İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4516 %-0.03
36,5467 %-0.03
3.506.436 %1.782
3.083,70 0,30
Ara

Keşke sosyal medya olmasaydı

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Keşke sosyal medya olmasaydı

Seçimlerden önce kendi çevremde ben de bir anket yapmıştım herkes gibi oylarda çok acayip değişiklikler görülmese de Cumhur ittifakındaki kayıp net şekilde ortada idi.

Her ne kadar oturduğum semtten kaynaklı olarak benim çevre anketim yüzde 75 civarı Kılıçdaroğlu dese de elbette bu geneli yansıtmıyordu ama yine de millet ittifakı lehine bir oy değişimi vardı dediğim gibi. Zaten bu da sandığa yansıdı. Ama bu yansıma sadece AKP'nin oy kaybetmesi şeklinde oldu. Millet ittifakı bu oyları alamadı gibi görünüyor.

AKP geçen seçime göre yaklaşık yedi puan kaybetmiş, MHP de 1 puan, CHP 2.68 puan artmış ama Yeşil sol (HDP) oyları da 2.88 düşmüş. Yani seçim barajı 10 iken HDP ye giden CHP oyları geri dönmüş olabilir ya da bu pastadan 1.35'i TİP'e çıkarsak CHP'nin oylarına kendi listelerinden 36 milletvekili verdiği 4 Parti'nin varlığına rağmen 1.33 gibi bir katkı yaptığı sonucuna ulaşabiliriz.

İYİ Partinin de oylari aynı kalmış görünüyor, ama geri kalan oyların bir kısmı Yeniden Refaha bir kısmı da Memleket ve Zafer Partilerine gitmiş gibi. Bu sebeple ve  yeni seçim sisteminin de etkisiyle bu sonuçlara rağmen Cumhur ittifakı parlamentodaki üstünlüğünü devam ettirmeyi başarmış gibi.

AKP ve MHP'nin kaybettiği oylara YRP'nin kazanımlarını ve BBP'nin bir önceki seçimde AKP içinde olan oylarını eklediğimizde de Erdoğan'ın kaybettiği yaklaşık 3 puana ulaşıyoruz zaten. Geri kalan Cumhurbaşkanlığı oylarının bir kısmı da Sinan Oğan'ın 5.2'lik yüzdesinin içinde görünüyor.

Buradan da anlıyoruz ki Millet ittifakı bileşenlerini seçme ya da onlarla nasıl hareket edeceği konusunda seçim stratejisi açısından o kadar da başarılı olamamış. CHP ve İYİ Parti'nin daha çok ortak liste yapması ve diğer partilerin ya kendi içlerinde bir ittifak yapmaları ya da kendi amblemleri ile seçime girmeleri daha iyi bir sonuç verirmiş gibi duruyor.

Dahası ittifaklar dışında kalarak Cumhur tarafinin kaybettiği oyları toplayan partilerin oylarının millet ittifakının 4 bileşeninden çok daha fazla oy aldığı da burada açıkça görülüyor. İlk günden beri 6'lı masanın sadece prensipler konusunda ittifak etmesi gerektiğini ve ortak aday konusunda ısrarcı olmaması gerektiği fikrini savundum. Elbette simdi seçimlerden sonra bu tip konularda haklı çıktım demek oldukça rahatsız edici ama belki de gelecek için söylemekte fayda olabilir.

Şimdi sosyal medyada 'oylarımız çalındı şeklinde' ciddi bir gündem var. Doğru olabilir ama eğer doğru ise bu durum biraz 'özrü kabahatinden büyük' durumu olmaz mı. Çünkü karşımızda bir buçuk senedir seçim güvenliği konusunda çalıştığını söyleyen bir siyasi irade var. Her fırsatta tek bir oyu bile heba etmeyeceğini söyleyen, ama sürekli de sandıkları bırakmayın diye çağrı yapan bir irade bu.

Aynı irade Her ne kadar bu sosyal medyada oluşan oylarımız çalındı gündemine aynı iştahla eşlik etmese de, parti içinde yaşanan kadro değişiklikleri ile bu konuda belli sıkıntıların olduğu algısına destek oluyor. Dahası suskun kalarak, ya da çok kısa açıklamalarda bulunarak oluşan endişeleri istemeden de olsa besliyor.

Şimdi soralım, ülke için bir dönüm noktası olarak gösterilen, hatta kaybedilirse son seçim olarak lanse edilen böyle bir seçimde gerçekten oylar çalınmış ise ve Millet ittifakı tarafı bunu engelleyememiş ise bunun ne anlama geldiğinin farkında mıyız acaba?

Ya da iddia edildiği gibi bazı kadrolar, ihanet ce-veya beceriksizlik yapmışlar ise seçmenin bu kadrolara oy verirken gönül rahatlığı içinde olması nasıl beklenebilir ki?

Netice olarak seçimde gerektiği kadar başarılı olamamış olmak en azından ikinci tur için oyların çalınmış olması psikolojisinden çok daha iyi bir seçenek. Daha çok çalışarak, daha çok insana dokunarak, seçime katılımı yükseltecek bir başka söylem belirleyerek, bazı konularda kullanılan dili değiştirerek kazanabileceği hissi vermek, ne olursa olsun oylarımız çalınır, birileri bize ihanet edebilir hissi vermekten çok daha olumlu olur diye düşünüyorum. Millet ittifakı liderleri de benim gibi düşünüyor sanırım. Ama onları desteklediklerini söyleyen sosyal medya seçkinleri bunu değil takipçilerinden alacakları etkileşimi daha çok önemsiyor gibi.

Ama ilk tur seçimlerinde gördük ki Allah'tan seçimler twitter'da kazanılmıyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *