İstanbul
Kapalı
10°
Adana
Adıyaman
Afyonkarahisar
Ağrı
Amasya
Ankara
Antalya
Artvin
Aydın
Balıkesir
Bilecik
Bingöl
Bitlis
Bolu
Burdur
Bursa
Çanakkale
Çankırı
Çorum
Denizli
Diyarbakır
Edirne
Elazığ
Erzincan
Erzurum
Eskişehir
Gaziantep
Giresun
Gümüşhane
Hakkari
Hatay
Isparta
Mersin
İstanbul
İzmir
Kars
Kastamonu
Kayseri
Kırklareli
Kırşehir
Kocaeli
Konya
Kütahya
Malatya
Manisa
Kahramanmaraş
Mardin
Muğla
Muş
Nevşehir
Niğde
Ordu
Rize
Sakarya
Samsun
Siirt
Sinop
Sivas
Tekirdağ
Tokat
Trabzon
Tunceli
Şanlıurfa
Uşak
Van
Yozgat
Zonguldak
Aksaray
Bayburt
Karaman
Kırıkkale
Batman
Şırnak
Bartın
Ardahan
Iğdır
Yalova
Karabük
Kilis
Osmaniye
Düzce
35,6553 %0.09
37,1899 %0.09
103.825,11 %-1.988
3.161,15 0,64
Ara

Kleftiko

YAYINLAMA: | GÜNCELLEME:
Kleftiko

Kleftiko ismini bir Kıbrıs seyahatimde duymuştum. “Nedir bu?” diye sorduğumda Rum kesimindeki arkadaşlar, “Fırında pişirilmiş  bir et yemeği,” demişlerdi. Zaman içinde hem Kuzey hem Güney Kıbrıs’ta Kleftiko yedim. Biraz ağır, kuyu kebabı tadında, özellikle kuzu etinden yapılan bir yemek. Yunanistan’da da biliniyormuş. Zaten ismi Yunanca. Türkçeye tercümesi hırsız kebabı. Peki neden hırsız kebabı?

Kleftiko’yla ilgili çeşitli hikayeler anlatılıyor. Tarihi Osmanlı’ya dayanıyormuş. 14. Ve 15. Yüzyılda, Yunanistan’ın güneyinde Kleftler adında bir haydut sürüsü varmış. Bunlar Osmanlı yönetimiyle mücadele ederler, geceleri Türkler’in hayvanlarını çalarlarmış. Çaldıkları hayvanları kestikten sonra da kimse fark etmesin diye tarlada, kuyuya benzer bir oyuk kazarlar içine odun ateşi koyup, oyuğun üstünü toprakla örttükten sonra  etleri bu ateşte pişirirlermiş.

Kleftikoyla ilgili başka anlatımlar da var. Bu Kleftler Ege Denizi’ndeki Milos Adası’nda bulunan Kleftiko isimli bir koyda yaşarlarmış. Bu anlatıma göre Kleftler korsanmış. Geceleri açıktan geçen gemilere el koyup yağmalamakla ünlüymüşler. Bugün Yunanistan ana karasından Milos Adası’na sırf Kleftiko Koyu’nu görmek isteyenler için turlar düzenleniyor.

Başka bir anlatımda da bu Kleftler sadece Kleftiko Koyu’nda değil, Milos Adası’nın bütün güneyinde saklanır, açıktan geçen ticaret gemilerine pusu kurarlarmış. Son derece acımasız oldukları anlatılan Kleft korsanlar bastıkları gemilerin mallarını yağmalamakla kalmaz, mürettebatı da kılıçtan geçirirmiş.

Milos Adası ve öbür Ege adaları ancak 1821’de Yunanistan’ın Osmanlı İmparatorluğu’ndan bağımsızlığını elde etmesi ve Amiral Kanaris’in Deniz Kuvvetleri Komutanı olmasıyla Kleftler’in dehşetinden kurtulmuş.

Bunları yazarken günümüze döndüm. Bu Kleftler de pek ufakçıymış, diye aklımdan geçirdim. Bugün onun bunun malına çökenler, deveyi havuduyla götürenlerin yanında Kleftler’in yaptıkları  çok masum kalıyor. Bir kaç yüzyıl sonra olsa da bir Amiral Kanaris çıkmış ve ortalığa çeki-düzen vermiş. Bugün ise ortalığı düzeltmek kimsenin umurunda değil. E, ne de olsa herkes her şeyi paylaşıyor. Bize de olan biteni aval aval seyretmek düşüyor.

Yorumlar
* Bu içerik ile ilgili yorum yok, ilk yorumu siz yazın, tartışalım *