzerinde ve Almanya’da şubeleri bulunan bir markanın kurucusu olarak daha çok uzun bir yolumuz var. Global çapta 10.000 şube hedefi ile çıktığımız bu yolculukta 25 yıla yaklaşıyoruz. Tüm bu serüvendeki en önemli başarımız ise markamızı sahiplenen, destekleyen ve bizimle bu yolculukta yürüyen bayilerimiz ile olan samimi ve profesyonel iletişimimizdir. Atawich’in 3M olarak nitelendirdiğimiz mottosu “Mutlu Çalışan, Mutlu Müşteri ve Mutlu Franchise” bizim için bir yol haritası niteliğindedir. Bayilerimizin yaşadığı ya da yaşayabileceği her türlü sorunun üstesinden birlikte gelmek her zaman bizim görevimiz olmuştur. Her bir bayimizin yaptığı işten keyif alması, markamızı savunması ve sahiplenmesi ve nihayetinde daha fazla gelir sağlaması için çalışıyoruz” dedi. 

Atawich Genel Müdürü Serhat Baldan ise “Türkiye’deki franchise sisteminin bazı eksiklikleri olduğunu görüyoruz ve yatırımcıların kafasında beliren tüm soru işaretlerini ve çekinceleri gidermek üzere kurguladığımız markamıza özel olan franchise sistemimizi ise her geçen gün daha da geliştiriyoruz. Markanın genel merkezi olarak görevimiz yeni franchise ortaklarımıza yapacakları yatırımın riskini en aza indirmek, yaptıkları yatırımın en kısa sürede geri dönüşünü sağlamak ve işletmenin kurulumundan yaşam süresi boyunca her zaman işbirlikçi ve destekçi olmak için bir sistem geliştirdik. Bugün 2 farklı konsepte sunduğumuz franchise imkanı yatırımcılara çeşitli esneklikler sunuyor: Anahtar teslim modelimiz ile yatırımcıların kurulum sürecinde hiç yorulmamalarını ve kurulumun en kısa süre içerisinde yapılmasını sağlarken sadece Marka Lisans Bedeli alınan modelde ise mağazanın kurulumu için yatırımcılarımızın kendi imkanlarını kullanmalarını sağlayabiliyoruz. Her iki modelde de sunduğumuz Ciro garantisi, Reklam ve PR desteği, Hukuki ve Finansal Danışmanlıklar, Mağaza Fizibilite Raporu, Personel İstihamı gibi özel imkanları kullanıyoruz. Bu sayede yatırımcının kafasındaki tüm soru işaretlerini giderebiliyoruz. Hata benim bu işletmeyi yönetecek zamanın ve deneyimim yok diyen yatırımcılarımıza “O zaman biz işletelim!” diyebildiğimiz opsiyonel bir işletme sözleşmesi imkanı da sunabiliyoruz. Böylece 100 Yatırım Güvenliği sunabiliyoruz. Tüm bunlardaki amacımız Atawich’in büyüme yolculuğunda bizimle yürüyecek ve yaptığı yatırımdan yüksek kazanç elde eden iş ortaklarımızın sayısını arttırmaktır. Genel Merkez ile Franchise arasındaki olumlu sinerjiyi her zaman canlı tutmak istiyoruz” dedi.


Kaynak: (BYZHA) - Beyaz Haber Ajansı
Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *