İstanbul
Parçalı az bulutlu
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,7549 %0
37,3001 %-0.61
101.854,42 %2.576
3.176,44 0,81
Ara
Muhalif. M. ÖZEL RTÜK, ‘Sürtük’ ifadeleri için ‘rapora gerek duyulmadığı’ raporu oluşturmuş

RTÜK, ‘Sürtük’ ifadeleri için ‘rapora gerek duyulmadığı’ raporu oluşturmuş

Meclis Yaşlıların Hayatın Çeşitli Alanlarında Yaşadıkları Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonunun dün yapılan toplantısında CHP’li İslam, “Bugünkü Diyanet İşleri Başkanlığı başımızdaki Erdoğan'ın ve bu AK Parti’nin ve onun ortaklarının bir propaganda aracı hâline gelmiştir”.

Okunma Süresi: 7 dk

Muhalif. Özel- Hülya Özmen  

Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK) Tele 1’e verdiği cezaya yönelik tepkiler Meclis’te de muhalefetin gündeminde. Yaşlıların Hayatın Çeşitli Alanlarında Yaşadıkları Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonunun dün yapılan toplantısında RTÜK Başkan Yardımcısı İbrahim Uslu, CHP’li Cihangir İslam’ın  Cumhurbaşkanı  Erdoğan’ın kullandığı söze dikkat çekerek, “Sürtük ” dedi ya Cumhurbaşkanı onu veren kanalları incelemeye aldınız mı” sorusuna ,”Onunla alakalı gerekli inceleme yapıldı ve uzmanımız tarafından herhangi bir rapora gerek duyulmadığına dair bir rapor oluşturuldu” yanıtı verdi. Komisyon Toplantısında, CHP’li Manisa Milletvekili Ahmet Vehbi Bakırlıoğlu, Tele-1’e verilen cezayı gündeme getirdi ve “Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun oy çokluğuyla almış olduğu bu kararın Türkiye'de ifade özgürlüğüne vurulmuş bir darbe olduğunu düşünmekteyim. Bu tip kararlar ister istemez televizyon kanallarında, haber kanallarında bir otosansür görevi görecektir” 

Yaşlıların Hayatın Çeşitli Alanlarında Yaşadıkları Sorunların Araştırılarak Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırması Komisyonunda yaşanan RTÜK tartışmasından  tutanaklara yansıyan bazı bölümler şöyle:  

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan. 

Değerli milletvekilleri, değeri Komisyon üyelerimiz; bugün, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) saat ikide bir toplantı yaptı. Biz bugün RTÜK'ün sunumunu dinlerken -iki buçukta başladı toplantımız- Radyo ve Televizyon Üst Kurulu bir karar verdi. Bu karara göre şu anda yayın yapmakta olan Tele 1, 6112 sayılı Kanun'un 8/1/b bendine göre yani dil, din, ırk ayrımı gözeterek yayın yaptığı gerekçesiyle ki bu gerekçeye konu olan Türkiye Büyük Millet Meclisinde bir parlamenterin, milletvekilinin söz konusu Tele 1'de yapmış olduğu bir eleştiriden dolayı üç gün boyunca karartma kararı aldığını öğrendik. Tele 1 hakkında şu anda üç gün boyunca RTÜK'ün vermiş olduğu kararla karartma kararı alınmış durumda. Büyük ihtimalle Tele 1 bunu yargıya taşıyacaktır. Umarım, yargının sonucunda bu hatadan dönülür, eğer aksi olmazsa Tele 1 üç gün boyunca kapatılacak. Daha önce de buna benzer bir ceza verilmişti; bu, 2'nci oldu. Bildiğim kadarıyla, bir kere daha tekrarlanırsa Tele 1 gibi seyredilen bir haber kanalının yayın hayatına son verilecek. Ben, burada, Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun oy çokluğuyla almış olduğu bu kararın Türkiye'de ifade özgürlüğüne vurulmuş bir darbe olduğunu düşünmekteyim. Bu tip kararlar ister istemez televizyon kanallarında, haber kanallarında bir otosansür görevi görecektir. Buna benzer çok karar verdi Radyo ve Televizyon Üst Kurulu. Şu anki Radyo ve Televizyon Üst Kurulunun almış olduğu kararları, politikaları, tutumu Türkiye'deki halkın haber alma özgürlüğünün önündeki en büyük engel hâline getirmiştir Radyo ve Televizyon Üst Kurulunu. Ben Kurulun almış olduğu bu kararı kınıyorum. 

NAZIR CİHANGİR İSLAM (İstanbul)- Bir televizyon kanalını... Evet, TELE1'de olay şu, ben kısaca özetleyeyim: Diyanetin, Diyanet İşleri Başkanlığının bugünkü iktidarın bir propaganda aracı hâline geldiği meselesini dillendiren Sayın Sera Kadıgil'in bu beyanına binaen bir kanalı cezalandırma. Olay vahim. Vahamet şuradan kaynaklanıyor: Bir daha böyle bir ceza alabilirse -ki RTÜK'ün bu uygulamalarına göre alabilir- bu kanal temelli kapatılıyor. 

Türkiye gerçekten baskı ortamları gördü ama bu kadarını çok az gördü.  

Yani kanalla bütün görüşleri paylaşmak mümkün değil, Sayın Kadıgil'le de bu görüşleri paylaşmak mümkün değil ama biz bunu zaten söylüyoruz. Bugünkü Diyanet İşleri Başkanlığı... Ben bir Müslümanım, ben bir Müslümanım ve Müslümanca yaşamaya gayret eden bir insanım ama şunu açıkça söylüyorum ki bugünkü Diyanet İşleri Başkanlığı başımızdaki Erdoğan'ın ve bu AK PARTİ'nin ve onun ortaklarının bir propaganda aracı hâline gelmiştir. 

Değerli arkadaşlar, ben RTÜK'e söylenecek çok fazla bir söz bulmuyorum yani daha doğrusu söylemeye değer bulmuyorum bunun dışında. Eğer RTÜK "RTÜK" olsaydı, bugün devlete ait olan radyo ve televizyonları denetler ve iktidar partilerine ne kadar zaman ayrıldığını, muhalefet partilerine ne kadar zaman ayrıldığını ve bugün son derece sofistike bir şekilde yapılan, insanların bilinçaltına hitap eden ve aslında yasaklanan ve dünyada birçok yerde yasaklanan ve Türkiye'de de yasaklanması gereken sinsi propaganda yöntemlerini araştırmaya girişirdi. Ama RTÜK de ne yazık ki iktidarın bir propaganda aracı hâline gelmiştir. 

‘Gerekli  incelemeler yapıldı’ 

RTÜK BAŞKAN YARDIMCISI İBRAHİM USLU – Sayın Başkanım, değerli milletvekilleri; sorularınıza cevap verme ye çalışayım. Bugünkü Kurul kararıyla alakalı sayın milletvekillerimizin eleştirilerini not aldık hem Kurum Başkanımıza hem de Yönetim Kurulu üyelerimize konuyu ileteceğiz. Ama sadece teknik olarak şunu ifade etmek isterim: Radyo ve Televizyon Üst Kurulu kararlarının tamamı Ankara İdare Mahkemesi tarafından yargısal denetime tabi tutulmaktadır. İlgili kuruluş, sivil toplum kuruluşları ve ya gazete cemiyetleri tarafından kararlar yargıya taşınmaktadır. Eğer ki yargı tarafından bir aksi karar alınmadığı müddetçe kararlar uygulanmaktadır.  

“Adil davranılıyor mu?” diye sayın vekilimizden bir soru geldi. Radyo Televizyon Üst Kurulu belki diğer üst kurullar açısından da farklı bir yerde yer almaktadır, hatta Avrupa ’da da farklı bir yerde yer almaktadır; hem kurul üyelerinin tamamı Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından, Genel Kurul tarafından seçilen tek kurul olması, aynı zamanda da statüleri, kuruluşu ve varlıkları da Anayasa ’nın 133 ’üncü maddesinde yer alan yani tek anayasal kuruluş olması açısından da farklı bir yerde yer almaktadır.  

Hem Anayasa hem de ilgili kanun Radyo Televizyon Üst Kurulunun tarafsız, objektif ve adil davranmasını zaten zorunlu kılmaktadır. Bu, isteğe bağlı b ir durum değil, zaten kanunun ve Anayasa’nın em retmiş olduğu bir hükümdür. Yasaklarla alakalı, nefret dili söylemlerinin olduğu ve RTÜK ’ün yine tarafsız olup olmadığı, iktidara yakın olduğu, muhaliflere farklı uyguma yaptığına dair sorulara cevap vermek istiyorum. Tabii, Radyo Televizyon Üst Kurulu bulunmuş olduğu hem anayasal statü hem de kanunun emretmiş olduğu hükümler çerçevesinde bakıldığında hiç bir yayın kuruluşunu, “muhalif ” “iktidara yakın ” “yandaş ” “canda ş” gibi kabul edilmesi mümkün olmayan tanımlarla etiketlememektedir.  

Tüm yayın kuruluşları Radyo ve Televizyon Üst Kurulu açısından bakıldığında bir medya hizmet sağlayıcı kuruluştur, yükümlülüklerini yerine getirdiği takdirde, şartlarda kanunun emretmiş olduğu çerçevede hem denetimleri yapılmaktadır hem de gerekli düzenleme faaliyetlerine tabii tutulmaktadır. Açıkçası konunun bu bağlamda değerlendirilmesi gerekmektedir. Tabii, nefret dili söylemleriyle alakalı bizim uzmanlarımız, yine biraz önce de bahsettiğim gibi denetimleri yaparken ne bir siyasi parti adına hareket etmekte - zaten hepimiz kamu görevlisiyiz bu bağlamda bakıldığında - ne de herhangi bir siyasi partin in aleyhine hareket etmektedir ama sayın vekillerimizin bu konuda tespit etmiş oldukları net bir durum varsa bize iletmeleri durumunda biz ivedilikle konuyu incelemeye alacağımızı da burada ifade etmek isterim. 

NAZIR CİHANGİR İSLAM (İstanbul) – Mesela “sürtük ” lafı için bir şey yaptınız mı hiç, kanalları incelediniz mi? 

NAZIR CİHANGİR İSLAM (İstanbul) – “Sürtük ” dedi ya Cumhurbaşkanı onu veren kanalları incelemeye aldınız mı? 

RTÜK BAŞKAN YARDIMCISI İBRAHİM USLU – Efendim, onunla alakalı gerekli inceleme yapıldı ve uzmanımız tarafından herhangi bir rapora gerek duyulmadığına dair bir rapor oluşturuldu. 

NAZIR CİHANGİR İSLAM (İstanbul) – Yan i “sürtük” doğru mu diyor? Size de “sürtük ” denilebiliyor mu mesela? 

BAŞKAN EROL KAYA – Teşekkür ediyoruz. 

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) – “Sürtük ” diyor… O zaman şöyle bir şey var yani isterse bin uzman olsun hepsi aynı şeyi söyler, o yüzden bin uzmana gerek yo k, bir uzman yeter, bakış açıları aynı, değişen bir şey yok. 

NAZIR CİHANGİR İSLAM (İstanbul) – Yan i o bir uzman size… 

BAŞKAN EROL KAYA – Şimdi, arkadaşlar… 

NAZIR CİHANGİR İSLAM (İstanbul) – Komisyon bunun için var. 

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) – Yani konuştuğumuz konu esasında bizim Komisyonumuzun konularından bağımsız değil. Neden bağımsız değil? Yani biz bir yayın kurumunun üç gün boyunca karartılmasından bahsediyoruz. Benim deneyimlerim, gözlemlerim 65 yaş üzerinde ki yurttaşlarımızın da haber alma özgürlüğü var. 

NAZIR CİHANGİR İSLAM (İstanbul) – Engelleniyor. 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *