İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4702 %-0.05
36,5529 %-0.12
3.529.021 %2.978
3.072,37 0,62
Ara

Çağdaş dünyadan soyutlanmış yoksullaştırılmış, hukuku kuşkulu bir ülke

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Çağdaş dünyadan soyutlanmış yoksullaştırılmış, hukuku kuşkulu bir ülke

Türkiye AKP’li CB döneminde her alanda geriye gitmeye ve çağdaş dünyadan soyutlanmaya hız verdi. Tek adamın imzası ile atanan bakanlar ki yaptıkları ile müktesebatları, deneyimleri ve eğitimleri konusunda kamu  oyunun kafası karışık. Ekonomideki mismanagement (kötü yönetim) insanları soğan patates kuyruklarında uzun süre bekletirken, dolar manipülasyonları ile uyduruk günden değiştirmeleri ile halk oyalanıyor. Enflasyonu küçük rakamlarda tutmak için piyasada hiç kullanılmayan ve talebi olmayan fiyatı düşük mallar enflasyon sepetine ekleniyor.

Dış borçlar yarım trilyonla ulaşmışken onun faizlerine ödenecek dolarlar yurt dışındaki tefeci bankalardan yüksek faizler ödeyerek toparlanıyor. Yabancı sermaye artık ilgiyi kesti, bazı yabancı yatırımcılar ülkeyi terk etti. Damat Maliye eski Bakanı da ekonomi konusundaki derin vukufu ile nerede ise tüm iktisat dünyasının eğlencesine döndü. Sonuçta medya yoluyla istifa etti.

Yalaka yandaş ve havuz medyası denen bazı basın-yayın organları tıpkı mütareke medyası gibi yalan ve hayali haberlerle pembe ufuklar çizmeye devam ediyor.

2003 yılından beri Doğu Akdenizdeki olaylara seyirci kalan AKP ve lideri aradan 16 yıl geçtikten sonra Libya ile anlaşma yapmak zorunda kaldı, Libyada ise durumlar karışık. Yılların birikimli dış işleri diplomatlarına dinci yobazların uydurduğu sıfatla “Monşer” diye hitap eden AKP yönetimi bu ülkenin  asırlık geleneklerini, ülkenin diplomatik teamül ve geleneklerini bozarak içeriye hiç bir müktesebatı olmayan tek özellikleri dinci görünmeleri ve AKP başkanına biatçılıkları dışında lisan bilgileri bile kuşkulu kimselerle doldurarak kendi kendimize en büyük kötülükleri yaptık.

Aynı şeyi Türk Silahlı Kuvvetlerinin asırlık geleneklerini de yandaş ve gizli koalisyon ortakları Fetöcülerle tahrip eden, orduya siyaseti ve gericiliği sokan, ordunun yapısını da bozdu AKP. Emir ve Komuta Birliğini hatta selamlaşma sistemini de kendi eğitimsiz cahil düzeyine indirgedi.

Ülkedeki boş kadroları ya tarikatlar ya da AKP yanlısı müktesebatı olmayanlarla dolduruldu. Emanetleri ehline vermesi gerekenler emanetleri cehline verdiler. Tek nitelikleri dinci gözükmeleri ve AKP liderine biatçılıklılarıdır. Onların yönetemediği herşey ülkeye büyük sorunlar olarak geri dönüyor. Ve katlanarak büyüyor.

Partili Cumhurbaşkanı konuşmalarında tarihleri karıştırıyor,yanlış bilgiler paylaşıyor,sosyal medyada günlerce konu oluyor.

İkide bir ortaya atılan ve gündem değiştirme amaçlı konuşmalar ve hayali projeler de artık halkın ilgsini çekmiyor,halk ekmek derdinde, halk ısınma derdinde halk işsizlikle boğuşuyor. Üniversite mezunlarının üçe biri işsiz durumda.

Partili Cumhurbaşkanının Katar isimli eski İngiliz sömürgesi petrol zengini arap ülkesinin şeyhi ile olan ilişkilerine rağmen bu ülkenin İsrail ve Mısırla yakın ilişkileri de merak konusu. Aylardır İsrail ve Mısır ile barışma yolları arıyoruz.

Suriye ile durup dururken çıkarılan düşmanlık ve bu ülkeye dünyanın dört bucağından gelip Türkiye üzerinden giriş yapan dinci terörist kan içiciler milyonlarca insanı yollara döktü binlerce can telef oldu.

Bir iddiaya göre Suriyelilere 40 milyar dolar ödenmiş aylıklar bağlanmış, öncelikler verilmiş. Bu 40 milyar doların kime nasıl, ne zaman ne için harcandığını gösteren bir resmi belge görmedik henüz.

Dünya Şeffaflık Örgütü ülkede şeffaflık kalmadığını ülkenin şeffaf olmayan ülkeler arasına girdiğini belirledi.

Siyasi dengesizliklerin yoğunlaşması yabancı sermaye girişleri üzerinde olumsuz bir etki yapmış ve yabancı sermaye girişi durmuştur. Hükümet uygulamalarındaki şeffaflığın ortadan kalkması, hukuk kurallarının erozyona uğratılması ve hukuk sistemine siyasi etkilerin artması büyük sorunlar yaratmaktadır.. Hele dış dünyada olup bitenleri izlemekten aciz bir zihniyet Rusya mı Ukrayna mı konusunda kafası karışıklığından kurtulmuş değil. Böyle ilkesiz ve cahilce bir yönetim bu ülkenin kaderi olmamalıydı. Sizin anlayacağınız dünyayı teknolojik değişimleri anlayamayan, izlemekten aciz bir zihniyet ülke yönettiğini sanmaktadır, bazen doğuya bazen batıya yönelmekte ve giderek dünyada güvenilir olmaktan çıkmaktadır.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *