Muhalif Analiz
Soruların merkezi tek bir kaygıdan kökleniyor: öğretmenlik diğer mesleklerden, memurlardan daha üstün mü ki yaz sezonunda maaş almaya devam etsin?
Bu sorunun yanıtını ararken şunu da gözden geçirmek gerekiyor: öğretmenler koca bir nesli geleceğe hazırlıyor, bir ülkenin geleceğine yön verecek vatandaşlarını yetiştiriyor. Bu doğrultuda öğretmenliğin önemini kuşkusuz olarak nitelendirebiliriz.
Ayrıca öğretmenlerin yaz sezonlarında bile, bütün bir tatilleri olmadığına değinmek gerek. Üç aylık süreç boyunca toplantılar, yeni eğitim sezonun planlamaları ve benzeri organizasyonlar için bir araya geldiklerini biliyoruz. Bu da öğretmenlerin ‘tatil’ sezonlarında üç ay boyunca sadece dinlendikleri veya yattıkları yerden maaş aldıkları algısının yanlış olduğunu gösteriyor.
Bunun dışında, çoğu mesleğin ücretli izni var. Fakat başka hiçbir meslek için bu ücretli izinlerden vazgeçilmesi gibi bir tartışma söz konusu değil. Üstelik, öğretmenlerin yazın maaş almadan finansal olarak stabil bir hayat sürdürmeleri imkânsız. Dolaysıyla bu maaşı öğretmenlerin elinden almak, onları ekonomik olarak terk etmek ve bu üç ay süresince yeni fırsatları keşfetmeye zorlamak olur.
Bir diğer soru işareti ise Türkiye’nin eğitim skalasındaki yeri; Türkiye’nin Dünya eğitiminde sonlarda olmasının sebebi ne? Bu kadar büyük bir soruya tek bir cevap vermek mümkün değil fakat eğitimdeki yer bağlamında öğretmenlerin kesin bir etkisi olduğunu söyleyebiliriz. Kimi görüşler bu sıralamayı salt öğretmen başarısızlığına ithaf etse de öğretmenlerin maaş ve çalışma saatleriyle ilişkisi düşünüldüğünde bunu söylemek doğru olmaz. Sıralamayı karşılaştırdığımız gibi, öğretmen kalitesini de diğer ülkelerle karşılaştırdığımızda Türkiye’de öğretmenlerin yeterince desteklenmediğini görebiliriz ve bu da pekâlâ bu başarısızlığın sebeplerinden biri olabilir. İşini severek yapan birçok öğretmen varken, emeğinin karşılığını alamayan öğretmenler ve onların öğrencileri de var.
Öğretmenlerinin maaşına karışmak, aynı herhangi bir meslek grubunun maaşına karışmanın olacağı gibi, çalışanın hakkına el uzatmaktır desek yanlış olmaz. Öğretmenlerin yıllardır bir bütün olarak aldıkları maaşlarını, aynı şekilde almaya devam etmeleri düşüncesi yerinde olacaktır.
