Üzerime isnat olunan suçlamaları anladım. Malum 20/01/2025 tarihinde yapmış olduğum bir paneldeki konuşmada sarf ettiğim söylemlere dair Re'sen soruşturma açıldığını öğrendim. Konuya ilişkin beyanımın aynen şu şekilde geçmesini istiyorum. Bugün burada bulunmamın nedeni, hukukun değil talimatların egemen olduğu bir düzenden kaynaklandığını düşünmekteyim.
‘SÖZÜMÜN ERİYİM’
Şöyle ki; Ben “hak yemem ama hakkımı da yedirmem” diyerek seçilmiş bir kişiyim. Ve sözümün eriyim. İsnat edilen suçla bağlantılı olarak dediğim şeyler belli, burada da tekrar ediyorum: “Biz senin evlatlarını bile bu muamelelerden kurtarmak için seni yöneten aklı bu milletin zihninden söküp atacağız. Söküp atacağız ki senin evlatlarının kapısına birileri dayanmasın... senin evlatlarını sabahın köründe evinden kimse almasın... söküp atacağız ki senin dahi yuvana, çocuklarının geleceğine huzuru temin edelim. Bizim derdimiz bu.
‘BU TEHDİT GÖRÜLEMEZ’
“Biz, hukukun talimatla değil, evrensel ilkelerle işleyeceği bir gelecek için gece gündüz çalışıyoruz. Çocuklarımız da gelecek kuşaklar da adaletin sıcaklığıyla huzur ve güven içinde uyuyabilsinler diye.”.
Resmi davet yazısıyla ifade vermeye ekala davet edilebilecek olan CHP Gençlik Kolları Genel Başkanımızın kapısına gün doğmadan çok sayıda polisle birden gidilmesini eleştirirken, bir abi - bir baba şefkatiyle sarf ettiğim sözlerimi tehdit olarak görmek, bağımsız yargıyı, gerçek adaleti tehdit olarak görmek demek olduğunu düşünüyorum.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜDÜR'
Kanaatimce, benim bu sözlerimden ancak yargı üzerindeki hakimiyetini kaybetmekten korkanlar tehdit algılayabilir. Benim sözlerimde tehdit ve hedef göstermek yoktur. Benim yaptığım ifade özgürlüğüdür. Ve ifade özgürlüğü anayasal bir haktır. İfade özgürlüğü, adli makamlara ve onların işleyişine yönelik eleştirileri de kapsar.
NE ZAMANDAN BERİ TEHDİT SAYILIYOR?'
Demokratik düzenin bir gereği olarak uğradığımız haksızlıkları milletimizle paylaşmak; yaşanan usulsüzlükleri eleştirmek
ve bu uygulamaların “hukuka güvene” zarar verdiğini dile getirmek ne zamandan beri tehdit sayılmıştır? Ülkenin en büyük partisinin bir belediye başkanı olarak, iktidara geldiğimizde kurulacak düzende “hukuka güven olacak, yargıya güven olacak, yargı bağımsız ve tarafsız olacak, kötü ve intikamcı zihniyete son verilecek, ülkeye adalet gelecek ve kimse sabah erkenden inzibat marifetiyle derdest edilip götürülmeyecek” demek, ne zamandan beri tehdit sayılmaktadır.?
TURPUN BÜYÜĞÜ HEYBEDE DİYEREK YARGIYA MÜDAHALE VAR'
Bence asıl tehdit “Turpun büyüğü heybede” diyerek yargıya doğrudan müdahale edenler tarafından yapılmaktadır. Yine bence “Turpun büyüğü heybede” diyerek hedef gösterenler, bu sözleriyle bir yandan da yargı mensuplarının bağımsız ve tarafsız çalışamayacaklarını deşifre etmektedirler. “Yargı üzerindeki tüm baskıları kaldıracağız, asla yargıya talimat vermeyeceğiz, baskı uygulamayacağız” sözünü veren bir yöneticiyi tehdit olarak gören akıl, milleti tehdit olarak görüyor demektir.
BİZİM İKTİDARIMIZDA BAĞIMSIZ ÇALIŞABİLECEKLER'
Çünkü bağımsız yargı millet adına karar verir. Bağımsız yargı da milli iradenin bir parçasıdır. Türkiye, liyakatli savcıların ve hâkimlerin onurlu ülkesidir. Bu ülke, hırsızların, yolsuzların, yetim hakkını yiyenlerin karşısına dikilen milletin öz evladı olan hukukçulardan yanadır. Yine onlar, bizim iktidarımızda bağımsız olarak çalışabileceklerdir ve “bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun” diyebileceklerdir.
‘ER MEYDANINA ÇIKAN MERTÇE YARIŞIN’
Bence yargıyı, siyasi çıkarlar için araç hale getirenler günü gelecek, hukuk önünde gerçek bir muhasebeye tabi tutulacaktır. Bu bizim sözümüzdür. Bu yine belirttiğim gibi, halkın adalet talebinin karşılığıdır.
Yargıyı araçsallaştıran siyasiler er meydanına çıkıp mertçe yarışmak yerine, böyle yollara başvurmaktan vazgeçmesini istiyorum. Herkes kendini milletin ferasetine teslim etsin. Çünkü millet büyüktür! Şu da unutulmasın hiçbir baskı, hiçbir tehdit, halkın adalet mücadelesini durduramayacaktır. Bu düzen güçlü bir hukuk devleti olma yönündeki mücadelemizle arzu ettiğimiz hedefe ulaşacaktır. Bu yöndeki inancımız tamdır. Aynı zamanda hukukun talimatla değil, evrensel ilkelerle işlemesinin sağlamak için elimizden gelen mücadeleyi vereceğiz.