Kadınlar Voleybol takımımız önce Dünya Milletler ligini ardından da Avrupa şampiyonasını kazandı ve dünya sıralamasında da 1 numaraya çıktı. Bu iki turnuvayı birden aynı yılda kazanma başarısını en son 1994 de Rusya sağlamıştı. Bizim açımızdan ise takım sporlarında hiçbir şekilde sağlayamadığımız başarılardı ve 20 yıldır yapılan çalışmalarla basamak basamak gelen bu başarıların sürdürülebilir olduğu da görülüyordu. Yani ülke olarak muhteşem bir şey yaşadık.
Peki sonra ne oldu, birden beri ülke bu konuda da ikiye bölündü. Aslında zaten bölünmüştü, çoğunlukla Ebrar Karakurt ve onun özel hayatındaki tercihi üzerinden uzunca bir süredir eleştiri getirenlerle bu durumun bir anlamının olmadığını olayın sadece spor olduğunu ve Ebrar’ın özel hayatının kimseyi ilgilendirmediğini düşünenler şeklinde. Ama her ne kadar mesele Ebrar üzerinden yürüse de aslında ülkedeki bölünmüş yapı açısından kadın voleybol takımı bir şeylerin sembolü olarak kodlanmıştı zaten.