İstanbul
Orta şiddetli yağmur
7°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,4679 %-0.04
36,6762 %0.23
3.511.629 %2.251
3.057,91 0,15
Ara

Şehit Kubilay’ı anarken Özel’in dediği

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Şehit Kubilay’ı anarken Özel’in dediği

Haftanın ilk günü, 23 Aralık 1930’da, 94 yıl önce Menemen’de genç Cumhuriyeti hazmedemeyen yobaz takımı, gerici güruh tarafından Yedek Subay Öğretmen Kubilay ile maiyetindeki Bekçi Şevki ve Bekçi Hasan’ın hunharca katledilmesinin yıldönümüydü. Her 23 Aralık’ta olduğu gibi Cumhuriyetin şehitleri, Menemen’deki Kubilay Anıtı’nda düzenlenen törenle anıldı. Geçen yıl ve önceki yıllarda katıldığım o törene önemli bir toplantı nedeniyle katılamasam da kalbim oradaydı. Ancak, yine aynı akşam aşağıda ayrıntısını vereceğim açılan konuyla ilgili sergiye ve akabindeki panele katıldım. 

Kubilay Anıtı’ndaki bu yılki törene damgasını vuran, AK Partili Menemen Belediye Başkanı Aydın Pehlivan’ın yakışıksız duruşu oldu! Pehlivan, Kubilay Anıtı’ndaki anmadan birkaç gün önce Kubilay ve arkadaşlarına yapılan alçakça saldırının failleri arasında yer alan sözde şeyh Esad’ın ‘türbesini’ ziyaret etti! Sonra da hangi yüzle bilmem, gelip Kubilay Anıtı’na, saygı duruşunda bulundu! Bu tablo törene CHP MYK Üyesi Murat Bakan, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özaalper, Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek ve ADD Genel Başkanı M. Hüsnü Bozkurt ile partililer ve ADD üyeleri birlikte katılan CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in haklı olarak canını çok acıtmış olmalı ki, konuşmasında şu cümleyi de kurdu:

“Ama hepimize ders olsun ki; başta bu partinin genel başkanı bana, il başkanına, milletvekillerimize, Menemenli Atatürkçülere ders olsun ki 31 belediye başkan adayımızdan 29’unun seçildiği bir atmosferde, Menemen’de o çelengi koyacak bir CHP’liyi seçemiyorsak, bu ayıp da bize yeter!”

Menemen’i 2019’da CHP kazanmıştı. Kazanan başkan adli bir kovuşturma sonucu görevden alınınca meclis içinden birisinin başkan vekili seçilmesi için seçim öncesinde CHP’den istifa eden bir meclis üyesi halkın oylarını hiçe sayarak AK Parti’ye geçti! Böylece mecliste oylar eşitlendi. Kurada CHP’li aday kazanınca AK Parti Grubu itiraz etti. Neymiş, şeffafmış oy pusulası atılan kap! Öyle bir plan yapmış ki AK Parti grubu, şeytanın bile aklına gelmeyecek bir plan! Kendileri kazansa kurada, sorun olmayacaktı. Yenilenen kura sonucu kaptan çıkan meclis üyesi Pehlivan, başkanvekili seçildi (O kuradan önce AK Parti’ye geçen meclis üyesinin kuradan sonraki hayatına, hayatındaki gelişmelere bakmak gerekiyor).

UMARIM CHP 2029’DA TELAFİ EDER, ETMELİDİR!

O Pehlivan’a hükümetten destek üstüne destek geldi, yağdırdılar da yağdırdılar! AK Partili Menemen Belediyesi öte yandan konser şampiyonu oldu! Ülke düzeyinde tanınmış ünlü sanatçılar yağdırılan paraları duyunca peşisıra Menemen’e gelip konser verdi. Böylece AK Parti’den yeniden aday gösterilen Pehlivan 31 Mart 2024’te Menemen’de bu defa seçimle gelen belediye başkanı oldu. Menemen, Cumhuriyetçiler için ne kadar simgeselse, irticai güçler için de o kadar simgesel. İşte Özel’in kastettiği tam da bu. Bu simgesel ilçeyi CHP’nin almasının önemi burada. Menemen herhangi bir ilçe değil. Genç Cumhuriyetin üç güvenlik görevlisinin irticai bir ayaklanmada katledildiği bir yer. Şu kadarını belirteyim yeter; CHP, AK Parti bütün imkanları seferber etmiş olsa da 31 Mart 2024’te Menemen’i kazanabilirdi. 28 ilçeyi kazanırken orayı da kazanmalıydı. Ama bunun için CHP’li yerel aktörlerin kişisel hırslarını bir kenara bırakıp meseleye Özel’in baktığı yerden bakması gerekirdi. Umarım 2029 için bu ders alınır.

KUBİLAY ANITI SERGİSİ

Devrim şehitlerimiz; Yd. Sb. Öğretmen Kubilay ile Bekçi Hasan ve Bekçi Şevki’yi sabahki Menemen Şehitliği’ndeki Kubilay Anıtı anmasından sonra da akşam İzmir’de, AASSM’de Cumhuriyet gazetesi ve İzmir Büyükşehir Belediyesi işbirliğinde bir sergi ve panelle andık.

Cumhuriyet Vakfı genel Sekreteri ve köşe yazarı Işık Kansu’nun hazırladığı, küratörlüğünü Güven Baykan’ın yaptığı; Oktay Özengin ve Ahmet Gürel’in katkıda bulunduğu Kubilay Anıtı sergisi, anıtın yapılma öyküsünü Cumhuriyet gazetesi arşivi ve fotoğraflar, başka belgelerle anlatıyor.

Kubilay öğretmenin ve bekçiler Hasan ve Şevki’nin 1930’da gerici ayaklanmada katledilmesi üzerine Nadir Nadi, babası Yunus Nadi’ye bir mektup yazarak Menemen’e görkemli bir anıt dikilmesini önermesi ve Yunus Nadi’nin Cumhuriyet gazetesinin öncülüğünde halkın da katıldığı bir kampanya ile yapılan anıt dört yılda tamamlanarak 23 Aralık 1934’te açılır. Anıt için bir proje yarışması açılmış ve jürinin seçtiği proje ile anıt yaşama geçirilmiştir.

Kubilay Anıtı Sergisi, Cumhuriyet gazetesinin 100. Yılı dolayısıyla hazırlanmış ve tüm Cumhuriyet devrimi şehitlerine adanmıştır.

Sergiyi açılış sonrasında İzmir Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Levent Yıldır, ADD Genel Başkanı M. Hüsnü Bozkurt, ÇYDD Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, Işık Kansu, Mehmet Şakir Örs, Oktay Özengin ile gezdik. Sergi, meşum olay ve anıtın yapılışı ile şehit Kubilay hakkında çok doyurucu bilgi veriyor. Bütün İzmirlilerin Cumhuriyet tarihinin bu kara sayfasını hatırlaması, bilmeyenlerin öğrenmesi için açıkken gezmesini öneriyorum.

PANELDE “KEŞKE YUNAN KAZANSAYDI” DİYEN KAFAYI, BUGÜNLERİ DÜŞÜNDÜK

Sergi sonrasında da “Şehit Kubilay’ın Işığında Laiklik İlkesi” başlıklı, Işık Kansu’nun modere ettiği ve M. Hüsnü Bozkurt ile Prof. Dr. Ayşe Yüksel’in konuşmacı olduğu paneli dinlerken yaşadığımız bugünleri de düşündük.

Panel başlamadan önce ise İlhan Selçuk’lu macerası içinde yer aldığım ve benim için çok kıymetli olan -halen de Cumhuriyet Ege’de İzmir futbolunu kaleme aldığım- Cumhuriyet gazetesi belgeselini izledik.

Cumhuriyeti temiz kanları ile savunan Yedek Subay Öğretmen Kubilay ile bekçiler Şevki ve Hasan’ı saygıyla anıyorum. Onları katleden güruhu affedemiyorum. Çünkü Cumhuriyeti kuran kadro, o güruhu Yunan mezaliminden kurtarmıştı. İşte o güruhun ardılları da “keşke Yunan kazansaydı” diyen güruh!

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *