İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4690 %-0.06
36,5214 %-0.22
3.518.876 %3.201
3.069,86 0,54
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM AK Partili başkan, 20 kişiyi Bremen'e kaçırdı: "Bir dostun hatırına yaptık"

AK Partili başkan, 20 kişiyi Bremen'e kaçırdı: "Bir dostun hatırına yaptık"

Yurt dışı gezisi diyerek Bremen’e gönderdiği 48 kişiden çoğu dönmeyen AK Partili Akçakiraz Belediyesi’nin başkanı Sabahattin Kaya, “Bir dostun hatırına böyle bir şey yaptık” dedi.

Bilinen 48 kişiden yarısında pürüz çıktığını, bu sebeple '20 kişi civarı'nda insanın gidebildiğini belirten Kaya, "Vatandaş işsiz güçsüz… Dedik buradan giderler, iş güç sahibi olurlar. Bana makul geldi. Burada Türkiye Cumhuriyeti'ne yük olacak insanlar gidiyor” ifadelerini kullandı.

 Sözcü yazarı İsmail Saymaz’ın sorularını yanıtlayan Sabahattin Kaya, şunları kaydetti:

– Projeyi kim getirdi?

Almanya'da yaşayan Elazığlı bir hemşehrimiz. Buralar dar bir alan, kapalı bir alan. 2-3 üniversitemiz, organize sanayimiz yok. Vatandaş işsiz güçsüz… Dedik buradan giderler, iş güç sahibi olurlar. Bana makul geldi. Burada Türkiye Cumhuriyeti'ne yük olacak insanlar gidiyor. Euro, altın ve dolar gönderiyor. Annesini babasını rahatlatıyor. Bir şeyin kârı zararından fazlaysa doğrudur, helaldir, hoştur. O mantıkla baktım.

– Gidenleri tanıyor musunuz?

Üçünü tanıyorum.

– Hepsi Akçakirazlı mı?

Elazığlı. İlçemizden iki kişi var.

– Yani siz çalışmaları için izin verdiniz.

Evet. Bu insanlar gidecek, gezecek, imkanı olursa çalışacak. Sonradan duyduk ki bu iş bir sektör ve meslek grubu haline gelmiş. Üç dört defa daha böyle teklif geldi. Gündemimize almadık.

– Dönmeyeceklerini biliyor muydunuz?

Bunlar bize dedi ki: “Gideceğiz, alanı göreceğiz, Güzel bir alan çalışmasından sonra gidebilirsek gideceğiz.” Yani gelecekler, anne babalarından izin alacaklar. Benim yardımcım ve meclis üyem de gitti. Onlar da belki gelmeyebilirdi.

– Nasıl gittiler?

Uçakla. Aynı otelde kalmışlar. Vahşi depolamayı ve çöp arıtma tesisini gezdirmişler.

– Bu dernek nerede?

Bilmiyorum.

– Ama protokol yapmışsınız.

Yaptık ama kimdir, nedir, necidir; çok içinde değilim.

– Elazığ'da mı?

Yok, Almanya'da.

– Hemşehrinizle sonradan konuşabildiniz mi?

Konuştum. “Otelden kaçtılar” dedi. Ben daha üzerine düşmedim.

– İki görevliniz anlamamış mı?

Anlamamışlar. Bizimkiler birkaç gün uzattılar. Eş dost akrabaları gezeceğiz demişler. Son iki üç gün onlardan ayrılmışlar.

– Sizi aradılar mı?

Yok. “Pasaportların hepsi geri gelecek” dediler, gelmedi.

– Listeyi kim yapmıştı?

Ben hiç karışmadım.

– Listeyi kim yaptı? Almanya'daki hemşehriniz mi?

Evet.

– Bu kişiye çok güvenmediniz mi?

Diyorum ya işte, öyle bir süreçti, bir anda böyle geldi, bir haftalık bir görüşmeydi, yoğunluktan geldi geçti.

– Belediye kasasına bir şey girdi mi?

Evet, bir araç aldılar.

– Ne aldılar?

Bir kamyon.

– Fiyatı ne kadar?

100 bin TL.

– Yeni mi?

İkinci el, canım.

– Siz aslında kamyon karşılığında izin verdiniz.

Bana da cazip geldi. Nasıl olsa benim personelim de gidecek. Fakat sektör haline gelmiş.


 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *