İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4667 %-0.05
36,5241 %-0.22
3.501.531 %2.297
3.071,15 0,58
Ara

Merhaba niyetine...

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Merhaba niyetine...

İlk tepkim “Muhalif diye gazete ismi mi olur kardeşim” şeklinde oldu aslında, neticede gazete diye bildiğimiz şey, doğası gereği zaten muhalefet etmek zorunda diye düşünerek verdim bu tepkiyi…

Ama biraz düşününce artık bir yayın organının kendisinin gerçekten gazete olduğunu ispat etmesi gerektiği fikrini ben de kabul ettim. Evet muhalif olmak gazetenin ve gazeteciliğin doğasında var, ama bu kitaplarda yazıldığı haliyle hiç olmadı. Hele bugün gelinen noktadan bakınca gerçekten muhalif bir yayın organı istisna haline geldi ne yazık ki…

Burada bahsi geçen muhalif olma durumu bir siyasi partinin muhalefet olma durumundan farklı elbette. Çünkü gazete, gördüğü yanlışı ya da eksiği kişiler değil sadece olaylar üzerinden değerlendirir. Yanlışı kimin yaptığıyla ilgilenmez.

Bazen doğru yapılan şeyleri dahi eleştirir, her doğrunun daha doğru hale gelebilmesi mümkündür çoğunlukla. Neredeyse her zaman doğru yapılanlarda bile eksikler olabilir. Gazetenin ve gazetecilerin de görevi işte bunları ortaya koymaktır. Bu durum gazeteyi kaçınılmaz olarak muhalif hale getirir.

Bu bakış açısının muhatabının çoğunlukla siyasi iktidar olması ise yine işin doğası gereği kaçınılmazdır.

İşte bu bakış açısı ile biraz düşününce Muhalif ailesine katılmak konusunda istekli davranmaya karar verdim. Ülkenin içinde bulunduğu durumun, ülkede yaşayan halk tarafından algılanmasının önündeki engellerin kalkmasına bir nebze dahi olsa katkı sunabilmeyi çok önemsedim…

Bunu yaparken, baştan ne söyleyeceği belli olan, ideolojik saiklerle muhalefet eden bir anlayışı kendi adıma tercih etmediğimi baştan söyleyeyim. Geride bıraktığımız ideolojiler yüzyılının bugün hala ülkemizdeki hâkim kuşak tarafından başat bakış açısı olarak kullanılmasını doğru bulmuyorum.

Halkın gerçek gündemi üzerinden söz söylemeyi, kimseye faydası olmayan kısır çekişmelerde laf sokma, utandırma yarışına girmeye tercih ediyorum. Devlet aygıtının yönetiminin olduğu haliyle el değiştirip durmasının kalıcı bir çözüm olmadığını düşünüyorum. Kişilerin kendi iyi niyetleri oranında belli iyileşmeler tesis etmesi mümkün olsa da kurumların ve kuralların egemenliğinde bir devlet geleneği inşa etmenin önemine inanıyorum…

Bu inançla kimin yaptığına bakmadan her yanlış ve eksik eylemi kimin söylediğinden bağımsız, her yanlış ve gereksiz sözü eleştirmek, ve muhalif olmak adına aranıza katılıyorum…
Hoş buldum…

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *