Almanya`da Federal Meclis Seçimleri`nin sonucu...
Bu seçimlerin sonuçlarını kestirmek kolaydı bana göre. Ama nasıl bir hükümet kurulacağını kestirmek güçtü, hala da güç.
***
Almanya`da politik ölçümler yapan, politik partilerin alacağı oyları bulabilmek için alanda çalışmalar yürüten araştırma enstitüleri/kuruluşları genellikle %2 yanılma payı koyarak sonuçları bulmaya çalıştılar...
Bu araştırmaların öngörüsüne sonuç şöyle olacaktı:
(İstatiksel rakamları konunun daha iyi anlaşılması ve makalenin daha kolay okunması için yuvarlayarak yazıyorum.)
CDU/CSU: 30,0
AfD: 20,0
SPD: 15,0
Die Grünen: 13,0
FDP: 5,0
BSVV: 4,0
Die Linke: 6,0
Federal Meclis yaptığı reformlarla 736 olan milletvekili sayısını 600`e indirdi. (Darısı eyalet sayısını azaltacak bir reformda...) Bu bağlamda bazı kariyerist politikacıların yıldızı söndü...
Diğer yıldızının sönme ihtimali olan iki politikacı daha var: Birincisi FDP (Hür Demokrat Parti - Liberaller) lideri Christian LINDNER diğeri de BSVV lideri Sahra VVAGENKNECHT. Eğer bu iki parti %5 olan seçim barajını aşıp meclise giremezlerse liderlerinin yıldızı söner...
***
Peki sonuç ne oldu?
Fiyasko. Bu satırların yazarı bile o koca koca araştırma enstitülerinden daha gerçekçi bir tahminde bulundu, bulunabildi...
Bu neyi gösteriyor? Bu kurumların çoğu, aldıkları paraya göre toplum mühendisliği yapıyor. Bu durum, genellikle Almanya`da da, Türkiye`de de ve diğer ülkelerde de böyle... Ne yazık ki ve de maalesef…
İşte sonuçlar:
CDU/CSU: 28,5
AfD: 20,7
SPD: 16,5
Die Grünen: 11,7
FDP: 4,7
BSVV: 4,9
Die Linke: 8,5
Diğerleri: 4,3
***
Sonuca şaşırdık mı? Hayır. Elli iki yıldır Almanya`da yaşıyor, çalışıyor ve öğreniyorum. Almancayı öğrendiğinden bu yana Almanya`daki politik arenayı, politik gelişmeleri ve partileri izlerim. Bu son seçim dönemi kadar zayıf, ham, içeriği boş seçim dönemi görmedim... Hele de ikinci, üçüncü sınıf çapsız politikacılar... Seçmen ne yapsın? Kimi seçsin?...
Bu demek değil ki bu son seçimler önemsizdi. Tam tersine, Almanya Federal Cumhuriyeti`nin 1949 yılında kuruluşundan ve 1948`de iki Almanya`nın birleşmesinden bu yana en önemli seçimler yaşandı. Neden? Birincisi, Almanya`daki iki kitle partisinden birisi olan SPD (Almanya Sosyaldemokrat Partisi) kitle partisi değil artık. İkincisi, CDU/CSU (Hristiyan Demokrat Birliği/Hristiyan Sosyal Birliği) da yakında bu özelliğini kaybedecek gibi görünüyor... Üçüncüsü ise, Almanya`daki politik sistemde sağda ve solda küçük partiler olmuştur hep. Ve bunlar zamanla ya sisteme entegre edilmiştir ya da eritilmiştir. Hatta birisi (KPD: Almanya Komünist Partisi - Kommunistische Partei Deutschlands) yasaklanmıştır. Ama, günümüzde sağda öyle bir parti (AfD: Almanya İçin Alternatif) var ki, bu parti ne gelip geçici bir fenomen gibi görünüyor ve ne de sistem tarafından entegre edilebilecek gibi... Yasaklanması zaten hata olur. Bu ırkçı, yabancı düşmanı ve yönetim kadrolarında faşist unsurlar bulunan parti tam tersine sisteme hakim olmaya çalışıyor... Her ne kadar Alman sanayii ve burjuvazisi bu ırkçı partiye karşı tavır koyuyorsa da, bu partiye destek veren burjuvalar da var... Hem Almanya içerisinden ve hem de Atlantiğin öte yakasından... Örneğin Elon MUSK açıktan açığa bu partiye destek veriyor... Örneğin bazı Avrupa ülkelerinden bu partiye büyük bağışlar gönderiliyor...
Bu ırkçı ve yabancı düşmanı parti iki şeyi çok iyi becerdi: Birincisi Almanya`nın başka sorunu yokmuş gibi göç, göçmenler, sığınmacılar ve mülteciler konularını kendi çıkarları ve hedefleri için çok iyi kullandı. Hatta yabancıları bile kendi aralarında ayrıştırdı... (AfD listesinden aday olan Türkler var iyi mi?!.) İkincisi ise, AfD teknolojiyi (Tik-Tok, Instagram vb.) çok iyi kullandı...
***
Peki şimdi ne olacak?
Olacağı şu: Ya dışardan destekli bir CDU/CSU hükümeti, azınlık hükümeti ya da üçlü bir koalisyon, yani CDU/CSU-SPD-Die Grünen hükümeti...
Veya CDU/CSU ve Die Grünen azınlık hükümeti... SPD`nin bu azınlık hükümetini dışardan desteklemesi kaydıyla. Tersi de olabilir: CDU/CSU-SPD Hükümeti, yani Büyük Koalisyon. İki partinin oyları yetmezse Yeşiller Partisi dışardan destekleyebilir...
Veyahutta CDU/CSU-AfD hükümeti.
Eğer, seçimlerden birinci parti çıkan CDU Başkanı ve Şansölye adayı Friedrich MERZ tükürdüğünü yalar ve AfD ile bir ortaklık kurarsa yazık olur Almanya`ya... Tabii ki CDU`ya da... Gelecek seçimlerde CDU da kitle partisi niteliğini kaybedebilir…
Bu Avro/Dolar milyarderi politikacı, Şansölye adayı Friedrich MERZ, Almanya`da bir önemli konunun su yüzüne çıkmasını da sağladı. Artık Almanya`da da tıpkı Atlantiğin öte yakası gibi Dolar milyarderleri gelebiliyor yönetimin tepe noktasına... Al sana Küçük Amerika olmuş Almanya...
Ondan sonra, halkın gazını almak ve halka umut pompalamak için ``Demokrasilerde çözümler tükenmez...) hikayesi anlat…
***
Almanya`da yapılan erken seçim sonucu böyle. Hangi koalisyon kurulursa kurulsun uzun ömürlü olmayacaktır, olamayacaktır. Yakın gelecekte tekrardan bir erken seçim yaşanabilir Almanya`da.
Peki Türkiye´de durum nedir? Hükümet (Aslında Başkanlık demem mi gerekir?) seçimlerden neden kaçıyor?
SEÇİMLER konusunu izlemeye ve irdelemeye devam edeceğiz. Çünkü çok önemli.
+++
Gelişmeler, sadece gelişmekte olan ülkelerde veya Üçüncü Dünya Ülkeleri`nde değil, o öve öve bitiremediğimiz Batı Demokrasilerinde de vahim... Sanayi ülkeleri de tekliyor artık... Yoksa Batı Demokrasileri (Burjuva Demokrasileri ya da Sanayi Demokrasileri) de mi sona yaklaşıyor? Yeni sistemler mi gerekli?
