Almanya Demokratik Cumhuriyeti (Doğu Almanya) ile Federal Almanya Cumhuriyeti'nin (Batı Almanya) birleşmesinin 31. yıl dönümündeki kutlamalar bu yıl Saksonya-Anhalt eyaletinin Halle kentinde yapıldı.
Halle'deki Georg-Friedrich-Haendel Salonu'nda düzenlenen kutlamalara Başbakan Angela Merkel, Cumhurbaşkanı Frank-Walter Steinmeier, bakanlar, eyalet başbakanları, milletvekilleri ve yasama organlarının başkanları katıldı.
Geçen haftaki seçimin ardından yeni hükümet kurulana kadar görevine devam edecek Başbakan Merkel, yaptığı konuşmada, halkı demokrasi için çaba sarf etmeye çağırdı ve "Bizim demokrasiye ihtiyacımız olduğu gibi demokrasinin de bize ihtiyacı var. Demokrasi öylesine orada durmuyor. Onun için her gün birlikte çalışmamız lazım." dedi.
Merkel, basın özgürlüğü gibi yüksek değerlere saldırıların olduğunu, kamuoyunda dezenformasyon ile kin ve nefretin körüklendiğini aktararak, "Burada sadece kişilere veya gruplara iftira atılmıyor, burada sadece kökeninden, dış görünümünden veya inancından dolayı insanlara saldırılmıyor, burada demokrasiye saldırılıyor." şeklinde konuştu.
İnsanların birbirine davranışlarında daha fazla saygı göstermesi gerektiğini ifade eden Merkel, demokrasiyi koruma çağrısında bulundu.
Merkel, demokratik kazanımların hafife alınmamasını isteyerek, "Çeşitlilik ve farklılıklar demokrasi için tehdit değildir. Tam tersine, çeşitlilik ve farklılıklar yaşanan özgürlüğün bir ifadesidir." değerlendirmesinde bulundu.
Halle kentinde, iki Almanya'nın birleşmesinin 31. yıl dönümü vesilesiyle yapılan kutlamaların yanı sıra ülkenin diğer kentlerinde de etkinlikler düzenlendi.
Almanya neden bölünmüştü?
İkinci Dünya Savaşı’nı kaybeden Almanya, işgal kuvvetleri ABD, Fransa, İngiltere ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği (SSCB) tarafından dörde bölündü.
Daha sonra ABD, Fransa ve İngiltere'nin kendi yönetim birimlerini birleştirmesi sonucu 1949'da Federal Almanya Cumhuriyeti (Batı Almanya), doğuda da SSCB’nin etkisi altında bulunan ve sosyalist sisteme sahip Alman Demokratik Cumhuriyeti (Doğu Almanya) kuruldu.
Doğu Almanya'nın ekonomik olarak gelişmemesinden dolayı on binlerce kişi refah seviyesi yüksek olan Batı Almanya’ya kaçmaya başladı.
Doğu Alman yönetimi bunu engellemek için 1961’de, daha sonra "Utanç Duvarı" olarak anılacak Berlin Duvarı'nı inşa etti.
SSCB Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov’un 1980'lı yıllarda açıklık ve yeniden yapılanma politikasıyla Doğu Almanya, Macaristan ve Polonya gibi ülkelerin yer aldığı Doğu Bloku ülkelerinde de reform süreci başladı.
Doğu Almanya'da halkın rejime karşı sokağa çıkması sonucunda 1989'da "Utanç Duvarı" yıkıldı ve iki Almanya 3 Ekim 1990'da resmen birleşti.
Duvarı aşarak Batı'ya geçmek isteyen yaklaşık 140 kişi hayatını kaybetti.
