İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4913 %0.03
36,5768 %-0.04
3.445.656 %1.105
3.064,15 0,35
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GEÇMİŞİN GÖLGESİ Tarihi utanç: 6-7 Eylül Olayları'nın 68. yıl dönümü

Tarihi utanç: 6-7 Eylül Olayları'nın 68. yıl dönümü

İstanbul’da yaşayan Rumlar başta olmak üzere binlerce gayrimüslime saldırıların düzenlendiği ve ‘tarihi utanç’ olarak nitelendirilen 6-7 Eylül Olayları'nın 68. yıl dönümü.

İstanbul’da yaşayan gayrimüslimlere saldırıların düzenlendiği ve ‘tarihi utanç’ olarak nitelendirilen 6-7 Eylül olayları hafızalardaki yerini koruyor.

Olaylarda İstanbullu gayrimüslim azınlıkların evleri, iş yerleri, okulları, kiliseleri, haçları ve değerli eşyaları yakılarak tahrip edildi.

1954’te Kıbrıslı Rumlar, dönemin İngiliz sömürge yönetimine karşı bağımsızlık mücadelesi başlatmış, Yunanistan’daki hükümet ise Kıbrıs halklarının kendi kaderini tayin hakkı konusunu Birleşmiş Milletler (BM) gündemine taşımıştı.

Kıbrıslı Rumların, adanın Yunanistan’a bağlanması fikri gündeme getirildiğinde ise adadaki Türk ve Rum halklarını karşı karşıya getirmişti.

Bu sürece paralel olarak 1955 yılında Türkiye’deki medya tarafından İstanbul’da yaşayan Rum halkına karşı nefret söylemi içeren haberler yazılıyor; basında İstanbullu Rumların nasıl refah içinde yaşadıkları ve mutlu oldukları, Batı Trakyalı Türk azınlıklarla karşılaştırılıyordu. Bu da iki halk arasında tansiyonun giderek yükselmesini körüklüyordu.

1954’te kurulan Kıbrıs Türktür Cemiyeti, Kıbrıs meselesinin ‘millileşmesi’ adına önemli bir hamle olmuş, bu konu üzerine kamuoyu yaratmak için İstanbul’da ve diğer büyük şehirlerde çalışmalar yürütmüştü. Cemiyet dönemin Başbakanı Adnan Menderes tarafından da destekleniyordu.

Selanik’te Atatürk’ün evine bomba konulması

5 Eylül 1955’te Selanik’te bulunan Atatürk’ün evine bomba koyulması Türk kamuoyunda büyük yankı buldu. 

Prof. Dr. Ayhan Aktar, Yunan polisinin yaptığı araştırmaya göre bombayı Yunanistan’daki Türk azınlığından Oktay Engin’in koyduğunu ve 6-7 Eylül olaylarından 5 yıl sonra kurulan Yassı Ada Mahkemeleri sırasında Engin’in Türk istihbaratı adına çalıştığını ileri sürdü.

Dönemin gazetelerinden İstanbul Ekspres 6 Eylül’de, İstanbul sokaklarında “Yazıyor! Atatürk’ün evinin bombalandığını yazıyor" ile büyük bir yankı bulmasının ardından Cumhuriyet tarihinde 'kara leke' olarak anılan 6-7 Eylül saldırıları tarih sahnesinde yerini aldı.

6-7 Eylül'de gayrimüslimlere saldırılar

Atatürk’ün evinin bombalandığı haberi üzerine akşam saatlerine doğru Taksim Meydanı'nda toparlanmaya başlayanlar, slogan ve afişlerle İstiklal Caddesi’ne doğru ilerleyerek Rum dükkanlarını tahrip etmeye başladı.

Olaylar İstanbul’un her yanına yayılırken, saldırılar kısa süre sonra yerini dükkanların yağmalanmasına bıraktı. Saldırıya uğrayan ve yağmalanan iş yerlerinin yüzde 59’u Rumlara, yüzde 17’si Ermenilere, yüzde 12’si ise Yahudilere aitti.

Resmi kaynaklara göre, 6-7 Eylül Olayları bağlamında 4 bin 214 ev, bin iş yeri, 73 kilise ve 26 okul tahrip edildi. İnsan hakları örgütü Helsinki Watch’a göre olaylarda 15 kişi hayatını kaybetti.

Gayrimüslimlerin dükkanlarının yağmalanması ve saldırı olaylarının kontrol altına alınamaması sebebiyle 6 Eylül gecesi sıkıyönetim ilan edildi.

Dönemin Cumhurbaşkanı Celal Bayar, yaşananlardan medyayı ve 'bazı komünistleri' sorumlu gösterdi. Bayar’ın açıklamasının ardından ise aralarında Aziz Nesin, Can Boratav, Zehra Kosova gibi isimlerin bulunduğu birçok yazar ve aydın askeri hapishaneye gönderildi.

Sorumlular kimdi?

Gayrimüslimler üzerine araştırmalar yapan sosyolog ve yazar Prof. Dr. Ayhan Aktar, şahıslar düzeyinde 6-7 Eylül olaylarını ‘kim yaptı’ sorusuna cevap bulanamayacağını, aksine Atatürk’ün evine bomba koydular denilerek, yani ‘mukaddes’ olan ulusal sembolleri kimin ustaca yönlendirdiğinin bulunması gerektiğini savunuyor.

6-7 Eylül olaylarının neticesinde Türkiye’de, özellikle İstanbul’da yaşayan, binlerce Rum ve gayrimüslim ülkeyi terk etmek zorunda kaldı, mallarına el kondu.

Prof. Dr. Ayhan Aktar, '6–7 Eylül olaylarından sonra İstanbul’da yaşayan gayrimüslim azınlıkların ve özellikle Rumların Cumhuriyet rejimine olan inancının ciddi anlamda sarsıldığını' söylüyor. Aktar’a göre, 1942–43 yıllarındaki Varlık Vergisi uygulamasından sonra ikinci defa gayrimüslimler bu ülkede istenmediklerini ve can–mal güvencesinden yoksun olarak sanki bir ‘misafir’ gibi yaşadıklarını düşünmeye başlamışlardı.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *