İstanbul
Açık
12°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,8152 %0.04
37,4692 %0.39
103.614,83 %2.109
3.177,24 0,21
Ara
Muhalif. M. ÖZEL Cehaletin bu kadarı: Ayşe Barım senarist de olmuş öyle mi?

Cehaletin bu kadarı: Ayşe Barım senarist de olmuş öyle mi?

Gazeteci sıfatıyla tanınan Taha Hüseyin Karagöz isimli kişi canlı yayında dünyaca ünlü yönetmen Fatih Akın’ın ünlü filmi Yaşamın Kıyısında’yı Ayşe Barım’ın yazıp yönettiğini söyledi. O anda, başkasının adına utanma duygusunun ne olduğunu da öğrenmiş olduk…

Okunma Süresi: 5 dk

Oğuz Büber - Muhalif Analiz

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nca menajer Ayşe Barım hakkında Gezi Direnişi'ne katıldığına ilişkin yazılı ve görsel medyada çıkan iddialar üzerine soruşturma başlatılmış ve Barım, Gezi Direnişi'nin 'planlayıcılarından olduğu' gerekçesiyle "Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti'ni ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmek" gibi ağır bir suçtan gözaltına alınmıştı.

Soruşturma çerçevesinde ünlü oyuncular Halit Ergenç, Bergüzar Korel, Mehmet Günsür, Ceyda Düvenci, Nejat İşler, Rıza Kocaoğlu ve Nehir Erdoğan'ın "tanık" sıfatıyla ifadelerine başvurulmuştu.

Dün gece yarısı nöbetçi hakimliğe sevk edilen Ayşe Barım tutuklandı.

Bu iddialar şöyle dursun Barım hakkında gazeteci olduğu varsayılan bir kişi tarafından da önemli bir iddia ortaya atıldı.

Taha Hüseyin Karagöz isimli kişi Fatih Akın’ın ünlü filmi Yaşamın Kıyısında’yı Ayşe Barım’ın yazıp yönettiğini söylüyor. Karagöz sosyal medyadan gördüklerini direkt kopyala yapıştır söylüyor olacak ki filmin senaryosunu Barım’ın yazdığını zannetmiş. Tabii onu da yanlış anlamış…

Günler öncesinde ilgili iddialar sosyal medyaya paylaşılıyordu ve metin de şu şekildeydi:

“Size tuhaf bir Ayşe Barım detayı göstereyim. 2007 yapımı senaristliğini ve yönetmenliğini Fatih Akın'ın yaptığı "Yaşamın Kıyısında" isimli bir film var. Ben filmi izlemedim ama görüldüğü kadarıyla filmde Gezi olaylarındaki gibi bir takım sol örgütler polisle çatışıyor.  Aşağıdaki sahnede maskeli bir eylemci (Nurgül Yeşilçay) polisten kaçarken telefonunu düşürüyor. Onu takip eden polis telefonu alıyor ve rehberini kontrol ediyor. Rehberde Ayşe Barım İsmi görülüyor. Bu film Gezi olaylarından 6 sene önce çekilmiş. Ayşe Barım şu an Osman Kavala, M.Ali Alabora gibi kişilerle defalarca telefon görüşmesi yaptığı ve Gezi olaylarını organize edenlerden birisi olduğu şüphesi ile gözaltında. Muhalif bir yönetmenin muhalif oyuncularla çektiği bu filmde niçin böyle bir detay olduğunu kim açıklayacak?”

İçerikle ilgili tek dikkat çekici kısmın Nurgül Yeşilçay’ın canlandırdığı karakterin polisten kaçarken düşürdüğü telefonun rehberinde ‘Ayşe Barım’ın isminin yazması olduğunu belirtelim.

“Ben filmi izlemedim ama…” cümlesi ile konu hakkında ne kadar bilgisiz olduklarının mesajını önden veriyorlar bize. Ben anlatayım; filmde aşırı solcuların polisle çatışma görüntülerine ve protestolarına bir Türkiye gerçekliği olarak yer veriliyor. Ama bunun Gezi olaylarıyla bir benzerliği bulunmuyor. Daha önceden yaşananlar baz alınarak filme konulmuş bir sahne bu.

Dönelim Karagöz’ün ‘filmi Ayşe Barım’ın yazıp yönettiğini söylediği, yanlış olan bilgiye’. Fatih Akın sinemasını ucundan da olsa tanıyanlar bilir; neredeyse tüm filmlerini kendisi yazıp yönetmiştir.

Bahsi geçen filmle ilgili ufak bir araştırma yaptığımızda ise filmin ‘proje danışmanı’nın Ayşe Barım olduğunu görebiliyoruz.

Yani sahneyle ilgili iki seçenek ağır basıyor: Fatih Akın bir saniyeden az bir süre ekranda kalacak ismi ekranda göstererek Ayşe Barım’a küçük bir jest yaptı. Ya da film ekibinden herhangi birinin telefonu kullanıldı ve medya sektöründen birçok kişide telefonu olan Barım’ın numarası da o telefonda vardı. Üçüncü bir ihtimalde dahi bahsedilen sahnenin iddialarını kanıtlar nitelikte olduğunu söyleyemeyiz. 

Dünyaca ünlü bir yönetmenin uluslararası festivallerde ödüller kazanmış filmini alıp da, başkası yazıp yönetti demek gerçekten acınası bir durum.

Cehaletin de bir sınırı var denilebilir ama demek ki yokmuş. Başkası adına utanmak bu olsa gerek…

Ayrıca Ayşe Barım’ın Osman Kavala, M. Ali Alabora gibi kişilerle defalarca telefon görüşmesi yaptığına ilişkin İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunda verdiği ifadesinde de Fatih Akın’ın ismi geçiyor. Tabii konu yine Akın’ın bir filmiyle ilgili…

“Mehmet Osman Kavala isimli şahsı nereden tanırsın. Yine Mehmet Osman Kavala ile Gezi Parkı sürecine kadar herhangi bir HTS telefon irtibatınız bulunmamasına rağmen neden bu süreçte 39 kez görüşmeniz olmuştur?" sorusuna Barım, şu yanıtı veriyor:

"Mehmet Osman Kavala, Fatih Akın isimli yönetmenin filminin tanıtım sürecini yaparken temas ettim. Bahse konu filmin çekimleri 2013 yılı içerisinde yapılmıştır. Filmin adını Kesik olarak biliyorum. Venedik film festivalinde bu filmin açılışını o yıl içerisinde yaptık. Türkiye'deki galasını Nişantaşı Citys'de ön gösterimi ve after partisini ise Osman Kavala'ya ait Cezayir isimli iş merkezinde yapmaya karar aldık. Osman kavala ile irtibatım bundan ibarettir. Binayı kullanım ile ilgili görüşmeler olduğunu düşünüyorum. Zaten haberlere bakıldığında bahse konu Kesik filminin ön gösterimi ve after partisinin Cezayir isimli Kavala'ya ait binada olduğunu haberlerden kolaylıkla görebilirsiniz. O tarihin öncesinde ve sonrasında Osman Kavala ile irtibatım yoktur. Bahse konu görüşmeler geziden 1 yıl sonra film üzerine olmuştur.

Bana sormuş olduğunuz soruyu anladım. Ben bahse konu 27/05-01/06 2013 tarihlerinde sanatçılarla görüşmüşümdür. Bu görüşmeler bana aittir. Bahse konu dönem yaklaşık 12 yıl önceki dönemdir o dönemde birlikte çalıştığım oyuncu sayım daha azdır. Bu yüzden bahse konu tarihte görüştüğüm kişilerle öncesi ve sonrası bakıldığında her gün görüşmelerim vardır. Bunlar benim 1-2 çalıştığım oyuncular değil arkadaşlarımdır."
 

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *