Pandemide uygulanan kısıtlamalarda, altın bozdurmak isteyenlerin fatura merkezleri gibi işletmelere gitmek zorunda kaldığını belirten kuyumcular, bundan sonraki dönem için eczaneler gibi “nöbetçi kuyumcu” uygulaması getirilmesini istedi.
Pandemi döneminin kuyumculara etkisini değerlendiren Ankara Kuyumcular Odası Başkanı Hasan Çavuşculu, nöbetçi kuyumculuk sistemine geçilmesini isteyenlerden biri. Çavuşculu, salgında yaşanan kapanmalardan kahveci ya da sanatçılar kadar etkilenmediklerini ancak Anneler Günü ve bayram gibi günlerde satışların yüzde 25’lerde kaldığını söyledi. Bu satışların büyük bölümünün de online sisteme geçiş yapabilen kuyumcular tarafından gerçekleştirildiğini anlatan Çavuşculu, şunları söyledi:
“Altınını satmak isteyen daha önceki kapanmalarda olduğu gibi son 17 günlük kapanmada da kuyumcu bulamadı. Bu işin bir yasası olmalı. Eczaneler gibi nöbetçilik sistemi getirilmeli.”
FIRINDA BULAŞMIYOR MU?
Van Kuyumcular Derneği Başkanı Mehmet Yıldırımoğlu, kapanma sürecinde yurttaşın altınını değerinin altında satmak zorunda kaldığını belirtti ve şunları söyledi:
“17 günlük kapanmada dükkânlarımızı açamadık ve bu bazılarının işine geldi. Devlete vergi borcunu ödemek için ya da kirasını ödemek isteyenler altınını satmak istedi. Kuyumcular kapalı olunca da fatura ödeme noktaları ya da bilet kesimi yapan yerlerde altınlarını piyasanın çok altında değere sattılar. Hem biz hem tüketici zarar etti. Nöbetçilik sistemine geçilmesi gerekir. Fırına, markete yüzlerce insan girip çıkıyor. Bu hastalık orada bulaşmıyor mu?”
Bursa Kuyumcular Odası Başkanı İsa Altıkardeş de aynı talepte bulunarak şu bilgileri verdi:
“Bizim en çok gelir elde ettiğimiz günler olan ‘Anneler günü’ bu kapanma günlerine rastladı. Bundan mahrum kaldık. Esnafta e-ticaret anlayışı çok yerleşik değil buna geçebilenler satışlarını yaptılar. Kapanmada kuyumcuya ihtiyaç olmayacağı düşünüldü ancak öyle olmadı. Kredisini ödemek isteyenler ve nakit parası olmayanlar bizlere telefonla ulaştı. Nöbetçi kuyumculuk sistemine geçilirse bu dönemler atlatılabilir. Bireysel olarak sesimizi duyurmamız zor, kuyumcular birliğini kurmaya çalışırduk ama bu süreçte o da olmadı.”
