İtirazım var
Söyleyecek sözü olan, düşünen, üreten, insanı insan yapan duygularını kaybetmemiş bireylere ve topluluklara özgü bir eylemdir itiraz.
İtiraz eden yaşadığı dünyanın farkındadır. Ya daha fazlasını, daha güzelini, daha iyisini elde etmek ya da sahip olduklarını korumak içindir itirazı.
İtiraz edenin kendini aşma çabası, hayalleri vardır. İtiraz eden cesurdur ve itiraz eyleme dönüşmüş son derece dürüst bir duygu, düşünce halidir.
Tüm bunların “doğal” sonucudur ki itiraz edenler aileden, kurumlara, kurumlardan ülke yönetenlere demokratik olmayan tüm yapıların ilk hedefi olurlar. Otoritenin en hazzetmediği toplumsal figürdürler ve itirazı olanlar, itiraz edenler her zaman toplumun en çok örselenenleridirler. Mikro düzeyden tutun toplumsal eylemlere kadar itirazı olanlar, bunun bedelini her zaman öderler.
Oysa toplumların sosyal, ekonomik ve bilimsel boyutları başta olmak üzere tüm alanlarda gelişmesinde başrolü itirazı olanlar oynar. İtirazı olanları üretmeyen, korumayan ve bu duyguyu, eylemi bastıran toplulukların gelişme şansı yoktur. Tarihi hep itirazı olanlar yönlendirmiştir.
Özellikle ülke yönetenlerin eğer her alanda daha sağlıklı, gelişmeye açık, özgüvenli ve geleceğe umutla bakan bir toplum hayalleri varsa itiraz kültürünü bırakın tehdit olarak görmeyi, önünü açarak desteklemesi, yetiştirdiği nesillere bunu öğretmesi, öğütlemesi gerekir. Farklı fikirler ve bakış açılarıdır insanları, toplumları başka bir boyuta taşıyan, geliştiren.
Kimi zaman bir şarkı ile bir roman ile kimi zaman siyasi eylem ve söylemlerle itirazını dile getirenleri, kadın ve çocuk cinayetlerine, doğa katliamlarına ve her türlü haksızlığa bir itirazı olanları susturmayın, tehlike olarak görmeyin ve destekleyin. Onlar çok değerlidirler ve bu toplumun en önemli dinamiklerindendirler.
Şiddet içermeyen her türlü düşünce, eylem son derece meşrudur ve hoş görülmeyi hak eder. Herkesin uygun görülen kalıplar içinde düşündüğü ve yaşadığı bir toplum hem o toplumda yaşayanların geneli hem de yönetenler açısından son derece konforlu olabilir ama süreç içerisinde içten içe çürüyüşünü bile fark edemeyecek kadar tek seslidir artık.
