Çöl gezegeni "Dune" 8200 yıl sonrasını tasvir ediyor
Amerikalı yazar Frank Herbert, tüm zamanların en iyi bilimkurgu eseri kabul edilen beş kitaplık "Dune" serisinin ilk cildini yayınladığında takvimler 1965 yılını gösteriyordu. Bilimkurgunun "yakın geleceğe ait öngörüler" ile tanımlanmış klasik çizgisinin tamamen dışına çıkan Frank Herbert (kitapların basım tarihini esas alırsak) tam tamına 8226 yıl sonrasının dünyasını tasvir etti.
Hikaye örgüsüne ve anlatım tarzına sadık kalma açısından Dune metinlerini görsele dönüştürme projeleri bugüne kadar "boşuna çabalamak" noktasından öteye geçemedi; yapılan her film veya dizi uyarlaması ne eleştirmenleri ne de seyirciyi memnun etti. Bu bağlamda yönetmen Denis Villeneuve zor bir işin altından kalkmış. "Dune-Bölüm 1" sinema dili başta olmak üzere pek çok açıdan başarılı ve klasik olmaya aday.
Genç Paul Atreides (Timothee Chalamet) evrenin merkezi olan çöl gezegeninin tahta çıkacak varisi. Bu güç onu evrendeki çoklu galaksi sisteminin hükümdarı yapacak. Filmin olay örgüsü güç savaşları ve buna bağlı siyasal oyunlar üzerinden tasarlanan iyilerle kötüler mücadelesi şeklinde ilerliyor. Dune 8 bin 226 yıl sonra evrenin yönetim şeklini bir tür feodalizm olarak görüyor. Aile hükümranlığı yoluyla siyasi iradenin babadan oğula geçtiği "galaksi ağalığı" tarzı katı merkeziyetçi bir sistem uzak geleceğin yönetim şekli. Yani aradan binlerce yıl geçse de insanlığın "hükmetme" ve "ele geçirme" egosu eksilmeyip tam tersine daha da katılaşarak esas belirleyici güç oluyor.
Bir damla suyun nimet sayıldığı tamamı çölden oluşan bir gezegen niye ele geçirme savaşlarının merkezi olsun sorusu "baharat" (melanj) ile açıklanıyor. Diğer gezegenlerde üretilmeyen baharat-melanj sayesinde DUNE insanları hafızası güçlü, önsezi ve duyuları keskin, bilgisayarların ve robotların yeteneklerine sahip bir ırk. Tüm teknolojik üstünlüklerin insanlar tarafından zihinsel planda çoktan halledildiğini ve uygulandığını görüyoruz; ne bir kumanda merkezine ne uzay üssüne ihtiyaç var.
Baharat konusunda akla gelen ilk çağrışım Ortadoğu'nun petrolü ki bu bile insanoğlunun geleceği açısından tamamen umutsuz tablo. Bizler geldik gidiyoruz ve petrol uğruna yapılan dolaylı dolaysız mücadeleden ve yıkımlardan başka bir şey görmedik. Demekki 10 bin yıl sonra bile insanoğlu yine tarihten ders çıkarmamayı başarıp (!) "baharat" peşinde koşacak.
DUNE - ÇÖL GEZEGENİ bu sezonun önemli filmlerinden ve tam keyfine varmak için mutlaka sinemada izlenmeli.