Kanlı terör örgütü Hamas’ın yurt dışı sorumlusu Halid Meşal, geçenlerde İstanbul’da düzenlenen bir konferansa online katılarak örgüt üyelerinin yeniden bombalı intihar saldırılarına başlamaları çağırısında bulundu. İsrail’de yayımlanan The Times of Israel’in haberi şöyle:
“Terör örgütü Hamas’ın liderlerinden Halid Meşal İstanbul’da düzenlenen Mescid-i Aksa’ya Bakış isimli konferansta online katılımla bir konuşma yaptı. Sky News Arabia’nın haberine göre Meşal Batı Şeria’da bombalı intihar saldırılarının yeniden başlaması ve Filistin halkının ‘Siyonist yapıyı’ tümden ortadan kaldırmak için harekete geçmeleri çağırısında bulundu.
“Meşal, Tahran’da Hamas’ın Lideri İsmail Haniyye’nin öldürülmesine atıfta bulunarak, ‘Gazze’de İsrail’e karşı sürdürülen savaşın ve İsrail kuvvetlerinin Filistin halkına sürekli saldırısının bitirilmesinin tek yolu İsrail’le açıkça savaşmaktır. Savaşsak da savaşmasak da düşman bütün cephelerde bize karşı savaş açmıştır,’ dedi.
“Meşal sözlerini şöyle sürdürdü, ‘Herkese Siyonist düşmana bütün cephelerde savaşmaları çağırısında bulunuyorum. ‘
“Meşal bu sözleriyle, anlaşılan 18 Ağustos’ta Tel Aviv kentine düzenlenen bir intihar saldırısını hatırlatmak istiyordu. 2000’li yılların başındaki İkinci İntifada’dan bu yana İsrail’de intihar saldırıları çok seyrekleşmişti. İsrail güvenlik yetkilileri son zamanlarda Batı Şeria’da Hamas ve başka terör örgütlerinin intihar saldırıları hazırlıkları yaptıklarını ortaya çıkarmıştı.
“Bu yılın Mart ayında Batı Şeria’dan İsrail’e sızmaya çalışan bir canlı bomba güvenlik güçleri tarafından öldürülmüştü. “
Sky News Arabia’nın haberinde ise Meşal’in sözleri daha ayrıntılı biçimde veriliyor:
“Ümmer üzerine düşen sorumluluklarını üstlenmelidir. İstişhadi (intihar ederek şehadete ermek, canlı bomba olarak ölmek) operasyonlara geri dönülmesi gerekiyor. Çünkü bu durum sadece açık çatışmanın uygun olduğu bir durum.
“Askeri seçeneğin yanı sıra Arap, İslam ve tüm insanlık sokağının Gazze için zafer çığlıkları atan milyonlarla öfke durumuna geri dönmesi gerekiyor.
“Birkaç gün sonra dünyada üniversitelerde akademik sezon başlayacak. Ey ümmetin gençleri, Amerika’ya , Batı’ya, Doğu’ya ve Siyonistler’e güçlü mesajımızı vermek için kampüs hareketine geri dönün. ‘Saldırganlık durana kadar durmayacağız,’ deyin.
“Gazze neredeyse tek başına dünya savaşı veriyor. Bu bizi şok etmesi, bize gerçeği hatırlatması gereken bir durum.
“Ümmet, Aksa’yı, Filistin’i özgürleştirmek, kudüs ve Mescid-i Aksa’yı kurtarmak için savaşının ve stratejisinin birinci maddesi haline getirmelidir.
Televizyondaki görüntülerle gurur duymakla yetinilmemesi gerekiyor. Gazze’yi yalnız bırakmayın. Direnişle gurur duymak yeterli değildir.
“Cihadi örgütlerin, hareketlerin ve grupların ve herkesin tarihi bir karar alması gerekiyor. Her sorumlu kişi, pratik askeri-cihadi pozisyonundan Aksa Tufanı’na fiilen katılma kararını almak için yarından önce bugün karar vermesi gerekiyor.”
İSRAİL’İ KORUMA AMAÇLI TATBİKAT
Halit Meşal’in bu konuşmayı İstanbul’dan yaptığının duyulmasından önce ABD ve Türkiye, Doğu Akdeniz’de bir deniz tatbikatı yaptı. Tatbikata ABD’den amfibik hücum gemisi USS Wasp’la Türkiye’den, ilk uçak gemimiz olduğu lanse edilen TCG Anadolu’yla TCG Gökova katıldı. Anlaşıldığı kadarıyla tatbikat denizden İsrail’i koruma amaçlı yapılmıştı. Bunun ortaya çıkması ciddi tepkilere yol açınca Milli Savunma Bakanlığı’ndan bunun planlı bir “ortak geçiş tatbikatı” olduğu biçiminde bir açıklama yapıldı. Ne demekse...
Bunu yazmamın nedeni bir yandan Hamas’a İstanbul’dan terör çağırısı yapmasına göz yumulur, adeta “yürü koçum, kim tutar seni” mesajı verilirken, öbür yandan da İsrail’i korumak için ABD’yle ortak tatbikat yapışlması arasındaki çelişkiye dikkatinizi çekmek. Bu bir tür, tavşana kaç tazıya tut, siyaseti mi? Yoksa şaşkın ördeklerin kuyruktan dalmaları mı?
Dönelim Halid Meşal’e. Bu Halid Meşal denen adam nasıl olup da İstanbul’da böylesi bir toplantıya tele-konferans aracılığıyla katılıyor ve bu tür kanlı terör eylemlere yeniden başlanması çağırısı yapacak cüreti kendinde görüyor? Yoksa Hamas’ın bir kolu hala İstanbul’un içinde mi? Böyle bir terör örgütünün İstanbul’da nasıl bir facia yaratabileceğini düşünemiyor musunuz? İki buçuk yıl önce İstiklal Caddesi’ndeki kanlı eylemi unuttunuz mu? Diyelim unuttunuz. Hamas’ın hala içimizde cirit attığını zaten keşfetmiş olan İsrail’in tepkisi acaba nasıl olur? Hele bir oturup da düşünün. Düşünme yetiniz kaldıysa tabii!
