Tavşanoğlu, İpek Yolu Düşleri başlıklı yazısında Türkiye, ABD, Çin, İran, AB ve Rusya'nın ekonomik ve politik hamlelerini adeta bir satranç masasına yerleştirdi ve Emekli Büyükelçi, duayen Diplomat Tugay Uluçevik'le mevcut durumu analiz etti.
"Türkiye jeo-politik konumu itibariyle İran’la iyi ilişkilerini sürdürürken, Washington’ı da ürkütmemesi gerektiği bilinci içinde zor bir dönemden geçebilir. Öte yandan en küçük ortağın Pekin yönetimiyle sıkı fıkı ilişkileri de bayağı bir rahatsızlık unsuru olabilir" dilyen Tavşanoğlu, bu konuları yakından takip eden Uluçevik'in görüşüne başvurdu.
Uluçevik de Türkiye'nin arada kalmaması için nasıl bir yol izlemesinin uygun olacağını diplomatik bir dille anlattı:
“Çin’in ve Rusya’nın demokrasi idealleri ve çağdaş insan hakları değerleri ve uygulamaları bakımından Türkiye’ye örnek, model olabilecek yanları yoktur. Türkiye bu konudaki tercihini İkinci Dünya Savaşı’nın hemen ertesinde Avrupa Konseyi’ne, 1952’de de NATO’ya üye olmakla yapmıştır. Şanghay Grubu’na katılma gibi hevesler Türkiye bakımından yön değiştirme olur.”
Yazının tamamını okumak için aşağıdaki linki tıklayınız...