İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4863 %0.04
36,6656 %0.25
3.548.384 %3.187
3.073,10 -0,04
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM Diyarbakır'da 12 yaşındaki Rüzgar ailesini uyandırarak depremden kurtardı, kendisi enkaz altında kaldı

Diyarbakır'da 12 yaşındaki Rüzgar ailesini uyandırarak depremden kurtardı, kendisi enkaz altında kaldı

Diyarbakır'da 12 yaşındaki Rüzgar Taş, Kahramanmaraş merkezli depremde ailesini uyandırarak kurtulmalarını sağladı. Ancak kendisi çöken binanın altında kalarak yaşamını yitirdi.

Kahramanmaraş merkezli, 10 ili etkileyen 2 depremde Diyarbakır'da yıkılan binalardan biri de Taş ailesinin yaşadığı merkez Bağlar ilçesindeki Yoldaş Apartmanı oldu. Depremin yaşandığı saatte uyanık olan 12 yaşındaki Rüzgar Taş, şiddetli sarsıntıyı hissettiğinde annesi Nebahat, babası Halim Taş ve 2'si kız 6 kardeşini uyandırdı. Rüzgar'ın 5 kardeşi binadan çıkıp, bölgeden uzaklaşmayı başardı. Rüzgar ile annesi, babası ve ablası, çıkmaya çalıştıkları esnada yıkılan binanın altında kaldı.

Rüzgar'ın amcası ve çevredekilerin yardımıyla anne Nebahat ve baba Halim Taş ile abla enkazdan yaralı çıkarıldı, Rüzgar'ın ise cansız bedenine ulaşıldı.

“'Anne korkma, anne duracak, anne korkma' diye kuş gibi çırpınıyordu”

Anne Nebahat Taş, depremin yaşandığı sırada uyuduklarını, oğlu Rüzgar'ın tüm aile fertlerini uyandırarak, kurtulmalarını sağladığını söyledi. Taş, "Deprem öyle şiddetliydi ki evin duvarlarına tutunduk. O esnada Rüzgar, 'Anne korkma, anne duracak, anne korkma.' diye kuş gibi çırpınıyordu. Bir eliyle duvara tutunmuş bir eliyle de elimi tutmuştu. Hepimiz telaş içindeydik, ne yaptığımızı bilmiyorduk. Merdivenleri o telaşla 4'er 5'er nasıl indiğimizi bilmiyordum" dedi.

Oğluyla aralarında birer metre mesafe olduğunu ifade eden Taş, şunları söyledi:

"Öyle bir patlama sesi geldi ki bina tuzla buz oldu. Gözümü açtığımda yerin altındaydım. O esnada eşimin sesi geldi. Karanlıktı, hiçbir şey göremiyordum. Kafamdan kan geliyordu. Eşime 'Halim'im başımda çok kanama var.' dedim. O da bana 'Ben de enkazın altındayım' dedi. O esnada kızımın sesi geldi. Binanın çıkışında 4 genç vardı. O gençlerden birinin bedeni üzerimdeydi. Diğeri, eliyle ayağımı tutmuştu."

“Rüzgar'dan hiç ses almadım”

Nebahat Taş, oğlunun sesini ise hiç duymadığını anlatarak, bu sırada eşinin bağırarak yardım istediğini belirterek, "Rüzgar'dan hiç ses almadım. Elime su borusu saplanmıştı, onu çıkardım. Başıma saplanan camı çıkardım. Telefonum sürekli çalıyordu. Arayan Rüzgar'ın öğretmeniydi ama açamıyordum. Mahalledeki esnaf da arıyordu, açamıyordum. Eşimin bağırmasıyla kayınbiraderimin sesini duydum. 'Sizi kurtaracağım.' dedi. İlk başta ağabeyini çıkardı. Daha sonra beni büyük uğraşlarla çıkardı. Büyük oğlum 'Anne, Rüzgar yok.' dedi. Rüzgar'ım yoktu" dedi.

Taş, zemin kata indiklerinde binanın yıkılacağını anladıklarını, kolonların tamamen patladığını gördüklerini ifade etti.

“Çok çaresizim”

Nebahat Taş, Rüzgar'ın çok akıllı, merhametli, arkadaşlarını seven, arkadaşlarıyla uyumlu, futbol aşığı bir çocuk olduğunu anlatarak, "Rüzgar'ım hepimizi uyandırdı, hepimizi kurtardı ama kendisini kurtaramadı. Oğlum melek oldu. Çok çaresizim. Evlat acısı kadar zor bir şey yok" diye konuştu. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *