İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4912 %0.03
36,6013 %0.03
3.445.090 %0.247
3.067,04 0,45
Ara
MUHALIF GAZETECILIK GÜNDEM Tuncer Bakırhan: Soylu gibi tarihte "suçişleri bakanı" olarak anılacaksınız

Tuncer Bakırhan: Soylu gibi tarihte "suçişleri bakanı" olarak anılacaksınız

DEM Parti Eş Genel Başkanı Tuncer Bakırhan, partisinin TBMM Grup Toplantısı'nda konuştu.

Bakırhan'ın konuşmasından satır başları şöyle:

"Devletin bütün olanakları ve çetelere karşı yarıştık"

"Dün Türkiye’nin değişmeyen gerçeği olan darbeyle güne uyandık. Hakkâri belediyemiz alçakça, kahpece gasp edildi. 31 Mart seçimlerinde Hakkari’de devletin bütün olanaklarıyla ve çetelerle yarıştık. Hakkâri halkı bütün bunlara rağmen en güçlü bir biçimde partisine sahip çıktı. Kimse emeğimizin gasp edilmesine sessiz kalacağımızı düşünmesin. 

Sonda söyleyeceğimizi ilk başta söyleyelim! Artık yeter! Edi bese! Bu haksızlığa, bu düşman hukukuna yeter diyoruz. Bedeli ne olursa olsun buna geçit vermeyeceğiz.

"Kayyım gaspına geçit vermeyeceğiz"

Bakın size bu darbenin gerçeğini anlatalım. Herkes gerçeği bilsin! Öyle terör demekle, saçma sapan suçlamalarla hakikatleri çarpıtamazsınız. Yıllardır hangi Kürdü, muhalifi terör yaftasıyla suçlamadınız ki? Bu salondaki insanların yüzde 80'inin 90'ının terör yaftasıyla yargıladınız, yargılamak istediniz.
Belediye eş başkanımız YSK sürecinden geçmedi mi? Aday olabilir denmedi mi? Herhangi bir sorun var mıydı? Yok!

Yargı tepkisi

Ülkede zaten kimin yargıç, kimin polis, kimin savcı olduğu belli değil. Ortada herhangi bir mahkeme kararı yokken, dosyada gizlilik kararı varken eş başkanımız suçlu gösteriliyor. Hangi cüretle mahkeme kararı olmadan, dosya gizliyken ve soruşturma bile belli değilken kendinizi mahkeme yerine koyup kayyım darbesi yapabiliyorsunuz?

" 'Suçişleri Bakanı' olarak anılacaksınız "

İçişleri Bakanı'nı buradan uyarıyoruz. Bugün MHP’nin ve Ergenekon’un kayığına binerek gideceğiniz tek yer Soylu'nun yanı olacaktır. Soylu gibi tarihte "suçişleri bakanı" olarak anılacaksınız.

Normalleşme anlayışı

Biliyoruz ki kayyım kararı Kızılcahamam’da alındı. Değişim ve normalleşme için yaptıklarını söyledikleri, yeni anayasayı tartışacağız dedikleri 3 günlük kamptan kayyım darbesi ve halk iradesinin gaspı çıktı.
Bunların değişim ve normalleşme anlayışı işte budur.

Normalleşme dedikleri şunlardır:

Kobani kumpas davasında yüzlerce yıl cezaların verilmesi, 28 Şubat darbecilerinin serbest bırakılmaları, seferberlik yönetmeliğinin değiştirilmesi, etki ajanlığı yasası çıkarılması, son olarak da kayyım darbesi..

Dün alınan kararla şunu diyorlar: Yarın öbür gün herhangi bir sermaye grubuna da, partiye de kayyım atanabilir. Uyarıyoruz, bu uygulama ile herkesi ve her şeyi gasp etmeye başlayacaklar. Mesele sadece belediye değildir!

AKP - MHP ittifakı

AKP-MHP ittifakının birleştiği en temel nokta Kürt düşmanlığıdır. Daha geçen gün Hilvan’da 31 Mart’ta hileyle iptal ettikleri seçimde Kürt halkı en güçlü cevabı verdi. 31 Mart’ta beş yüz oy farkla kazanmıştık. İptal ettiler. 2 Haziran seçimlerinde üç binden fazla oyla kazandık. İktidar Hilvan’dan gereken dersi almadı. Kürtlere dönük OHAL’de ısrarcı olduğunu Hakkâri’de gösterdi. Bakın bu OHAL hukukudur. Bu darbe hukukudur. "Bu ülkede Türk olmayanın tek bir hakkı vardır. O da Türk’e hizmet etmektir" diyenlere geçmişte geçit vermedik. Allah’ın izniyle size de boyun eğmeyeceğiz.

Yeni Anayasa'nın maddeleri

AKP - MHP ittifakına sesleniyoruz, yeni anayasanızın ilk iki maddesini açıklıyorum.
Madde 1: Kürtler Türkiye’de sömürge bir halktır. Sömürge usulleri ile idare edilir.
Madde 2: Kürt halkının seçme ve seçilme hakkı yoktur. Yaşadıkları kentleri yönetme hakları yoktur.

İşte sizin yeni anayasadan anladığınız bu iki maddedir. Bu iki maddeyi en başa yazın. Kürtlerin bulunduğu yerde yerel seçimler yapmıyoruz. Genel seçimlerde seçilenleri cezaevlerine atıyoruz yazın.
Yazın ki artık iki yüzlü davranmaktan vazgeçin. Şeffaf olun!

Dayanışma çağrısı

Van'ı nasıl savunduysak, Hakkâri'yi de öyle savunacağımızı söylemek istiyorum.

Tüm il ve ilçe örgütlerimize, üyelerimize ve partimize gönül verenlere sesleniyorum. Nerede olursanız olun, bulunduğunuz her yerde bu zulme karşı sesinizi yükseltin. Bütün arkadaşlarımıza, dost çevrelerimize, barış ve demokrasi isteyenlere sesleniyoruz. Kimse yerinde bir dakika bile durmasın. Artık yeter diyoruz. Mücadele edeceğiz. Belediyelerimizi en güçlü bir biçimde koruyacağız.

Bu haklı davamıza ve mücadelemize karşı bize asla boyun eğdiremeyeceksiniz.

Seyit Rıza baş mı eğdi? Orhan Doğan boyun mu eğdi? Ayşe Gökkan aman mı diledi? Alp Altınörs diz mi çöktü? Ant olsun, bu kirli yöntemlere boyun eğmeyeceğiz! Yaşattığınız zulümleri de asla unutmayacağız.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *