İstanbul
Hafif yağmur
9°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
38,0188 %0.43
41,9415 %0.68
3.720,46 % 0,41
85.633,44 %2.978
Ara
Muhalif. HABERLER ATA Parti Genel Başkanı Zeybek, AK Parti’nin kapatılmasını istedi

ATA Parti Genel Başkanı Zeybek, AK Parti’nin kapatılmasını istedi

ATA Parti Genel Başkanı Zeybek, AK Parti’nin kapatılmasını istedi

Okunma Süresi: 4 dk

ATA Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına verdiği toplam 73 sayfalık dilekçe ile AK Parti’nin laiklik karşıtı eylemlerin odağı olmaya devam ettiği gerekçesiyle temelli kapatılmasını istedi. Toplam 36 eki bulunan dilekçesinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısına Anayasa ve Yasalardan kaynaklanan sorumluluklarını hatırlatarak “AK Parti’nin temelli kapatılmasına yönelik olarak, göreviniz gereği, makamınızca resen işlem başlatılmasını bekliyoruz” dedi.

Erdoğan DEMİİR / EDİRNE (İGFA) -  Partisinin, Kurucular Kurulu üyeleri ile birlikte Çankaya Ahlatlıbel’deki Yargıtay binasına giden ATA Parti Genel Başkanı Namık Kemal Zeybek, Yargıtay binası önünde basın açıklaması yaptı. AK Parti'nin laiklik karşıtı eylemlerde, ‘Söylemden, eyleme’ geçtiğini belirten Zeybek şunları söyledi: “AK PARTİ'NİN 2008 YILINDA ALDIĞI DEVLET YARDIMININ YARISI KESİLMİŞTİ” AK Parti kurulduğu zaman Genel Başkanı “Biz İslami referans alan bir siyasi partiyiz” demişti. Bunun yanında dürüstçe “Bizim için demokrasi amaca ulaşınca ineceğimiz bir tramvaydır” diye de yürüyeceği yolu ortaya koymuştu. Bu ikisini bir araya getirdiğimiz zaman bizim anayasamıza göre böyle bir parti kurulamazdı. İktidara geldikleri günden itibaren bütün icraatlarında dini referansları öne çıkartan AK Parti işte bu yüzden, Anayasamızın 68’nci maddesinin dördüncü fıkrasındaki ‘Demokratik ve Laik Cumhuriyet ilkelerine aykırı eylemlerin odağı haline gelmesi nedeniyle’ yargılanmıştı. 30.07.2008 tarihinde Anayasa Mahkemesinin 6 üyesi AK Parti’nin kapatılması yönünde, 4 üyesi Devlet Yardımından yoksun bırakılması yönünde tavır sergilerken, o günün AYM Başkanı Haşim Kılıç’da “Dava’nın reddi” yönünde oy kullanmıştı. Ancak, Anayasa’nın 149’ncu maddesinin birinci fıkrasında siyasi partilerin kapatılması için öngörülen nitelikli çoğunluğun sağlanamadığı için kapatılamamış olsa da; 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 101. Maddesinin ikinci fıkrası uyarınca, AK Parti’nin 2008 yılında aldığı Devlet Yardımı Miktarının yarısından yoksun bırakılmasına karar verilmişti. “LAİKLİK KARŞITLIĞINDA, SÖYLEMDEN EYLEME GEÇTİLER” Aradan geçen zamana rağmen, iktidar partisi bu davranışlarından vazgeçmedi. Aksine artık söylemden eyleme geçtiler. Erdoğan, Demokratik Açılım buluşmalarında “Kadın ve Erkek eşit olamaz” sözlerini kullandı. İçki yasağı konusunda da “İki tane ayyaşın yaptığı yasa muteber oluyor da, dinin emrettiği bir yasa sizin için neden reddedilmesi gerekiyor” diye çıkış yaptı. Faizle mücadele konusunda da “Nass ortada olduğuna göre, sana bana ne oluyor?”diyebildi. Cuma namazı için mesai düzenlemesi yaparak, müftülüklere resmi nikah kıyma görevi verdi. ÇEDES (Çevreme Duyarlıyım, Değerlerime Sahip Çıkıyorum) projesi çerçevesinde Anaokulları başta olmak üzere Milli Eğitime bağlı okullara İmam görevlendirmekten kaçınmadı. Şimdiki Milli Eğitim Bakanı TBMM’de “Sizlerin tarikat, cemaat dediğiniz, bizlerin de STK dediğimiz yapılarla protokol yapmaya devam edeceğiz”diye konuşabildi. Erdoğan,Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen “6’ncü Din Şurası”nın kapanışında “İslam bize göre değil, biz İslam’a göre hareket edeceğiz” diyebildi. Diyanet İşleri Başkanlığı, yayınladığı bir kitapta “Kadının çalışması eşinin iznine tabidir” düşüncesini ortaya atabildi. AK Parti'nin kurucularından Bülent Arınç, Bitlis Güroymak’da “Bizi kardeş yapan laiklik değil, müslümanlıktır” değerlendirmesi yapabildi. Eski TBMM Başkanı İsmail Kahraman’da “Laiklik bir kere yeni anayasada olmamalıdır. Anayasamızın dinden kaçınmaması lazım. Biz islam ülkesiyiz. Bu nedenle dindar bir anayasa yapmalıyız” deme cesaretini gösterdi. Bu ülkede iki önemli bakanlık görevinde bulunan İsmet Yılmaz’ında “Oyunu AK Parti'ye ver cennete git” demesine karşılık AK Parti'nin yeni anayasa çalışmalarında “Laiklik karşıtı eylemlerden dolayı partilerin kapatılmasını” önlemeye yönelik girişimlerinin olduğunu bilmek, tüylerimizi ürpertiyor. Açık açık “şeriat” çağrısı yapan, marjinal gruplara karşı sessiz kalan AK Parti gerçek niyetini ortaya koymuş durumdadır. Bu saydığımız gerekçelerle kapatılması gerekmektedir.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *