İstanbul
Açık
14°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,8109 %0.02
37,4600 %0.34
104.089,05 %1.979
3.177,48 0,22
Ara

Hazin gündemin sıcak notları

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Hazin gündemin sıcak notları

Gözünüz aydın merkür retrosu bitti. Sizi bilmem ama beni fena sarstı. Önce şak diye telefonum gitti. Ardından telefonumu verdiğim tamircinin bir çeşit dolandırıcı olduğunu fark ettik.

Telefonumu doğru servise verince problemler ile beraber telefonumdaki tüm veriler de gitti. Telefonumu alıp yeniden kurmaya başladım yedeklenmiş olan rehberim bile tamamen silindi.

Bitti mi hayır.

Tüm bunlar olurken eş zamanlı olarak arabamın bujileri bozuldu ve tamirciye giderken lastiğim patladı.

İyi haberlerim de var.

Merkür retrosu Cumartesi günü sona erdi. Şimdi gönül rahatlığı ile imza atabilir, teknolojik aletlerle barış anlaşması imzalayabilirsiniz.

TWİTTER GÜNDEMİNDE HEP EKREM BAŞKAN

Telefonum bozulduğundan beri evde bir köşeye atılmış olan çok eski bir telefonu kullanmaya başladım. Telefon güncelleme almadığı için içine sadece twitter ve whatsapp yüklenebiliyor.

Ben aslında instagram kullanmayı severim. İnstagram daha fazla lifestyle içerik ve kişisel post içerir, twitter ise daha siyasidir. 15 gündür tek sosyal mecram twitter olduğu için bu platformda hayatımın en fazla zaman geçirdiğim dönemi yaşandı diyebilirim. Twitter gündemi her gün kendini yeniliyor ama Ekrem İmamoğlu her daim twitter gündeminde.

Bir kesim sürekli açığını kolluyor, hunharca eleştiriyor. Hatta çoğu zaman abartıyor. Bir kesim destekliyor, takdir ediyor. Orantısız zeka kullanan bir kesim ise durum analizlerini karikatürize ederek mizahını konuşturuyor. Kullanıcı kitlesi kim olursa olsun, Ekrem Başkan son dönemde twitter gündeminden hiç düşmüyor.

ELEKTRİK FATURALARI SOSYAL MEDYADA

Elektriğe gelen fahiş zamlardan sonra bu pahalılığa isyan edişin yöntemlerinden biri de faturaları sosyal medyada paylaşmak oldu.

Birçok ünlü ismin de eşlik ettiği bu akıma, özellikle restoran gibi tüketim sarfının yüksek olduğu iş yerlerinin paylaşımları gündeme bomba gibi düştü.

Bu paylaşımlar zamlara karşı geri adım attırır mı, sanmıyorum. Ama tepkilerin çığ gibi büyeyeceği su götürmez bir gerçek. Olayın vehametini en iyi anlatan yaklaşık 48 bin lira elektrik faturası gelen bu restoranın vitrinine astığı afiş oldu.

YARGI SON DÖNEMDE YAPILMIŞ EN SÜRÜKLEYİCİ YAPIM

Gündemin canımızı sıkan keskin başlıklarından, kafamızı dağıtan başka bir konuya geçelim.

Türk yönetmen ve senaristlerin dönem dönem kendilerini tekrar etseler de, özgün ve emsalsiz yapımlara imza atmaları son dönemde yüksek başarılı dizi ve filmlerin sayısını da arttırdı.

Yargı açık ara son dönemin en sürükleyici senaryosuna sahip. Müthiş bir düğüm konuyor ortaya, sonra onu çözmek için izleyici haftalarca bekletilmeden hemen başka bir sürpriz girdabına sokuluyor.

Sıkmıyor, ritmi düşürmüyor, temposunu hiç yavaşlatmıyor. Benden tam not alan Yargı, dizi izleyicisini her pazar ekrana kilitlemeyi başarıyor.

HAYALLERİMİZİ ÇALDILAR

Çok değil, bundan 2 sene önce alım gücümüz bugüne kıyasla ne kadar yüksekti.

Ülkenin geldiği durum hepimizin hayatından çok şey çaldı.

Orta halli bir ailenin her sene 1-2 kere yurt dışına seyahate gidebilme imkanını çaldılar.

Bir çocuğun harçlıklarını biriktirerek bilgisayar alma hayallerini çaldılar.

Bir kadının maaş günü mutluluğuyla yapacağı alışverişi çaldılar.

Bir adamın mirasa konmadan da, alın teriyle aydan aya ödeyerek ev sahibi olma hayallerini çaldılar.

İyi bir yaşam kurma hayalimizi çaldılar. Emeklerimizi çaldılar. Gelecek kurma hayalimizi çaldılar.

Peki hep böyle mi devam edecek?

Asla.

Hepsini teker teker geri alacağız.

DİJİTAL SOYGUN

Yaklaşık 5 sene önce aldığım bir tablet bilgisayarım var. Çiziği bile yok, öyle güzel kullandım.

Nereye gidersem hep benimle geldi. Birlikte sayısız seyahate çıktık, yüzlerce yazı yazdık. Saatlerce film izledik.

Bir nevi elim kolum aslında. Yazılarımı yazdığım, notlarımı aldığım, alışverişlerimi halledip, takvime detaylı notlar eklediğim, videolarımı kurguladığım, fotoğraflarımı düzenlediğim bir asistanım gibiydi.

Geçtiğimiz aylarda online eğitimlerimi izlemek için bir uygulama indirmeye çalıştım ama gerekli sürüm mevcut olmadığı için sistem yüklenemedi. Karıştırdım, baktım ki tablet artık üst sürüme geçemiyor.

Derken derken yavaş yavaş donmalara, takılmalara başladı üzerinde bir çizik bile olmayan tabletim. Muhtemelen birkaç ay içinde de içindeki birçok uygulamayı yürütemiyor hale gelecek.

Bu ne demek? Bu elindeki mis gibi teknolojik ürününü giderek çöp olması demek. Bu tüketim çılgınlığı, sokağa atılan para demek. Bu sistemin sana zorla elindeki ürünün yenisini almaya çalıştırması demek. Bu kaşıkla kazanılan paranın, kepçeyle geri alınması demek. Bu dijital bir soygun demek.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *